Fotoğraf: AA/Arşiv
Tarlabaşı Toplum Merkezi, Başak Kültür ve Sanat Vakfı, Sulukule Gönüllüleri Derneği ve Small Projects Istanbul, "Covid-19 sürecinde İstanbul'un Farklı Yerleşimlerinde Çocukların Haklarına Erişimi"ne dair bir ön rapor hazırladı.
Araştırma Ön Raporu'nun ardından final raporu "hak ve hizmetlere erişim" başlığında yayınlanacak.
"Tarlabaşı Örneği"ni kapsayan bu ilk raporda çocuklar ve ebeveynlerle "eğitim hakkı", "boş zaman değerlendirme", "bilgiye erişim", "sağlığa erişim" ve "güvenli alan hakkı" başlıklarında yapılan görüşmelerden alıntılar da yer alıyor:
Üç çocuk annesi: "Kendimi biraz suçlu hissediyorum"
"Dersleri takip ediyorum ama İngilizceyi hiç anlamıyorum çünkü Türkçe konuşmuyor hiç.
Bir de İnkılap dersinden desteğe ihtiyacım var." (14 yaş)
"Televizyonu takip etmeye çalışıyorum ama saati sürekli kaçırıyorum, saatleri bilmiyorum bu
yüzden takip etmekte zorlanıyorum" (12 yaş)
"(EBA) İzliyorum ama bir şey anlamıyorum 9 dakika anlatıyor, internetten takip etmiyorum.
Testlerim var bazen onları çözüyorum." (14 yaş)
"Çocukların öğretmenleri hiç ilgilenmiyor, iletişimimiz yok. Okul ile iletişim kurabileceğimiz
hiçbir telefon numarası yok ve bu konuda biraz suçlu hissediyorum." (40 yaşında, 3 çocuk
annesi)
"Evde oturuyorum. Bugün canım çok sıkıldı. Cumartesi ve Pazar uzaktan eğitim olmadığı
için canım yine sıkılıyor." (12 yaş)
"Televizyondan dinliyoruz, eş dostla konuşuyoruz, eşimin çalıştığı yerden de bir şeyler
yolladılar temizlik için bakalım. Çok fena diyorlar, ne kadar doğru ne kadar yanlış televizyon
bilmiyorum." (31 yaş, 2 çocuk annesi)
"Bebek ikinci aya girdiği için 27 Mart tarihinde olması gereken aşıyı yaptıramadık.
Bu süreçten dolayı hastaneye gitmiyoruz." (36 yaş, 3 çocuk annesi)
"Bebek ikinci aya girdiği için 27 Mart tarihinde olması gereken aşıyı yaptıramadık.
Bu süreçten dolayı hastaneye gitmiyoruz." (36 yaş, 3 çocuk annesi)
Çocukların sekteye uğrayan hakları
Araştırma, 12 Mart itibariyle Türkiye'de alınmaya başlanan önlemler ve yaşam koşullarındaki değişimlerin; İstanbul'un risk altındaki 4 bölgesinde yaşayan çocukların durumunu ortaya koyma gayreti taşıyor.
Raporun Sonuç bölümünde özetle şu ifadelere yer veriliyor:
"Muhakkak ki Covid-19 sürecinde çocukların sekteye uğrayan hakları eğitim, sağlık, oyun ve serbest zaman, bilgi ve medyaya erişim bağlamlarından daha geniş bir alana yayılmaktadır. Örneğin özel hayat, şiddetten korunma gibi haklara araştırmada yer verilememiş olsa da bu hakların yaşama geçmesi konusunda da sıkıntılar yaşandığı ve yaşanabileceği öngörülmektedir. Covid-19 süreci öncesinde de çok boyutlu yoksulluk ve yoksunluklar yaşayan faydalanıcı grubun bu süreçte uğradığı ya da uğraması olası hak ihlallerine bakmak, bu gruplar için öncelikli sunulması gereken hizmetleri ve alınması gereken önlemleri gösterecektir.
BM ÇHS 4 temel ilkeden biri olan ve madde 3'te "çocuğu etkileyen tüm eylem ve kararlarda çocuk için en iyi olan temel düşünce olmalıdır" şeklinde tanımlanan çocuğun öncelikli yararı ilkesi Covid-19 sürecinde de karar alıcılara ve kamuoyuna yol gösterici
olmalıdır."
