Kaynak ve fotoğraf: AA
Ankara Bölge İdare Mahkemesi, çalışan bir annenin, solunum cihazına bağlı şekilde yaşamını sürdüren kızı için eve düzenli bakım personeli gelmesi yönünde başlattığı hukuk mücadelesini haklı buldu.
Mahkeme kararında "... sosyal devlet ilkesinin doğal sonucu olarak çocukların korunmasını sağlamak için gerekli tedbirlerin alınması devletin temel yükümlülüğüdür" dedi.
Anadolu Ajansı'nın haberine göre bir üniversite hastanesinde hemşire olarak görev yapan anne Züleyha Kara, doğuştan omurilik gelişim bozukluğu "spina bifida" ve hidrosefali (beyin içinde çok fazla beyin ve omurilik sıvısının birikmesi sonucu ortaya çıkan rahatsızlık) sebebiyle yaşamını cihazlara bağlı sürdüren 10 yaşındaki çocuğu için yaklaşık 4 yıl önce bu durumdaki birçok aileye de umut olacak hukuksal bir girişimde bulundu.
Kara, kızını tek başına büyüttüğünü ve işte olduğu zaman çocuğuna annesinin baktığını aktardı.
Anne Kara, yüzde 98 oranında ağır engelli olan, pansuman ve aspirasyon gibi günlük tıbbi bakım ihtiyaçları bulunan ve sadece özel bir mama ile beslenebilen çocuğuna tıbbi olarak düzenli evde bakım personeli sağlanması için gönüllü bir avukat aracılığıyla Ankara 9. İdare Mahkemesine başvurdu.
Başvurusunda evladının bakımının sağlık alanında uzman bir personel tarafından yapılabileceğine dikkati çeken Kara, annesine tıbbi bakım ve müdahaleyi öğrettiğini fakat yaşı ve sağlık sorunları sebebiyle her zaman hasta çocuğuyla birlikte olamadığını anlattı.
Kara, ayrıca eve düzenli bakım hemşiresi çağıracak maddi güce de sahip olmadığını belirtti.
"Çocukların korunmasını sağlamak devletin yükümlülüğüdür"
Anneyi haklı bulan Ankara 9. İdare Mahkemesi çocuğun engel durumuna ve yaşadığı zorluğa dikkati çekerek şu kararı verdi:
"Davalı idareler tarafından her ne kadar davacının evde bakım hizmeti kapsamında bakıcı verilmesi talebinin kendilerine sağlık personeli tahsis edilmesi halinde değerlendirileceği belirtilmiş olsa da sosyal devlet ilkesinin doğal sonucu olarak çocukların korunmasını sağlamak için gerekli tedbirlerin alınması devletin temel yükümlülüğüdür.
"Bedensel, zihinsel ve ruhsal engelleri nedeniyle yaşama gereklerine uyamama durumunda olan engelli bireylerin bakımının yapılması ve rehabilitasyon hizmetlerinden yararlandırılması esastır, engellilere ikametgahlarında evde bakım hizmeti verilebilir ve ailelerinin yanında evde bakımları önceliklidir."
Kararda ayrıca 4 yıl boyunca personel tahsisi yapılmamasının dava konusu işlemlerin gerekçesi olamayacağı da vurgulandı.
Mahkemenin bu kararına yapılan itiraz neticesinde konu istinaf mahkemesine taşındı.
Ankara Bölge İdare Mahkemesi 11. İdari Dava Dairesi (istinaf mahkemesi) yaptığı inceleme sonucunda, Ankara 9. İdare Mahkemesince verilen kararın usül ve yasa hükümleri ile hukuka uygun olduğuna, İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45/6. maddesi uyarınca kesin olarak karar verdi.
Mahkeme, alınan kararın kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunamadığından istinaf başvurusunu reddetti.
"Karar, birçok kişi ve yakınları için emsal niteliğinde"
Züleyha Kara, "Sadece kızım değil bu şekilde evinde bakılan yüzlerce çocuk, yetişkin birey var. Davayı kazanmış olmaktan çok mutluyum. Bu karar, kızım, onun gibi yatağa bağlı yaşamını sürdüren birçok kişi ve yakınları için büyük bir umut kapısı araladı. Emsal niteliğinde" dedi.
Tıbbi değil, destek personeli
Yaptıkları başvurunun kızının tıbbi bakımı için olduğunu vurgulayan Kara, "Ancak şu anki yönetmelik gereği sadece evde bakım destek personeli verebileceklerini ifade ettiler. Bu personeller ne yazık ki tıbbi bakım yapma yetkisine sahip değiller" dedi.
"Yönetmelik düzenlemesinin hayata geçirilmesini rica ediyorum"
Anne Züleyha Kara, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kızımın düzenli ağız bakımı, akciğerinin temizlenmesi, mideden beslenmesi, bağlı olduğu cihazların düzenli takibi gerekiyor. Ayrıca solunumuyla ilgili sıkıntılar olabiliyor, zaman zaman morarma yaşayabiliyor. Böyle durumlarda da oksijen tüpüyle müdahalede bulunulması lazım. Zaten Bakanlık yetkilileri de eve geldiklerinde kızımın tıbbi bakıma ihtiyacı olduğunu görüp, bununla ilgili rapor da düzenlediler. Fakat bir yönetmelik engeliyle karşı karşıyayız. Devletimizin bu anlamda bize yardımcı olmasını istiyorum. Çocuğumun bakımı için sağlık personeli verilebilmesine yönelik yönetmelik düzenlemesinin hayata geçirilmesini rica ediyorum. En kısa sürede bunun çözüme kavuşacağını ümit ediyorum ve yetkililerden yardım istiyorum."
"Engelli bakım aylıkları konusunda destek sağlanmalı"
Memur olması sebebiyle ve gelir durumu dikkate alındığı için engelli bakım aylığı gibi haklardan yararlanamadığını aktaran Kara, "Gelir durumu konusunda da bir kolaylık sağlanmasını çok istiyoruz. Evet bir gelir var ama kira, faturalar, çocuğumun tıbbi malzeme giderleri, ev ihtiyaçları olunca maaş ucu ucuna yetiyor, bazen de yetmiyor. Engelli bakım aylıkları konusunda destek sağlanmasını rica ediyoruz" diye konuştu.
(AÖ)