CHP Çanakkale milletvekili İsmail Özay ise partisinin sosyal demokrat olmasına karşın, politikalarını daha açıklayıcı anlatamadıkları için, daha geniş bir kesimle buluşamadığını belirtti.
Özay, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) çoğu zaman Anayasa'ya aykırı önerileri nedeniyle CHP'nin bunlara muhalefet yaparken, kendilerini anlatamadıklarını ve yeterli önerilerde bulunamadıklarını açıkladı.
Baykal, bugün (Salı) Hürriyet gazetesindeki bir söyleşide ve bugünkü grup toplantısında da konuşmasında CHP'yi sağa değil, sosyal demokrasiyi merkeze çekmeyi amaçladıklarını söyledi.
Sağlar: Sosyal demokrasiyi kavramayan parti
Baykal'ın sözlerini bianet'e değerlendiren Sosyal Demokrat Halk Partisi (SHP) Genel Başkan Yardımcısı Fikri Sağlar, "Baykal'ın faydacı yaklaşımlarla oy toplamaya çalıştığını savunarak, kadroları sosyal demokrasiyi kavrayamayan bir partinin toplumun da önünü tıkadığını" belirtti.
Sağlar, "merkezin sağında mı solunda mı ne olduğuna karar veremeyen siyasi kadroları birlik yapmayı da gündemimizden çıkardık" dedi.
Karakaş: Elitist değil sivil siyaseti savunsunlar
Sosyal Demokrasi Vakfı (SODEV) Başkanı Ercan Karakaş, "CHP'nin içinde eskiden kendisi de dahil kesimlerin partiyi sosyal demokrasiye çekmek için çabaladığını, ancak partinin önce kendi içinde demokrasiyi işletmesi gerektiğini" vurguladı:
* Küreselleşme çağında insanlar daha çok özgünleşme istiyor, eşitlik istiyor, sosyal adalet istiyor, bunlar da sosyal demokrasinin yüzyılı aşkındır savunduğu ilkeler. ama Türkiye'deki sorun gerek ilkeleri gerek hedefleri gerek iç yapısıyla toplumun çalışan kesimleriyle diyaloguyla gerçek anlamda bir sosyal demokrat parti oluşmamış olması.
* CHP, sosyal demokrasinin ilkelerini özümsenmek ve gerçekleştirmek yerine başka çözümler arıyor. CHP, 1970'lerde başlayan sola açılma sürecine yeniden girebilirse ancak o zaman halkın desteğini alabilir. Bunun için toplumun sosyal demokrasiye yönelecek kesimler için işçilerin emekçilerin daha çok yer aldığı ve elitist bürokrasiyi değil sivil siyaseti savunan bir yapıya kavuşma amacıyla gerçekleşir.
Sönmez: CHP yaptıklarını teorize etti
Demokratik Halk Partisi (DEHAP) Genel Sekreteri Nurettin Sönmez "CHP başta seçim döneminde sol sosyal demokrat güçlerle birlikte hareket etmeyi reddederek büyük bir fırsatı da geri çevirdi" dedi:
* Baştan beri merkezde olan bir partinin sosyal demokrat olduğuna ilişkin açıklamalarını inandırıcı bulmuyorum. CHP, uzun zamandır sürdürdüğü merkeze kayma politikasını Baykal'ın açıklamalarıyla teorileştirdi. Demokratikleşme ve Kürt sorunu konusunda bugüne kadar adım atmayan bir partinin geniş kesimleri nasıl kapsayacağı belirsiz.
Taş: CHP'nin ekonomi programı yok
Özgürlük ve Dayanışma Partisi(ÖDP) Genel Başkan Yardımcısı Alper Taş, CHP'nin resmi devlet siyaseti izlediğini belirtti:
* CHP'nin Kıbrıs sorunundan, Yüksek Öğretim Kurulu'na (YÖK) bakışına kadar statükoyu savunan bir parti olduğunu söyleyebiliriz. Emekçilerin sorunlarını çözeceğini söyleyip sermayeye yaslanan, özelleştirmeye karşı çıkmayıp, nasıl yapılacağını tartışan bir parti.
* Biz de Türkiye'de geniş kesimin sınıfsal ve sosyal pozisyon olarak solda yer aldığını söylüyoruz. Solun eksikliği bu kesimin zihinlerini sola çekememesi. CHP bunu yapmak istiyorsa insanların inançlarını eksen alarak siyaset yapmaktansa, ekonomik alanda halkın taleplerini içeren bir program uygulamalı.
Sarısözen: Toplumun talebine yönelik politika yok
Sosyalist Demokrasi Partisi (SDP) Genel Başkan Yardımcısı Veysi Sarısözen "CHP bugüne kadar başta Kürt sorunu olmak üzere toplumun taleplerine yönelik politikalar üretmedi. Şimdi de merkezi sosyal demokrasiye çekme açıklamasını anlamsız buluyorum" diyerek, militarist ve devletçi bir anlayışı savunan partinin sosyal demokrat olamayacağını belirtti.(ÖG/NK)