Gazeteci Sinan Kara'yı cezaevinde ziyaret ederek sorunları çözmek için öncelikle birlik olmak gerektiğini belirten ÇGD yöneticileri, "Urla'dan yükselen çığlığı önce gazeteciler duymalı" dedi.
Tılıç: "Yasa iyice işlevsizleşti"
Türkiye'de gazetecilere sosyal haklar kazandıran 212 Sayılı Yasanın 9 Ocak 1961'ta yürürlüğe girmesi nedeniyle "Çalışan Gazeteciler Bayramı" olarak kutlanmakta olan 10 Ocak tarihi, ÇGD derneğince "Dayanışma Günü" olarak anıldı.
ÇGD Genel Balşkanı Doğan Tılıç, Onur Kurulu Başkanı İsmet Demirdöven ve İzmir Şube Başkanı Macit Selefoğlu, 9 Ocak'ta Urla Cezaevi'nde yatmakta olan gazeteci Sinan Kara'yı ziyaret etti ve "10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü" açıklaması da Urla'da yaptı.
ÇGD Genel Başkanı Tılıç, Urla'da yaptığı açıklamada, 43 yıl önce gazetecilerin örgütlü mücadelesi sonucu çıkartılan 212 sayılı yasanın, aradan geçen sürede gazete patronlarınca iyice işlevsiz hale getirildiğine dikkat çekerek bugün yeni bir yasa hazırlanmakta olduğunu söyledi.
"Bayram değil dayanışma günü"
"Urla'dan yükselen mesleki birlik ve dayanışma çığlığımızı önce çalışan gazeteciler duymalı" diyen Doğan Tılıç, Türkiye'de gazetecilere dayatılan kötü çalışma koşulları nedeniyle yıllar önce 10 Ocak'ı bayram olarak kutlamaktan vazgeçtiklerini hatırlatarak şunları söyledi: "Bugün dayanışma günüdür."
Tılıç, şu mesajları verdi :
* Yazdıklarından dolayı yargılanarak cezaevinde tutulan Sinan Kara'yı ziyaret ederek, gazetecilerin çığlığını Urla'dan atmak istedik.
* Yaşanan sorunlardan kurtulmanın yolu mesleki dayanışmadan geçiyor. 43 yıl önce 212 sayılı yasanın çıkmasına tepki göstererek lokavt uygulayan 9 gazete patronuna karşı Gazeteciler Sendikası önderliğinde bir araya gelen çalışan gazeteciler "Basın" gazetesini çıkarmış ve halka ulaştırmayı başardılar.
* Bugün gazetecilerin içinde bulunduğu sorunlar o tarihten daha kötüdür. Bugün o günden daha çok bir araya gelme ve güçlü bir birliktelik oluşturma günüdür.
Kara kitabını yazıyor
* Urla'dan yükselttiğimiz çığlığa, ses vererek sesimizi gürleştirmeliyiz. Ancak o zaman bağımsız gazetecilik yapma ve halkın doğru haber alma hakkını hayata geçirebiliriz.
Sinan Kara'nın moralinin çok iyi olduğunu da açıklayan Tılıç, cezaevine giren her gazeteci gibi Sinan Kara'nın da mesleğini burada sürdürerek yaşadığı hukuk skandallarının kitabını yazdığını söyledi.