Çocukların bu süreci ve sonrasını haklarının en üst düzeyde yaşama geçtiği bir biçimde yaşamaları için çeşitli kamu otoriteleri ve sivil toplum için atılabilecek adımlar ve alınabilecek önlemler ise raporda şöyle aktarıldı:
Belediyeler
- Şehirde yaşayan ve salgın sürecinde daha büyük zorluklarla karşılaşan, sokağa çıkması yasak olan 20 yaş altı ve 65 yaş üstü grubu, ihtiyaçları ve talepleri ile ilgili ücretsiz ve ulaşılabilir telefon hatları üzerinden çeşitli alanlarda destekleme çalışmaları yürütülmesi,
- Kamuya açık internet erişiminin yaygınlaştırılması,
- Mahalle bazlı ihtiyaçların tespit edilmesi, yardım başvurularının çevrimiçi kanallar dışında da yaygınlaştırılması.
Sivil Toplum Kuruluşları
- Çocukların, yaşadığı sıkıntı ve gündelik yaşamlarına, okullarına ve arkadaşlarına duydukları özlem gibi zorlayıcı duygularla baş etmeleri için güçlendirilmeleri,
- Salgın sürecinde yapılan yardımlara ilişkin olarak sorumlu kurumların şeffaf ve hesap verebilir olması için savunuculuk yapılması,
- Öğretmenlerin salgın sürecinde yaşadıkları zorluklara ilişkin izleme yapılması,
- Sivil toplumun bu süreçte iş birliği içinde kolektif etkiye odaklanarak çalışmalar yürütmesi.
Milli Eğitim Bakanlığı ve Okullar
- Çocukların öğretmenleriyle etkileşimlerinin sürmesi için gerekli önlemlerin alınması,
- Bilgilendirmelerin, teknolojiye erişimi kısıtlı veya olmayan bakım veren ve çocukları kapsayacak yöntemlerle yapılması,
- Uzaktan eğitimi zorunlu kılan durumlarda izlenilecek yöntem ve kullanılacak araçlara ilişkin bilgilendirmelerin karantina öncesinde yapılması, bu doğrultuda kurumsal mekanizmaların kurulması,
- Dijital kaynakların yanında çocukların basılı kaynaklarla nasıl destekleneceğine yönelik çalışmaların yapılması, bu çalışmalarda dezavantajlı kılınmış bölgelerin önceliklendirilmesi,
- Çocukların sınıf arkadaşlarıyla etkileşimlerinin sürebilmesi için önlemler alınması, çevrimiçi dersler ve/ya gruplar aracılığıyla sosyalleşme olanaklarının artırılması
- Çocukların öğretmenlerine erişim olanaklarının soru yöneltme mekanizmalarını dahil edecek şekilde artırılması,
- MEB'in Mobil Bilgi Servisi olan 8383'ün üyelik/ücret gerekmeksizin tüm velilere düzenli bilgilendirme yapması,
- Okul öncesi yaş grubu için etkinliklerin ve materyallerin yer aldığı, erişilebilir programların hazırlanması.
Sağlık Bakanlığı
- Yeni doğan gibi çocukluk dönemi aşılarını içeren hizmetlerin karantina koşulları gözetilerek verilmesi,
- Covid-19 sürecine ilişkin çevrimiçi eğitim programları yapılması, uzun dönemli planlama konusunda bilgi ve becerilerin artırılması,
- Covid-19 dışındaki hastalıklar söz konusu olduğunda da sağlığa erişimin göz ardı edilmemesi, ailelerin sağlık hizmetine erişiminin sağlanması,
- Çocukların ve ebeveynlerinin yaşadıkları sıkıntı ve gündelik yaşamlarına, okullarına ve arkadaşlarına duydukları özlem gibi zorlayıcı duygularla baş etmeleri için güçlendirilmeleri.
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı
- AÇSH'nin BM ÇHS'nin uygulamasından sorumlu kurum olduğu göz önüne alınarak Covid-19 sürecinde ve sonrasında alınan önlemlerin ve atılacak adımların ülkedeki tüm çocukların haklarını gözetmesine ilişkin yol haritası hazırlaması,
- Korona virüsüne ilişkin çocuklar için yapılan açıklamaların yaş ve gelişim düzeylerine uygun, çocuk dostu hale getirilmesi ve çocuklar için bilgilendirme hattı açılması,
- Taleplerin görünür olduğu ihtiyaç analizlerinin yapılması ve bu analizlerin diğer bakanlıklarla faaliyetlerini daha etkin kılmaları sorumluluğuyla paylaşılması.
İletişim Daire Başkanlığı ve Medya Kuruluşları
- Çocuklara yönelik korona virüsüne ilişkin bilgilendirmelerde tüm bakanlıkların tüm iletişim kanallarında ortak bir tutumu taşımasının sağlanması: Bilgilendirmelerin çocukların kendi yaş ve gelişim düzeylerine uygun, anadillerinde ve çocuk dostu araçlarla yapılması,
- Çocuklara özgü bilgilendirmelerin iletişim politikasının öncelikli öğelerinden biri haline getirilmesi ve sürekliliğinin sağlanması.
Raporun tamamına buradan ulaşılabilir.
(AÖ)