Manisa Adalet Komisyonu, beş kişilik izleme kuruluna Manisa Davası'nda yargılanan polislerin savunmasını yapan avukatlardan ikisini seçti. Aynı davada mahkeme başkanı olan ve Yargıtay'ın bozma kararına karşın işkenceci polisler hakkında ısrarla beraat kararı veren Mehmet Yılmaz da Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı olması sıfatıyla, izleme kurulunun başkanlığını yapacak.
Ticaret Odası Genel Sekreteri Ahmet Kurşun ile Celal Bayar Üniversitesi'nden iki öğretim üyesi de kurulun diğer üyelerini oluşturdu.
Baronun önerdiği isimlere ret
Başsavcı Hakkı Kavas, Ağır Ceza Başkanı Mehmet Yılmaz ve Seçim Kurulu Başkanı Arif Ergin Akdoğan'dan oluşan Manisa Adalet Komisyonu üyeleri Manisa Cezaevi İzleme Kurulunu seçmek amacıyla Baro'ya başvurarak kurulda görev alabilecek kişilerin isimlerini önermelerini istedi.
Talep üzerine cezaevleriyle ilgili çalışmaları bulunan Baro Genel Sekreteri Bayram Nisken ile Disiplin Kurulu Başkanı Semih Altay'ın isimleri komisyona bildirildi.
İzleme kurulunda bir doktor da bulunması zorunluluğu olmasına karşın Tabip Odası'ndan ise herhangi bir talepte bulunulmadı.
İşkence davası avukatları Kurul'da
Önceki gün Manisa Adalet Komisyonu İzleme Kurulu üyelerinin seçildiğini açıkladı. Baro'dan önerilen isimler kabul edilmedi. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı olması dolayısıyla doğal üye olan Mehmet Yılmaz, Kurul'u oluşturdu.
İşkence davasında yargılanan polislerin savunmasını yapan avukatlardan Emin Uz ile Hafit Moralıoğlu Kurul'a seçildi. Kurul'da olması gereken doktor üyeliğe de bir kardiyolog olan Celal Bayar Üniversitesi öğretim üyelerinden Doç. Dr. Talat Tavlı seçildi.
Diğer üyeler ise aynı üniversitenin tarih bölümünde profesör olan Mehmet Çelik ile Ticaret Odası Genel Sekreteri Ahmet Kurşun oldu.
Üye seçimi tartışmalı
Manisa Baro Başkanı Serhan Özbek, izleme kuruluna seçilenlerin objektifliği tartışma yaratacak kişiler olduğunu söyledi.
Kurul'un oluşturulma yönteminin yanlış olduğunu savunan Özbek, "Manisa Barosu ve Tabip Odası geçmişte yaşanan cezaevi olayları özelinde, konuyla ilgili ciddi çalışmaları olan kurumlardır. Hatta idareyle birlikte konuyla ilgili çalışmalar yaptık. Ama Adalet Komisyonu takdir yetkisini tartışmaya açık biçimde bu iki kurum üyesi yönünde kullanmamış. Hatta Tabip Odası'ndan görüş bile alınmamış" dedi.
Kardiyologun cezaevinde işi ne?
Manisa Tabip Odası Başkanı Ozan Gediz de kurul üyelerinin seçiminde özensiz davranıldığını belirterek, "Cezaevi İzleme Kurulu'nda bir kardiyologun ne işi var diye merak ediyorum. Cezaevlerindeki tıbbi ihmal ve sorunlar ortada. Seçilecek kişi halk sağlığı uzmanı veya tutukluların psikolojik durumları göz önünde tutularak bir psikiyatri uzmanı olabilirdi. Ölüm oruçları nedeniyle kurumumuzdan istenen yardım, böyle bir kurul oluşturulurken de istenebilirdi. Öte yandan kurul üyeleri arasında kamuoyunun hiç te hoş olmayan bir olayla tanıdığı isimlerin yer almasına ilişkin yorumları da size bırakıyorum" diye konuştu.
Manisa Davası
1996 yılı sonunda Manisa'da gözaltına alınan çoğu lise öğrencisi 16 gence işkence yaptıkları iddiasıyla 10 polis hakkında açılan davada 11 Mart 1998'de başkanlığını Mehmet Yılmaz'ın yaptığı mahkeme heyeti oy birliğiyle beraat kararı vermişti. Ancak Yargıtay 8. Ceza Dairesi tüm mağdurların fiziki ve psikolojik işkenceye maruz kaldığının belirlendiği gerekçesiyle bu kararı bozmuştu.
Bunun üzerine tekrar görülen davada yerel mahkeme yine beraat kararı vermiş, bu da Yargıtay Ceza Daireleri Genel Kurulu'nca 2. kez bozulmuştu.
Manisa Ağır Ceza Mahkemesi bu gelişmeler üzerine işkence yapıldığı belirtilen her mağdur için 10 ay olmak üzere 10 polise toplam 85 yıl hapis cezası vermek zorunda kalmıştı. Ancak dava, sanık vekillerinin talep etmesine karşın mahkemenin son savunma hakkını vermemesi gerekçesiyle Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nde bir kez daha bozulmuştu. Yeniden görülen davada ise bozmaya neden olan savunmalar hala verilmediği için bir türlü sonuçlanmadı. Mağdur avukatları ise davanın 2003 yılı haziranında zaman aşımına gireceğini belirterek bu sürenin geçirilmeye çalışıldığını söylemişlerdi. (MZ/NU)