Fotoğraflar: TGS
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Cumhuriyet gazetesinde 7 gazeteci ile bir arşiv sorumlusunun işine son verilmesinin ardından bugün binaya polis çağrıldı.
Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın (TGS) dün işten atılan gazetecilerin işe geri alınması için bugün yapılacağını açıkladığı eylem öncesi en az 4 polis aracı gazete binasına giriş yaptı. Eylem saatinde ise polisler bina dışarısında bekledi.
Cumhuriyet'te yönetim işten attığı 8 kişinin eylemini engellemek için gazeteye polis çağırmış. Şimdilik 4 araç var. Eylem 11.00'de. pic.twitter.com/T57LLm4mFU
— Hikmet Adal (@HikmetAdal) November 30, 2021
"İşten çıkarmaların sorumlusu yönetim"
TGS, işten atılan gazeteciler ve Cumhuriyet'te çalışan gazeteciler saat 11.00'da gazete binasının önünde buluştu. İşten çıkartılan gazetecilere diğer medya kuruluşlarında çalışan meslektaşları da destek verdi. Burada gazete emekçileri adına Cumhuriyet Yayın Koordinatörü Serkan Ozan yazılan basın açıklamasını okudu.
Ozan, son işten çıkarmaların ‘Cumhuriyet Gazetesi’ tarihine kara bir leke olarak geçtiğini söyledi. Bu lekenin mimarı olarak Cumhuriyet Vakfı Başkanı Alev Coşkun, Genel Sekreter Işık Kansu ve atanmış şirket yönetim kurulu üyeleri Osman Özer ile Adnan Arslan’ı gösterdi.
“Emeği yüce değer olarak gören gazetemize büyük zarar veren bu isimler, Cumhuriyet’in simge ismi İlhan Selçuk’un öğrencilerini, çocuklarını gazeteden kovma kararı almışlardır” dedi ve bu kararı tanımadıklarını açıkladı. Ozan “Çünkü” diyerek şöyle devam etti:
16 Kasım 2021’de yapılan Cumhuriyet Vakfı toplantısında, en az 15 kişinin işten çıkarılması, bununla ilgili Genel Yayın Yönetmeni Aykut Küçükkaya’nın öneri sunması kararlaştırılmıştır. Bu karar sonrası gerek Genel Yayın Yönetmeni Küçükkaya, gerek yazıişleri ekibi ve gerekse servis şefleri, çekincelerini dile getirmiş, hiç kimsenin işinden olmaması için yapıcı öneriler ve özverilerde bulunma kararı almıştır.
Ancak, çalışanın sesine kulak tıkayan, kendilerine sunulacak önerileri bile beklemeyen Alev Coşkun, Adnan Arslan ve Osman Özer’den oluşan şirket yönetim kurulu, Cumhuriyet ilkeleriyle uyuşmayan bir kararla sekiz çalışma arkadaşımızı Cumhuriyet’ten koparmıştır. Bu kararla, Cumhuriyet Vakfı tarafından gazeteyle ilgili kararlarda tek yetkili kılınan Yürütme Kurulu ve Genel Yayın Yönetmenliği makamının iradesi çiğnenmiştir.
Arkadaşlarımızın aramızdan koparılmasına gerekçe olarak gösterilen ‘ekonomik nedenler’ savını kabul etmiyoruz. Bu, Cumhuriyet’in gazetecilik anlayışına vurulmuş bir darbe, yayın çizgisine yönelik bir operasyondur. Bu operasyonun kimler tarafından yapıldığını biliyoruz…
Seçim sürecine giren Türkiye’nin en önemli gazetesinin yayın politikasına müdahale girişiminin de tehlikenin de farkındayız...
Türkiye’nin en köklü, en etkili gazetesi olan Cumhuriyet’i yönetme yetisine ve ilkelerine sahip olmayan Alev Coşkun, Işık Kansu, Adnan Arslan ve Osman Özer’i derhal istifaya davet ediyoruz.
Cumhuriyet’in gerçek sahipleri okurlarımıza, hiçbir koşulda desteklerini esirgemeyen Cumhuriyet dostlarına dayanışma ruhuyla sesleniyor, saygılarımızı sunuyoruz.
Ne olmuştu?
Dün gazete yönetimi fotomuhabiri Vedat Arık, düzeltme servisi şefi Rüya Özkalkan, pazar eki editörü Hilal Köse, spor servisi şefi Sami Gürel, muhabir Tuğba Özer, yazı işleri müdürü Olcay Büyüktaş, muhabir Ece Piroğlu’nun ve bir arşiv görevlisinin işine son vermişti.
Gazetede en son 1 Ekim’de kadın haberleri yapan Kübra Köklü, ekonomi servisinde çalışan Esra Alus, internet servisinde çalışan Altan Yağcı, İlker Güneş Doğan ve Dilek Kılıç işten çıkartılmıştı.
Geçtiğimiz günlerde Medya Koridoru, Cumhuriyet Vakfı'nın 17 Kasım'da gerçekleştirdiği toplantıda vakfın başkanı Alev Coşkun'un tensikat kararı aldığını yazmıştı. Gerekçe olarak da yönetimin dolar kurundaki artışı, tirajların düşmesini ve gazetenin yıl sonunda 600 bin TL zarar edeceğinin tahmin edilmesini göstermişti.
Tasarruf tedbirleri kapsamında işten çıkarmalarla birlikte gazetenin sayfa sayısının 14'e düşürüleceği ve fiyatına da zam yapılacağı konuşuluyor.
(HA)