Şemdinli Lisesi öğrencileri, bugün (14 Kasım Pazartesi) ilçedeki olayları protesto ederek okulu boykot etti. Öğrenciler, serbest bırakılan astsubaylar tutuklanıncaya boykot eylemine devam edeceklerini söylediler.
Şemdinli de ayrıca "Karanlığa karşı, aydınlık" eylemi başladı. Dün başlayan bir hafta sürecek eylem süresince Şemdinlililer her akşam saat 21:00'de ışıklarını yakıp söndürecekler.
TBMM Başkanı Bülent Arınç, Şemdinli olayıyla ilgili Meclis araştırması açılacağını bildirirken, hükümete, resmi varlığı yalanlanan JİTEM (Jandama İstihbarat ve Terörle Mücadele) konusunda açıklama yapma çağrısında bulundu.
Adalet Bakanı Cemil Çiçek, "Konu, hiçbir tereddüde meydan vermeyecek şekilde bütün yönleriyle araştırılmaktadır, araştırılacaktır" dedi.
Demokratik Toplum Partisi (DTP) eş başkanları Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk ile Demokratik Halk Partili (DEHAP) belediye başkanlarından oluşan heyet bugün ilçeyi ziyaret etti.
Şemdinli meydanında toplanan kalabalığa seslenen Ahmet Türk, halktan haklı oldukları bir noktada provokasyonlara gelmemeleri konusunda uyarıda bulunarak günlük hayatına dönmelerini istedi.
Arınç: "JİTEM var mı, yok mu?"
Bülent Arınç, Şemdinli'de devletle halkın karşı karşıya getirilmek istendiğini savunarak, "Neresinden bakarsanız bakın fevkalade üzücü bir olay" dedi.
İstihbaratın tek elde toplanmasını isteyen Arınç, Şemdinli olayında da JİTEM isminin geçtiğini belirterek, şunları söyledi:
"Bir zamanlar olduğu, sonra kaldırıldığı, şimdi farklı biçimde görevine devam ettiği konuşuldu. Hükümetin bu konuda bir açıklama yapmasına ihtiyaç var. JİTEM var mı? Varsa nasıl bir çalışma yapıyor? Yasa dışı oluşumlarla bağlantısı tamamen kesilip atıldı mı, yoksa bağlantı yok mu? Bunlar elbette açıklanmalıdır."
CHP'den araştırma önergesi
CHP Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Selvi, CHP Grup Başkanvekilleri Kemal Anadol, Ali Topuz ve Haluk Koç imzasıyla TBMM Başkanlığı'na sunulan araştırma önergesi ile ilgili olarak Meclis'te basın toplantısı düzenledi.
Şemdinli'deki olayların ardından bölgeye giden Hakkari Milletvekili Esat Canan, Mardin Milletvekili Mahmut Duyan, İstanbul Milletvekili İsmet Atalay ve Çanakkale Milletvekili Ahmet Küçük 'ten oluşan başkanlığındaki heyetin incelemelerini tamamladığını ifade eden Selvi, TBMM Başkanlığı'na sunulan Meclis araştırması önergesini okudu.
Araştırma önergesinde, Hakkari Merkez, Yüksekova ve Şemdinli ilçelerinde son zamanlarda yaşanan ve gittikçe tırmanan olayların büyük üzüntü yarattığı, yörede büyük korku ve endişeye yol açtığı kaydedildi.
15 Temmuz-8 Kasım tarihleri arasında söz konusu ilçelerde 17
bombalama olayı yaşandığı vurgulanan önergede, "9 Kasım tarihinde bir kitapevinin bombalanması sonucunda başlayan ve iki yurttaşımızın ölümü, çok sayıda yurttaşımızın yararlanması ile sonuçlanan olaylar ise medyanın da ilk günlerden itibaren yansıttığı gibi kamuoyu vicdanını rahatsız etmiştir" denildi.
Olayların olduğu sırada bir milletvekilinin, olaylar devam ederken de bir heyetin bölgede incelemelerde bulunduğu anımsatılan önergede, şunlar kaydedildi:
"9 Kasım 2005 tarihinde Şemdinli ilçe merkezindeki Özipek Pasajı'nda yer alan bir kitapevine konulan bombanın patlaması sonucunda l vatandaşımız hayatını kaybetmiş, 8 vatandaşımız da yaralanmıştır. Bombalanan kitapevinin sahibi Selim Yılmaz, bombayı atan Veysel Ateş'in peşinden koşarak bu şahsın yakalanması için halktan yardım istemiş, kaçmakta olan Veysel Ateş 30 AK 933 plakalı Renault marka araçta kendisini bekleyen Başçavuş Ali Kaya ve Özcan İldeniz'le birlikte vatandaşlar tarafından yakalanarak güvenlik güçlerine teslim edilmiştir.
"Bombalama eylemine karışan kişileri güvenlik güçlerinin gözaltına almasından sonra dağılmayan vatandaşlar, delillerin karartılacağı iddiası ile bu kişilere ait olduğunu iddia ettikleri Renault marka beyaz arabayı ablukaya almıştır.
