Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nden (TGC) sonra dün de diğer basın meslek örgütlerinden Başbakan'ın sözlerine tepki geldi.
ÇGD; “mantığınızla konuşun”; TGS, “Tahammül gösterin”
Açıklamaları kınayan Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Başbakan'ın “Ben çiğerlerimle konuşuyorum” sözlerine atıf ta bulunarak, “Sayın Başbakan ciğerinizle, böbreğinizle değil, aklınızla, mantığınızla konuşun” dedi.
Erdoğan'dan yorum ve eleştirilere karşı daha tahammüllü olmaya çağıran Türkiye Gazeteciler Sendikası da (TGS) yazılı açıklamasında, "Demokrasi tek tip ve tek sesli olmak mıdır? Herkes aynı düşünmek zorunda mıdır?" O halde yapılan yorum ve eleştirilere, devlet adamlığı olgunluğuyla yaklaşılmalı ve tahammül gösterilmelidir” sözlerine yer verdi.
Çakır: Çıkar ilişikisi varsa Başbakan açıklamalı
NTV Siyaset Danışmanı Ruşen Çakır ise, "Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) türban serbestisi konusunda Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) tarafından sürüklendiğini ve geri dönülmez noktaya geldiğini, Başbakan’ın öfkesinin de tıkanıklıktan kaynaklandığını" söyledi.
"Başbakan’ın tıkanıklığın ve kaos olacağının farkında olduğunu, bu güvensizlikle topu medyaya atarak sorunu çözeceğini sandığını" söyleyen Çakır, "Başbakan’ın Doğan Grubu’na yönelik ‘çıkar’ suçlamalarına da açıklık getirmesi gerektiğini" belirtti.
Çakır "Hakikaten bir çıkar ilişkisi varsa, bunu açıklaması lazım. Eğer varsa ve sorunlar büyük ölçüde bundan kaynaklanıyorsa, Türkiye’ye yazık oluyor" dedi.
Başbakan: Öfke bir hitabet sanatıdır…
AKP İl Başkanları’na seslenen Erdoğan, medyaya yönelik daha sert bir üslup kullandı:
“O zamanlar, gizli gündem, proje çığırtkanlıklarının bir anlamı olabilirdi. Ama beş yıllık bir iktidara bu tür yakıştırmalarda bulunma gayretleri çok gülünç, komik. Çıkar hesapları bozuluyor, bunun için de yaygara koparıyorlar.
Öfkeli olduğumu söylüyorlar. Öfke de bir hitabet sanatıdır. Yumuşak başlı isek uysal koyun değiliz. Siz halkın seçip gönderdiği 411 eli kaos eli diyemezsiniz. Sen 411 eli, kaos eli olarak gösterirsen bu eleştiriyi alırsın. 411 el kaosa kalkmaz.
Bu hakareti, saygısızlığı yapamazsınız; yaparsanız bu cevabı bizden bulacaksınız. Beğenmemek başka bir şeydir, yasama organına kaos organı demek, kimsenin haddine değildir. Ama siz maalesef kaosun tarafı oldunuz. Bu hakareti, saygısızlığı yaparsanız bu cevabı bizden bulacaksınız.
Gazetelerinizin baş köşelerinde bu toplumun ahlak değerleriyle tamamen ters düşen çırılçıplak kadın resimlerini siz basıyorsunuz, affedersiniz ilavelerinde her şey tamamen ortada. Hangi müdahale yapıldı?"
İlk konuşma: Çıkarlarınızı tehlikede görüyorsunuz
Erdoğan, türban tartışmalarıyla ilgili önceki gün grup konuşmasında şunları söylemişti: "Türkiye'de bir kaos ve tutarsızlık varsa o da bu başlıkları atanların kafasındadır. Derdiniz başka. Aslında çıkarlarınızı tehlikede görüyorsunuz, yoksa laikliği değil. Bu manşetler yalnızca çıkar kavganızı örtmek için bir maske." (EÖ/NZ)