2002'de de tablonun değişmediğini aktaran ÇGD İstanbul Şubesi'ne bağlı "Çalışma Hayatı" ve "Basına Yönelik İhlalleri İzleme" Komisyonları 2002'de yaşanılanları "2002'de de değişen bir şey yok!" başlığıyla kamuoyuna açıkladı.
"10 Ocak'ı buruk kutluyoruz"
Raporun "10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü"nden bir gün önce yayımlanması nedeniyle "10 Ocak'ı buruk kutluyoruz" diyen ÇGD şu mesajları verdi :
* Gazeteciler bugün kendilerine dayatılan insanlık dışı koşullar altında çalışmaya mahkum edilmek isteniyor.
* 10 Ocak'lar artık, buruk bir şekilde kutlanıyor. Çünkü, gazeteciler her geçen gün bir hak gaspıyla daha karşı karşıya kalıyor; basın emekçileri sık sık kıyıma uğruyor.
2500 basın emekçisi işsiz kaldı
ÇGD Çalışma Hayatı Komisyonu'nun hazırladığı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın verilerinden de yararlanılan raporda, 2002'de 2500'e yakın basın emekçisinin işsiz kaldığı ortaya kondu.
Raporda, "Basın emekçileri hala sendika ve iş güvencesinden yoksun olarak Çalışıyor. İş Güvencesi Yasası'nın yakında uygulanmaya başlanması nedeniyle yeni kıyımların olmasından endişe duyuluyor" denildi.
Yargılamalar hız kesmedi
Ayrıca, Basına Yönelik İhlalleri İzleme Komisyonu'nun hazırladığı rapor ise mahkemelerin 2002'de de "hız kesmeden çalıştığını" ortaya koydu.
ÇGD İstanbul Şubesi raporunda şu tespitler yapıldı:
* 300'ü aşkın gazete ve derginin toplatıldığını tespit etti. RTÜK, birçok televizyon ve radyonun yayınını durdurdu.
* Toplatma kararlarından kitapların da nasibini aldı. Ne yazık ki mahkemeler tam 66 kitabın okurla bağını kesti.
* Halen birçok gazeteci cezaevinde bulunuyor. Düşünceyi ifade etmek, suç olmaktan çıkarılmalıdır. (EÖ/BB)