Fotoğraf: MA
10 Ekim Ankara katliamı davasının 19. duruşması bugün Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin davadaki kararları kısmen bozmasının ardından yeniden görülen davada, ana dava dosyasının, firari sanıklar yönünden devam eden davayla birleştirilmesine karar verilmişti.
Bugünkü duruşmaya, katliamda yakınlarını kaybedenler ile sivil toplum örgütü temsilcileri ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu katıldı.
Sanıklar da duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı.
“Hala sanıkların suç tasnifiyle uğraşıyoruz”
Kimlik tespitinin ardından başlayan duruşmada müdahil avukatlarından İlke Işık söz aldı. Işık, 6,5 yıldır dosyaya talep ve delil sunduklarını belirterek, bu taleplerin görmezden gelindiğini söyledi:
“Bu dosyada hala sanıkların suç tasnifiyle uğraşıyoruz. 6,5 yıldır dosyaya talep ve delil sunuyoruz. Biz 10 Ekim katliamını hep böyle anlattık: 7 Haziran 2015 ve 1 Kasım seçimlerini değiştiren gündür bu katliam.
Siyasi iktidarın, kazandığı ve iktidar tesisi için korku ikliminin yaratıldığı dönem ve gündür. ‘Herkes sussun, tek adam herkesin geleceği için karar versin’ düşüncesi karşısında tüm zorluklara rağmen müvekkillerimiz duruşmalara geldi ve takip etti.
14 Mayıs’ta bir seçim var ve seçimden sonra bu davanın seyrinin ne olacağını göreceğiz. Seçim sonrasında siyasi dengeler değiştiği taktirde yargının ve heyetin tavrını izleyeceğiz.”
“Yıllardır dosyaya bilgi gelmesini talep ediyoruz”
Davanın sadece IŞİD’lileri yargılamak üzerine kurulduğuna dikkati çeken Işık, sözlerine şöyle devam etti:
“Seçimden sonra hep birlikte göreceğiz. Bizim için bir şey fark etmeyecek. Tüm sorumluların yargılanması için taleplerimizi sunmaya devam edeceğiz. Sanıklara dair birçok talep ilettik. Bunlardan Erman Ekinci hakkında Milli İstihbarat Teşkilatı’ndan taleplerimize rağmen tek bir soru sorulmadı. Yıllardır hakkında bu dosyaya bilgi gelmesi için talep iletiyoruz ve soruyoruz: Emniyet Müdürlüğünün kullandığı en temel kaynaklar bu dosya için kullanılmıyor.
Neden Erman Ekinci hakkında emniyet ve istihbarat kayıtlarından derli toplu bir şey alamıyoruz? Tüm dosyalarda bunlara başvuruluyor ama ne hikmetse bizim dosyamızda bu kullanılmıyor. Sadece Erman Ekinci değil diğer sanıklar hakkında da bu kayıtların dosyaya gönderilmesini defalarca talep ettik ve yine derli toplu kayıtların emniyetten ve istihbarattan talep edilmesini istiyoruz.
Firari sanıklar hakkında da taleplerimiz oldu ama emniyet ve istihbaratla tek bir yazışma yapılmış değil, hiçbir bilgi gelmemesi için adeta uğraşılıyor.
Kayıtlar dosyaya 7 yıl sonra ve eksik geldi
Avukat Senem Doğanoglu da dijital materyaller ile 2016’da gözaltına alınan Mehmedin Baraç’a dair 2022’de yapılan inceleme raporlarının 7 yıl sonra dosyaya gelmesini sordu:
“10 Mart 2016 tarihinde el konulan kayıtları asla bu dosyaya getirtemedik, Mehmedin Baraç'ın kayıtları 7 yıl sonra bu dosyaya gelmesi elbette bir muamma. Biz biliyoruz nedenini. Mehmedin Balaç’ın kimin tarafından korunduğunu da.
Kendisi gerek HÜDA-PAR gerekse AKP, IŞİD propagandası yapmış biri. Kayıtlar dosyaya 7 yıl sonra geldi ama ekleri olmadan, okunaklı olmayan bir şekilde geldi. Mehmedin Balaç Bingöl’de gözaltına alındığı sırada üzerinde bir takım dijital materyaller vardı. Bu materyaller uzun süre incelenmedi.
Bingöl Emniyeti bu kişinin istihbarat sağlayan bir konumda olduğuna dair düşünceye sahipti. Hem HDP hem sol partileri izlediği ve haliyle 10 Ekim’e gelecek olanların izlendiğine dair bir faaliyet içinde olduğu görülüyor. İnfaz görüntüleri, halkın, sivil nüfusun ve gazetecilerin IŞİD tarafından katledilmesine yönelik 20 bin görüntü üzerinde bulunmuş.
Mehmedin Balaç’ın da insanlığa karşı suç işlediği görülüyor. Bu dava yargılaması insanlığa karşı suçtur. Bunu hatırlayarak taleplerimizi değerlendirin ve yargılamayı yapın.”
MİT’e yazı yazılması talebine yine ret
Avukatların taleplerinin ardından mahkeme, SEGBİS ile katılan Erman Ekinci, Hakan Şahin, Resul Demir ve İbrahim Halil Alçay’ı dinledi. Sanıkların dinlenmesinin ardından ara karar için duruşmaya ara verildi.
Avukatların firarı sanıklar hakkında ve diğer sanıklara dair her duruşmada sunulan MİT’e yazı yazılması talebi bir kez daha reddedildi.
Bir sonraki duruşma 15 Haziran’da görülecek. (AS)