"Savcılık tarafından yapılan inceleme sonucunda, aracın bagajında 3 kalaşnikof tüfek, 10 şarjör ve güvenlik güçlerinin kullandığı sanılan yelekler bulunduğu tespit edilmiştir. Ayrıca, siyah bir çantanın içinde MKE yapımı el bombası ile 4 dosya bulunmuştur."
Önergede, dosyalarda, araca ait ve bombanın koyulduğu dükkanın sahibine ilişkin kimlik bilgileri, bombanın patladığı pasaj ve dükkanın krokileri ile içerisinde bazı şahısların kimlik bilgilerini içeren listelerin olduğu ifade edildi.
Savcının yaptığı incelemeler sürerken, gözcü konumunda olduğu sanılan uzman çavuş Tanju Çavuş 'un, birlikte olduğu kişilerle suç delillerini yok etmek ve yakalanan aracı çıkacak panik arasında kaçırmak amacıyla kalabalığın üzerine ateş ettiği ve Ali Yılmaz'ın hayatını kaybettiği, 4 vatandaşın da yaralandığı kaydedilen önergede, olay sonrasında savcının incelemelerini tamamlayamadan olay yerinden ayrılmak zorunda kaldığı vurgulandı.
Önergede, gözaltına alınan 4 kişiden Ali Kaya ile Özcan İldeniz 'in savcılıkça hakime sevk edilmeden serbest bırakıldığı, Tanju Çavuş ve Veysel Ateş'in ise Şemdinli Sulh Ceza Mahkemesi'nce tutuklandığı hatırlatıldı.
Çiçek: "Gerçek hiçbir tereddüde meydan verilmeden ortaya çıkartılacak"
Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Adalet Bakanlığı ve Avrupa Konseyi'nin işbirliğiyle Ceza ve Tevkifevleri Ord. Prof. Dr. Sulhi Dönmezer Personel Eğitim Merkezi'nde düzenlenen "Denetimli Serbestlik ve Tahliye Sonrası Yardım" konferansının açılışının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Çiçek, bir gazetecinin, "Şemdinli'deki olaylara ilişkin CHP Milletvekili Esat Canan ve bazı kişilerin, savcıların baskı altında olduğu yönünde iddiaları var. Bu konudaki görüşleriniz nelerdir?" şeklindeki sorusu üzerine, olay meydana geldiğinden itibaren Şemdinli Cumhuriyet Savcısı'nın olaya el koyarak soruşturma başlattığını, Hakkari Cumhuriyet Savcısı'nın da soruşturmaya dahil olduğunu, ayrıca yargılamanın Van'da yapılabileceği düşünülerek Van Cumhuriyet Savcısı'nın da soruşturmaya katıldığını ifade etti.
Çiçek, "Konunun tüm yönleriyle aydınlatılması, gerçeğin hiçbir tereddüde meydan verilmeden ortaya çıkartılması, kamu vicdanında herhangi bir tereddüde meydan bırakılmaması konusunda siyasi kararlılığımız olduğunu, bu işle ilgili yapılacak her türlü çalışmaya her türlü katkıyı vereceğimizi devlet ve hükümet olarak açıkladık" dedi.
"Hazırlık soruşturması olması hasebiyle detaylarını bilemem. Size de veremem zaten. O takdirde usul hukukunu çiğnemiş oluruz. Konu, hiçbir tereddüde meydan vermeyecek şekilde bütün yönleriyle araştırılmaktadır, araştırılacaktır" diyen Çiçek, soruşturmaların ve arkasından yargılamanın basının bilgisi dahilinde yapıldığını ifade etti.
Çiçek, bir gazetecinin, "İki astsubayın serbest bırakılmasının bu yönde tereddütler oluşturduğunu" ifade etmesi üzerine de, "Dosyayı bilmeden bu sözleri değerlendirme şansım yok.İki astsubayın serbest bırakıldığı doğrudur. Ancak savcı soruşturmayı yaparken, kişileri tutuklamaya sevk ederken dosyadaki delil durumuna göre bu işleri yapar. Dışarıdaki beklentilere göre değil" yanıtını verdi.
Zanlıları emekli subay savunacak
Şemdinli'deki son bombalama olayına karıştığı öne sürülen zanlıları,ordudan yarbay rütbesiyle emekli olan Avukat Mehmet Göçmen savunacak.
Zanlılarla görüşen Avukat Göçmen, kendisini arayan komutanların isteği üzerine Şemdinli'ye gittiğini söyledi.
Göçmen, bombalama olayına karıştığı öne sürülen Astsubaylar Ali Kaya, Özcan İldeniz ile kitapçıya bombayı koyduğu öne sürülen PKK itirafçısı Veysel Ateş'i savunacak.
Bölgede incelemelerde bulunan ANAVATAN Partisi heyeti de, dün "Adaleti mumla arıyoruz" sloganıyla yaklaşık 500 kişilik bir grup halinde mumlarla şehir merkezine yürüdü. (KÖ)