Bursa’nın içme suyu ihtiyacını karşılayan Nilüfer Barajı tamamen kurudu. 60 milyon metreküp kapasiteli barajda neredeyse hiç su kalmadı.
Kentin bir diğer büyük barajı olan Doğancı Barajı’nın doluluk oranı ise her geçen gün azalmaya devam ediyor.
Bursa Kent Konseyi Çevre Meclisi Başkanı Dr. Özge Sivrioğlu, Doğader Yönetim Kurulu Başkanı Murat Demir ve Bursa Su Kolektifi Üyesi Caner Gökbayrak, barajlardaki susuzluk sorununu bianet’e değerlendirdi.
“Tehlikenin açık göstergesi”
Bursa Kent Konseyi Çevre Meclisi Başkanı Dr. Özge Sivrioğlu, beklenen sonbahar yağışlarının gerçekleşmediğini ve Nilüfer Barajı’nın kuraklık nedeniyle üzerinde yürünebilir hâle geldiğini belirtti. Sivrioğlu, bu durumu “tehlikenin açık bir göstergesi” olarak nitelendirdi.
Sivrioğlu iklim krizi ve karbon ayak izinin artışını, kuraklığın temel nedeni olduğunu söyledi. Sivrioğlu ayrıca, Türkiye’de tarımsal sulamada yüksek miktarda su tüketildiğini ve bu nedenle sürdürülebilir tarım uygulamalarına geçilmesinin önemli olduğunu belirtti. Sanayinin de su kaynaklarını kirlettiğine dikkat çeken Sivrioğlu, az su kullanan ya da sıfır su deşarjı yapan sistemlere geçilmesi gerektiğini savundu. Ayrıca bireysel düzeyde alınabilecek önlemler arasında musluklara perlatör takılmasını önerdi.
Sivrioğlu, su tüketimine ve kaynakların yanlış kullanımına bu şekilde devam edilirse önümüzdeki beş yılda tüm Bursa’nın kuraklık sorunuyla karşı karşıya kalacağını belirterek, “Çınarcık Barajı işletmeye alınsa bile önlemler alınmadığı sürece kesinlikle susuz kalacağız,” dedi.
Fosil yakıtların etkisi
Doğader Yönetim Kurulu Başkanı Murat Demir de fosil yakıtların yoğun kullanımının karbon ayak izini artırdığını ve iklim krizini derinleştirdiğini ifade etti.
Demir, hem ulusal hem de yerel yönetimlerin iklim krizine karşı yeterli adımları atmadığını vurgulayarak, mevcut politikaların yalnızca sözleşmelerde kaldığını söylediği konuşmasına şöyle devam etti:
“Kuraklık ve iklim krizi, aşırı yağışlarla birleşerek yaşam koşullarımızı ciddi şekilde etkiliyor. Örneğin, geçtiğimiz hafta İspanya’da bir yılda yağması gereken yağmur sadece sekiz saatte düştü. Benzer durumlar bugün Bursa’da ve ülkemizin farklı noktalarında yaşanıyor. Sonbaharda beklenen yağmurlar, birkaç saatlik yoğun sağanaklar halinde geliyor. Bu kadar kısa sürede gerçekleşen yağışlar da şehir altyapılarının yetersizliği nedeniyle suyun tutulmasını engelliyor ve sisteme dahil olamıyor.
Yeraltı sularını ve barajları besleyen en önemli kaynak kar yağışı, ancak kar da yağmıyor. Bunun temel nedeni, gezegenimizin karbon örtüsüyle kaplanmış olması. Büyükşehirlerde kent nüfusunun ve sanayi yoğunluğunun yarattığı ısı adası etkisi, bu sorunları daha da artırıyor. Bu yoğunluk, şehirlerin üzerinde ek bir ısı tabakası oluşturuyor ve kar yağışıyla yağmurun düzenini bozuyor.”
Suyun sanayiye tahsisi
Bursa Su Kolektifi Üyesi Caner Gökbayrak ise, 7 Kasım’da Doğancı Barajı’nda yaptıkları incelemede, barajın doluluk oranının yalnızca yüzde 20 civarında olduğunu ve bu oranın 16 Kasım’da yüzde 17,5’e düştüğünü söyledi.
Gökbayrak, Çınarcık Barajı için ayrılan 145 milyon metreküp suyun, yalnızca 75 milyon metreküpünün içme ve kullanma suyu olarak planlandığını, geri kalan kısmının sanayiye tahsis edildiğini ifade etti. Gökbayrak Türkiye’nin iklim krizine karşı yeterli önlem almadığına dikkat çektiği konuşmasını şöyle sonlandırdı:
“Türkiye, Paris İklim Anlaşması’nı imzalarken, diğer ülkelerin taahhütlerinin aksine 2030’a kadar karbon salınımını, yani termik santrallerden, kömürden, doğal gazdan ve diğer kirletici kaynaklardan atmosfere salınan emisyonları artıracağını belirterek bu anlaşmayı onayladı. Bu büyük bir utanç. Türkiye’nin yaklaşımı, iklim krizine karşı alınması gereken önlemlerde ciddi bir geri kalmışlığı ifade ediyor.
Bugün bizi susuz bırakanlar, gelecekte kuraklık nedeniyle açlığa terk edilmemize de sebep olacak. Bu durum, mevcut politikaları üreten, ormanların yok edilmesine göz yuman ve termik santrallerin yapımına izin verenlerin sorumluluğu. İklim krizine karşı etkili adımlar atılmadığı sürece bu sorunlarla daha sık karşılaşacağız.” (AA/TY)