Cem Vakfı, 2005 yılında Alevi vatandaşlara din hizmetlerinin kamu hizmeti olarak sunulması konusunda Danıştay'da Başbakanlık aleyhine açtıkları davadan sonuç alamayınca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvurdu.
Vakıf genel müdürü Hıdır Akbayır, bianet'e, Diyanet İşleri Başkanlığı bütçesinden Alevilerin inanç hizmetlerinin düzenlenmesi için pay verilmesi, Cemevlerinin bir ibadet yeri olarak statüsü kazanması, Alevi inanç önderlerinin eğitim ve özlük haklarının güvence altına alınması gibi yıllardır hukuk mücadelesi verdikleri konularda sonuç alamayınca Hukuk Komisyonu olarak haklarını AİHM'de aramaya karar verdiklerini açıkladı.
"25 milyon Alevi hizmetten yoksun, bu ayrımcılık"
"Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir" ifadesine yer verilen Anayasa'nın 10. maddesine atıf yapan Özbayır, "Buna rağmen 25 milyon yurttaş bu hizmetlerden yararlanamıyorsa bu bir ayrımcılıktır. Devlet, kimsenin inancını tayin etme imkanına sahip değildir" dedi.
İnanç özgürlüğünü düzenleyen Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 9. maddesinin Türkiye'yi de bağladığını vurgulayan Özbayır, "Bu uluslararası sözleşmeler iç hukukun üzerindedir. Mazeret olarak iç hukukumuz buna elvermiyor diyemezsiniz. Ona uymak zorundasınız" şeklinde konuştu.
"Bir beş yıl da Anayasa Mahkemesi sürer..."
İdare Mahkemesi'nin taleplerinin reddettikten sonra başlayan Danıştay süresinin beş yıl sürdüğünü kaydeden Özbayır, halkoylamasında "evet" çıkması durumunda, buna yakın bir sürenin de Anayasa Mahkemesi'ne yapılacak bir başvuru ile tüketileceğini ifade etti; "Bu düşünülmüş olacak ki AİHM'e başvuruldu" dedi.
"Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde 110 bin kişi kadrolu olarak çalışıyor. Genel bütçeden pay alıyorlar. Ama Alevilere genel bütçeden herhangi bir pay ve hizmet ayrılmamaktadır.
"Sayısını bilemediğimiz kadar İlahiyat Fakültesi ve İmam Hatip Lisesi Sünni İslam'a hizmet ederken Alevilerin inancına yönelik olarak herhangi bir hizmet sunulmuyor. Bu hizmet de kamu hizmeti olarak adlandırılması ve kabul edilmesi, Anayasal güvenceye kavuşturulması lazım."
Doğan: Sorunlarımız siyaset içerisinde çözülemedi
Türkiye'de iç hukuk yollarını tüketen Vakfın genel başkanı Prof. Dr. İzzettin Doğan da, dün (1 Eylül) The Marmara Oteli'nde düzenlediği basın toplantısında, Anayasa'ya rağmen haklarını alamadıkları için AİHM'e başvurduklarını açıklamıştı.
Doğan, Alevilerin haklarını savunurken Türkiye'yi AİHM'e şikayet etmemek için 20 yıldır çok uğraştıklarını ve sorunu ülke içinde çözmeye çalıştıklarını kaydederek, "Sorunlarımız siyaset alanı içerisinde çözülemedi. Barış içerisinde çözme gayreti içerisinde olacağız" dedi.
12 Eylül'de gerçekleştirilecek referandumda "evet" çıkması durumunda Alevilerin taleplerinin karşılık bulmayacağını ve bu nedenle de Anayasa Mahkemesi'ne başvurmak zorunda kalacaklarını ifade eden Doğan, "Bu yüzden 12 Eylül'den önce AİHM'e başvuruyoruz" şeklinde konuştu. (EÖ)