Çağlayan’da BirGün’e destek eylemi: “Susmayacağız”

“Hikâye çok tanıdık”

birgun.net’in haberine göre, BirGün Yayın Koordinatörü Yaşar Aydın, adliye önünde yaptığı açıklamada, açık kaynaklardan derlenen bir haberin gerekçe gösterilmesiyle çalışma arkadaşlarının gözaltına alındığını, “Bu, siyasi bir operasyonun parçasıdır” dedi

Yaşar Aydın’ın konuşmasında öne çıkanlar şöyle:

“Her hafta sonu ya da hafta başı operasyonlarla karşı karşıya kalıyoruz. Bildik bir senaryo adım adım hayata geçiriliyor. İçeride şu anda üç arkadaşımız sorguda. Dün gece saat 22.00 civarında evlerinden gözaltına alındılar. Hikâye çok tanıdık: Yandaş bir gazete ya da bir troll önce sosyal medyada bir paylaşım yapar, ardından savcılık harekete geçer. İfadeye çağırmak yerine gece baskınıyla gözaltı işlemi yapılır.

“Bildik bir senaryo adım adım hayata geçiriliyor”

“Her hafta sonu ya da hafta başı bir operasyonlar buraya gelir olduk. Bildik bir senaryo adım adım hayata geçiriliyor. İçeride üç arkadaşımız şu anda sorguda. Dün gece saat 22.00 gibi evlerinden alındılar. Hikâye çok bilindik, yandaş bir gazete ya da bir troll önce bir sosyal medya paylaşımı yapar sonra bir savcılık hareket geçer. Sonra ifadeye çağrılmak yerine gece operasyon yapar gibi gözaltına alır.

“Bu siyasi operasyonun adı otoriterleşme”

“Biz burada ne gazetecilik etiği açısından ne habercilik açısından ne de yargı üzerinden bir değerlendirme yapabiliriz. Açık bir kaynaktan alınan bilgi internet gazetemiz tarafından haberleştirilmiştir. Benzer haberler farklı yerlerde yayınlanmıştır. Ne kadar tanıdık değil mi? Ama bu haber ne hikmetse BirGün’de yayınlandı diye 3 arkadaşımız gözaltında şu an ve bunu da terörle ilişkilendirmeye çalıştılar, hep yaptıkları gibi.

Bu bir siyasi operasyonun parçası. Bu siyasi operasyonun adı da adım adım otoriterleşme. Türkiye’yi karanlık bir tünele sokmaya çalışıyorlar. Kimsenin hakkını arayamadığı bir Türkiye olsun istiyorlar.

“Eşitlik için mücadele edenlerin sesi kısılamayacak”

“Kuşkusuz BirGün Gazetesi’nin bu baskıdan kendini kurtarması mümkün değil. Biz kurulduğumuz günden beri AKP’nin Türkiye’yi adım adım otoriter İslamcı bir devlet haline getirmesine karşı mücadele edenlerin sesi olmaya çalıştık.

“Bu topraklar çok padişah, kral, savcı, hakim gördü. Şu anda hiçbirinin ismi hatırlanmıyor. Ama bu şahlara, krallara, yargıçlara direnenlerin ismi tek tek hafızalarımızda. Bundan sonra da böyle olmaya devam edecek. Eşitlik için mücadele edenlerin sesi kısılamayacak.

“Yazmaya ve konuşmaya devam edeceğiz”

“Ortalıkta olup bitenler açık bir savaş ilanı gibi duruyor. Ya biz susacağız, olan bitene sessiz kalacağız ya da bütün gücümüzle, örgütlü bir şekilde itiraz etmeye devam edeceğiz. Ya onlar kazanacak ya bizim aydınlık Türkiye idealimiz kazanacak. Biz sonuna kadar buralardayız, yazmaya ve konuşmaya devam edeceğiz. Bu bir meydan okumaysa, kabul ettik ve biz de meydan okuyoruz; susmuyoruz, susmayacağız. Vardık, varız, var olacağız.”

(AD/VC)