AKP Genel Başkan Başdanışmanı Hüseyin Çelik, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun koalisyon görüşmeleriyle ilgili açıklamasında, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ile koalisyon ihtimalinden ve çözüm sürecinden bahsetti.
Hürriyet’ten Cansu Çamlıbel’e konuşan Çelik, koalisyonda CHP ile diğer partilere göre, “daha ileri noktada olduklarını” ifade etti:
“Böyle bir şey gerçekleşirse bu 390 milletvekili eder ve yüzde 66’lık bir çoğunluğa dayanır. Bence iyi bir koalisyon protokolüyle bu iş yürüyebilir.”
“Taban MHP’ye yakın”
“Tabanımızdan AK Parti-MHP’nin daha iyi olabileceği yönünde bazı sinyaller gelse de, ben şahsen AK Parti-CHP koalisyonunun hep daha sürdürülebilir olacağını düşünenlerdenim. Gerekçem de şudur; tabanı birbirine yakın siyasi partilerin anlaşması çok daha zordur.”
“Nitekim bunun örneklerini de bizzat yaşadık. DYP-ANAP koalisyonunu, biliyorsunuz çok kısa sürdü, bir nisan yağmuru gibi geldi geçti. Ama DYP ve SHP koalisyonu bazı sıkıntılara rağmen yürüdü.”
“Koalisyon protokolü hazırlanıp, hükümet kurulup işbaşı yapmadıkça bu işte bir ihtiyat payının olması gerekiyor. Ben açıkçası ihtiyatlı bir iyimserlik içindeyim.”
“Başkanlık sistemini taban anlamadı”
Çelik, Çamlıbel’in seçim öncesi AKP’nin hatalarıyla ilgili sorusunu da şöyle yanıtladı:
“Listelerimizde isabetsizlikten söz edilen yerler var. Mesela biz listelerimizi gözden geçirebiliriz. Bu önemli faktörlerden biridir. Bazı teşkilatlarımızda bir rehavet de olabildi. Üç dönem kuralı bana göre yanlıştı ve bunu hep söyledim.”
“Başkanlık sistemini de bizim AK Partili taban bile doğru düzgün anlamadı. Dolayısıyla oradan istediğimizi bulamadık. Hatta yapılan algı operasyonu ile bu bazı kaygılara bile yol açtı. Artı bazı sözler çok kötü şekilde çarpıtıldı.”
“Kobane sözleri çarpıtıldı”
Çelik, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Kobane’yle ilgili sözlerini de şöyle açıkladı:
“Cumhurbaşkanı 7 Ekim 2014’te Gaziantep Islahiye’de yaptığı konuşmada ‘Kobane düştü düşüyor’ dedi. Bunu Sayın Cumhurbaşkanı’nın memnuniyeti, temennisi olarak Kürt vatandaşlarımıza yansıttılar. Bu çok alçakça bir çarpıtmaydı. Cumhurbaşkanı teessüfünü dile getiriyor, hayıflanıyor. Bunu Kobane Kürtlerine düşmanlık olarak yansıttılar.”
Çözüm süreci ve seçim
“AK Parti’nin yüzde 4.5 oy oranı HDP’ye gitti. Bu, yüzde 9 demek.”
“Çözüm süreci AK Parti’nin iradesiyle başlamış bir süreçtir. Biz 2005’te Sayın Erdoğan’la birlikte Diyarbakır’a gittik, orada ‘Kürt meselesi benim meselemdir’ dedi. Biz Kürt meselesiyle ilgili hangi adımı attıysak PKK ve onun uzantısı olan partiler ve STK’lar ‘Bakın biz vuruyoruz, can alıyoruz, kan döküyoruz, bunun karşılığında da kıymık kıymık taviz koparıyoruz, biz olmazsak bu haklar verilmez’ gibi bir propaganda yaptılar.”
“Bir, kendi iradesiyle oyunu gidip HDP’ye veren vatandaş var. Apo’yu lider olarak gören, gönüllü olarak gidip oy veren insanlar var. Ama bir de ciddi tehdit ve şantajla insanlar sindirildi. Ha bizim bazı arkadaşlarımızın yanlış söylemleri olabilir mi? Olabilir. Biz hatadan beri falan da değiliz. Ama algı operasyonları yapıldı. Bazı aday tercihlerimizde yanlışlar olmuş olabilir. Neden HDP İstanbul 3. bölgede 5 milletvekili çıkarsın?”
Cumhurbaşkanı mitingleri
Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim mitinglerinin de oy kaybettirdiğini ifade etti:
“Cumhurbaşkanı yetkisini halktan alan bir kişi. Kimse Cumhurbaşkanı’na ‘Meydanlara inme, açılış yapma’ diyemez. Fakat o açılışların, o meydanlara inmenin AK Parti’ye oy isteme amacına yönelik olduğu algısı, bu propagandanın zemin bulması AK Parti’ye yaramamıştır. Bu zaten kamuoyu araştırmalarıyla ortaya çıkmış bir şey.” (AS)