Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, partisinin Meclis grup toplantısında gündemdeki gelişmelere dair açıklama yaptı.
Buldan, partisinin mücadele çatısı olmayı sürdüreceğini belirterek, “2022 direniş yılıydı, 2023 kazanmanın ve zaferin yılı olacak” dedi.
TIKLAYIN - "CPT, İmralı ziyaretinde Öcalan ile görüştü mü?"
TIKLAYIN - CPT, Öcalan'la görüşüp görüşmedikleri sorusuna yanıt vermedi
“İstanbul Sözleşmesi’ni geri alacağız”
Buldan’ın gündeminde PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecrit ve haber alınamama hali, İstanbul Sözleşmesi, ikinci Paris Katliamı, partisine yönelik kapatma davası ve Yargıtay’ın Anayasa Mahkemesi’ne yapılan Hazine yardımının kesilmesi yönündeki başvurusu yer aldı.
Öcalan üzerindeki tecrit: HDP’ye, genelde tüm toplumsal muhalefete yönelik gözaltı ve tutuklamadan fiziki saldırıya, kumpas davalarından vekil düşürmeye varıncaya kadar sistematik bir darbe süreci işletildi. İmralı’da Sayın Öcalan’a uygulanan tecrit derinleştirildi, çözüm ve diyalog kanalları kapatıldı. 2022 iktidar zihniyetinin, olanca gücüyle karanlığı, kötülüğü, hukuksuzluğu, ayrımcılığı ve eşitsizliği çoğaltmaya çalıştığı bir yıl oldu.
Kadın mücadelesi: Emekçiler ağır sömürüye karşı örgütlenme hakkını savunmaya devam ettiler. Gençler, öğrenciler bugünlerinin ve umutlarının karartılmasına karşı ortak itirazda buluştular. EYT’liler, grevdeki işçiler alın terlerine sahip çıkarak kazandı. Kazanmaya da devam edecek. Özellikle kadınlar açısından 2022, erkek düzene karşı büyük bir mücadeleye sahne oldu. Dünyanın her yerinde olduğu gibi Türkiye’de de kadınlar hak, adalet ve özgürlük mücadelesinin en önünde yer aldı. Mücadeleden asla geri adım atmadı. Örgütlülükten asla vazgeçmedi.
Kadınlar sokakları, meydanları, alanları asla terk etmedi. Kadınlar güvencesiz işlerde çalışmaya hayır dedi. Yoksulluğun kadınlaşmasına, kadın kazanımlarının gasp edilmesine her yerde karşı çıktı.
Kadınlar ‘bir kadının daha katledilmesine tahammülümüz yok’ dedi. Kadın cinayetlerinin ve çocuk evliliğinin normalleştirilmesine karşı çıkan onurlu mücadelenin en önünde yine kadınlar yer aldı. Ege’den Karadeniz’e kadar ülkenin her yerinde, yandaşlara peşkeş çekilen doğanın katledilmesine karşı en görkemli ekoloji mücadelesini yine kadınlar gerçekleştirdi. Kadınlar sadece eşitlik ve adalet talep etmedi. Ölüm saçan savaş politikalarına ve sömürü düzenine karşı da mücadele hattını ördü. Kadınların mücadelesi sınırları aştı! İran’dan dünyanın her yerine yankılanan kadınların ‘Jin jiyan azadî’ sloganıyla birleştiğini hep birlikte gördük.
Paris katliamı: Bu iktidarın giderayak Kürt düşmanlığını daha da büyüterek, bunu küresel bir siyaset haline dönüştürmeye çalıştığını biliyor ve görüyoruz. Dünyanın neresinde olursa olsun, Kürtler bir siyasal irade olmasın diye çırpınıp duran bir iktidar var karşımızda. En son Paris’te Ahmet Kaya Kültür Merkezi’ne yapılan saldırı da bu iklimin bir devamıdır.
Tıpkı 9 Ocak Paris katliamı gibi. Yaşamını yitirenleri buradan bir kez daha saygıyla anıyorum. Dünyanın neresinde olursa olsun, Kürtlerin iradesini teslim alamayacaksınız.
Kürtlerin iradesini engelleyemeyeceksiniz ve asla tasfiye edemeyeceksiniz. Kürtlerin iradesi, Paris’te de Ankara’da da İstanbul’da da Amed’te de Rojava’da da birdir. Ve buna artık inanacaksınız ve bunu artık kavrayacaksınız. Bir kez daha belirtiyoruz, bu katliamı bütün boyutlarıyla aydınlatmak, bağlantılarına açığa çıkartmak Fransız devletinin sorumluluğundadır. Biz de sonuna kadar takipçisi olacağız.
Ekonomik sorunlar: Bu hileli, çarpık sistemde iki kesim ortaya çıkmıştır. Biri; Saray ve çevresindeki yandaşlar, ikincisi ise faiz ve savaş lobileridir. Bunlar yüzde 1’i temsil etmektedir. Geriye kalan yüzde 99 ise açlık ve sefaletle karşı karşıyadır. Hal böyleyken AKP Genel Başkanı ‘Enflasyonun boynunu kırıyoruz’ diyerek, her gün hayal satmaya, masal anlatmaya devam etmektedir. ENAG 2022 yılı enflasyonunu yüzde 137,55 olarak tespit etti. TÜİK ise yine çalarak, çırparak yüzde 64 olarak açıkladı.
Asıl belini büktüğünüz, boynunu kırdığınız halktır, işçidir, emekçidir, kadınlardır, üreticidir, esnaftır. AKP-MHP’nin iktidarda kaldığı her bir gün, her bir saat, borç artıyor, enflasyon artıyor, dış ticaret açığı artıyor. Hep söylüyorum. Bu iktidar bu ülkeye zarar ve ziyandır. Ama bu döngü elbette ki böyle devam etmeyecek.
İktidarın kendi rant ekonomisini büyüterek kazandığı, halkın ise her gün kaybettiği, sofrasındaki ekmeğinin küçüldüğü bu düzen böyle sürmeyecek. Yüzde 99, yüzde 1’lik kesimin rant ve sömürü düzenini sona erdirecek kadar güçlü ve kararlıdır.
Demokrasi mücadelesi: Herkes iyi bilmelidir ki tüm mümkünlerin kıyısında olan HDP, düşünce ve mücadeleden doğan bir partidir. Bizler, cumhuriyetin yüzüncü yılı geride kalırken, asırlık sorunların cesaretle, demokratik bilinç ve programla çözüleceğini söylüyoruz. Yeni bir zamanın şafağında eskiyi tekrar edenler kaybedecek, cumhuriyeti demokrasiyle ve barışla buluşturma mücadelesi ise kesinlikle bu dönem kazanacaktır.
Artık oyalama, erteleme amacı güden, sorunları görmezden gelen, hamasetle yol almak isteyen herkes bilmelidir ki bu topraklar çok uzun zamandır ertelenen, ötelenen, görmezden gelinen sorunlarını kesinlikle çözecek ve çözmek zorundadır.
(EMK)