Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanımız Pervin Buldan, haftalık Meclis grup toplantısında konuştu.
Buldan grup toplantısına hapishanelerde yaşanan ölümler ve kötü koşulları protesto etmek amacıyla Diyarbakır ve Van'da adalet nöbeti tutan aileler başta olmak üzere Türkiye'nin dört bir tarafından Ankara'ya giden mahpus aileleri de katıldı.
Grup toplantısında konuşan Buldan şunları söyledi:
"Cezaevlerinde asıl mahkûm edilen vicdanlardır, adalet duygusudur. Elbette biz bu hukuksuzlukların peşini asla bırakmayacağız. İntihar adı altında işlenen cinayetlerin de ölüme terk edilen hasta tutukluların da infaz yakmaların da takipçisi olmaya devam edeceğiz. Adalet mücadelesini devam ettireceğiz. Buradan ailelerimize ve halkımıza sözümüz olsun. Bugünkü iktidarın gücüne güvenen tüm bürokratlara ve yöneticilere tekrar sesleniyorum: Cezasızlık zırhına güvenerek sürdürdüğünüz hukuk dışı, insanlık dışı uygulamalardan bir an önce vazgeçin.
"Buradan Adalet Bakanlığına tekrar çağrı yapıyorum: Ailelerin feryadına kulak verin, cezaevlerindeki insanlık dışı uygulamalara derhal son verin, fiili idam cezasını durdurun. Yarın çok geç olmadan başta Aysel Tuğluk olmak üzere tüm hasta tutsakları acilen tahliye edin."
HDP'ye saldırı
"Biliyorsunuz, 28 Aralık'ta partimizin Bahçelievler ilçe binasında İzmir'deki katliamın bir benzeri yaşatmaya çalışıldı. Bu saldırıların bir ayağında Saray'dan yönetilen yargı kumpasları var. Kobanî ve kapatma kumpas davaları gibi. Diğer ayağında ise İzmir ve Bahçelievler'de olduğu gibi fiziki saldırılar var. Bütün bunlar örgütlüdür, planlıdır, organizedir. Birbiriyle bağlantılıdır. Elinde silah, belinde bıçakla ilçe binamıza katliam yapmaya gelen tetikçi, bu iktidarın nefret siyasetinden ve Kürt düşmanlığından cesaret alarak hareket etmiştir. Dün bu saldırganı serbest bıraktılar, bizim için şaşırtıcı olmadı tabii. Ağzını açan vekilimiz hakkında fezleke yollayarak dokunulmazlığının kaldırılması için uğraşan AKP yargısı, katillere, tetikçilere dokunulmazlık ve cezasızlık zırhı kazandırmaktadır.
"29 Aralık'ta Deniz Poyraz davası görüldü. Bizler de o salondaydık. Katilin mahkemede kolluk güçleriyle rahat diyaloğu, rahatlığı tıpkı Hrant Dink'i öldüren tetikçinin rahatlığıydı. Katilin bağlantılarıyla ilgili birçok delil orta yerde dururken siz hala katilleri, azmettiricileri koruyorsunuz ve katile katil gibi davranın dediğimiz için bizi yargılamaya çalışıyorsunuz ve hakkımızda soruşturma başlatıyorsunuz. İstedikleri soruşturmayı başlatsınlar, susmayacağımızı, katile katil demekten asla vazgeçmeyeciğimizi buradan bir kez daha ilan ediyoruz. Katil, katildir. Eline silah alan ve insanlarımızı katledenlere katil demekten asla geri adım atmayacağız.
İBB'ye soruşturma
"En son İstanbul Büyükşehir Belediyesi üzerinden bir kumpas başlattılar. 31 Mart'ın intikamını almaya çalışıyorlar ve bunun için büyük bir çaba sarf ediyorlar. İstanbul üzerinden tüm demokrasiyi ve demokrasi güçlerini tehdit ediyorlar. Yandaşları İstanbul'dan geçiniyordu bunu biliyoruz. Bu belediyeyi kaybedince rant muslukları da kapandığı için bu kadar saldırgan oldular. Yaralarının çok büyük olduğunu biliyoruz. 12 yıldır faaliyette olan İstanbul'da 9 mescidi bulunan DİAYDER üyesi 3 din görevlisinin, yasal prosedürden geçerek belediyede işe girmesi suçmuş gibi toplumun önüne koydular. Bakın şimdi neredeyse bütün kumpas davalarında boy gösteren bir hâkimin önüne içinde sadece ramazan kolisi, namaz kılma fotoğrafları ve Kürtçe kelimelerin suç sayıldığı bir iddianame düzenleyip göndermişler.
"AKP'nin ampulü sebeptir, elektrik zammı sonuçtur"
"Bir yıl içerisinde iğneden ipliğe her şeye yüzde 100 zam yapıldı. AKP'nin ampulü sebeptir, elektrik zammı sonuçtur. Bu iktidar halkın ekonomisine çöken, sadece vergi ve zam üreten bir canavara dönüşmüştür. Saray'ın yalan makinesi olan TÜİK, dün yıllık enflasyonu yüzde 36,08 olarak açıkladı. Bu rakam tabii ki gerçek enflasyonu yansıtmamaktadır. TÜİK, rakamlarda sahtecilik suçunu işlemeye devam etmektedir.
"ENAG yıllık gerçek enflasyonu açıkladı; yüzde 82. Mutfaktaki gerçek enflasyon işte budur. Yüzde 82'lik enflasyon 84 milyonu vurmaktadır. AKP Genel Başkanı dün müjde veriyor, en düşük emekli maaşını 2 bin 500 lira olarak açıkladı. 4 kişilik ailenin açlık sınırı 4 bin lira, yoksulluk sınırı ise 13 bin lira. Açlık sınırının altında bir emekli maaşıyla emekliler nasıl yaşayacak? Buradan iktidara bunu hatırlatmak isteriz. Emekliye, dar gelirliye ölümü dayatıyorlar. En düşük emekli maaşı asgari ücretle eşitlensin, 4 bin 250 TL olsun dedik ama AKP-MHP koalisyonu bunu Genel Kurul'da reddetti."
(AÖ)