Belli stoklarımız var türkiyede ve acil durumlarda getirecek afganistanda kosovada olduğu gibi belli bölgelerde büyük stoklarımız var çadır, battaniye, gıda dışındaki yardım malzemeleri. Bunların ulaştırılması, getirilmesi... hangi şeylerden yararlanılacağı türk hükümetiyle yapılacak görüşmelerde belli olacak. elimizde envanterimiz, elemanlarımız var. Türkiyedeki ofisin görevleri ne olabilir. ıraktaki insani duruma hangi bm örgütü daha yakından müdahale edebilir. Bunlar düşünsel düzeyde egzersizlerini yapıyoruz. Stoklarımız her zaman var. Bmnin 90lı yıllarda ıraktan başlayan somalide devam eden balkanlara sıçrayan büyük göçlerden sonra aldığımız ders, acil durumlara daha etkin yaklaşmamız lazım .onun için sürekli müdahale edebilecek yardım gören acil müdahale timlerimiz var. 48 saat içinde dünyanın her yerine müdahale edebilecek şekilde yetiştiriliyorlar. Ülke için değil. Her ülkeden veya belli ülkelerden istekli olan arkadaşlarımız her yıl değişen bir ekibe dahil olabiliyorlar. Onlar eğitim görüyorlar, dünyanın herhangi bir yerinde büyük bir mülteci hareketi olursa o arkadaşlar anında günlük işlerini bırakıp uçağa atlayıp o ülkeye gidebiliyorlar.
91 yılında nisan ayında patlak verdi. Irak kuveyti terk etti. başkan saddamı devirmesi çağrısında bulundu. Saddamın uçakları uçunca halk daha önceki halepçe faciasından, saddam hüseyin in kimyasal silah kullandığı faciayla ilgili panik halinde ülkelerini terk etti. 1.5 milyon insan ırakı terk etti. 1 milyonu irana geçti, 460 bin kadarı da Türk hududuna geldi. Türkiye sınırda bunları karşıladı, sınırın türk tarafına aldı, hakkari, ışıkveren, yüksekova, üzümlü, çukurca gibi hakkariye bağlı sınır bölgelerinde dağlardan aşarak üç dört gün içinde yaklaşık yarım milyon insan geldi. Perişan halde. O zamana kadar bu kadar büyük ve çabuk bir göçe hazır değildik. Kaç kişi hangi kamplara yerleşti bilemyiorum, ama çok sayıda ölümler oldu. Çok zor bir coğrafya, havanın soğuk olduğu bir dönemde. Nisanın başıydı, dağlarda kar vardı. İnsanlar çıplak ayakla zor günler geçirdi. Yol koşulları kötü olduğu giçin uluslar arası toplum nasıl acil yardım yetiştireceğini bilemedi. Bizim yardımlarımızı paraşütlerle atmaya kalktı ama paraşütler hafif geldi, hızlı düştü yardım sandıkları bir sürü karışıklıklar olduktan sonra toparlandı. Özalın önerisiyle kuzey ırakta bir güvenli bölge yaratılmasına karar verildi. 36. paralel oluşturuldu, uluslar arası güç konuşlandı. O bölgeyi saddamın birliklerinden temizledi, onları 36 paralelin güvneyine ittiler. Türkiye tarafında, dağlarda bulunan mültecilerin önce liderler, yaşlıları çağrıldı, oranın güvenli oludğuna dair kanaat getirmeleri sağlandı, geri dönmeleri sağlandı. O zamandan beri o bölgenin bir belirsiz statüsü var. Uluslararıs gücün koruması devam ediyor.
Türkiyede 94 yönetmeliği var, türkiye 19451 cenevre sözleşmesine taraaf ama coğrafi bir çekince koyuyar. 94 yönetmeliğne göre kitle göçleri olduğunda nasıl davranacağı belirli.
94 yönetmeliği, sınıra doğru bir nüfus hareketi olduğunda türkiyenin uluslar arası anlaşmalardan kaynaklanan sorumlulukarı ve siyasi iradenin alacağı kararlar saklı tutulmak koşuluyla öncelik bir insanların sınırda tutulmaları yönünde olacak. yani türk tarafına geçişleri engellenecek.
İkinci paragrafındaysa, sınırı geçen insanları için de askeri unsurların sivil halktan ayrılması, belli merkezlerde toplanması ve uluslar arası örgütlerle işbirliği yapılarak belilli yardımların yapılması.
Yorumlayabildiğim zkadarıyla eses, sınırda karşılamak ama belli bir esneklik getiriyor, bazı kişileri sorunmaya ihtiyaçları varsa sınırdan içeri alabilecek onlara da kamplar oluşturarak şey yapacak.
94 kasım ayında yayımlanan yönetmelikte mevcut...
sivil halkın ne kadar etkileneceği askeri harekatın planlarına göre değişecek.