Görsel:Can Candan Sosyal Medya hesabı
Boğaziçi akademisyenlerinin AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Boğaziçi Üniversitesi’ne usulsüzce atadığı Prof. Dr. Melih Bulu’ya sırt dönerek yaptıkları protesto eylemi 52. gününde de devam etti.
7 öğrenci hâkim karşısına çıkıyor
Rektörlük binası önünde bir araya gelen akademisyenler, sessizce bekledikten sonra “kayyım” rektör Melih Bulu’yu alkışlarla protesto ettiler.
Öte yandan Boğaziçi Dayanışması, rektör olarak atamasının ardından başlayan protestolara katıldıkları için yargılanan öğrencilerin yarın (17 Mart) görülecek ilk duruşması Çağlayan Adliyesi’nde buluşmak için çağrı yaptı. Yarınki duruşmada, 2'si tutuklu 7 öğrenci yargılanacak.
Boğaziçi Dayanışması'ndan #BundanSonrasıHepimizde etiketiyle yapılan açıklamada "17 Mart Çarşamba 13:00'te Boğaziçi direnişini savunmak, yargılanan sıra arkadaşlarımızla dayanışmak için Çağlayan Adliyesi'ndeyiz. Tutuklu Boğaziçi direnişçileri serbest kalana, polis-ÖGB ablukası tüm üniversitelerden kalkana dek kesintisiz direnişteyiz!" denildi.
“Gerçekleri haykıran herkesi çağırıyoruz”
“Doğu ve Selo’yu almaya gidiyoruz! Doğu ve Selo’ya, üniversiteye özgürlük!” başlıklı açıklamada “Bu hukuksuz dava sürecinde, 2 arkadaşımızı ev hapsiyle, 46 gündür tutsak olan Doğu ve Selo’yu Metris tecridiyle yıldırmaya çalışan iktidarın, haklı mücadelemizi sindirecek kudretinin olmadığı apaçık ortadadır” denildi.
Boğaziçi Dayanışması’nın açıklaması şöyle:
"Gerçekleri haykıran herkesi çağırıyoruz. Hemen her gün işçilerin, yoksulların, sosyalistlerin, hak savunucularının, halkın avukatlarının, barış isteyen akademisyenlerin, kadınların, LGBTİ+’ların yargılandığı Çağlayan Adliyesi’nde bu kez de Boğaziçi öğrencilerini yargılıyorlar.
"Boğaziçi kayyumu Melih Bulu’nun ve atanmış İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “sapkın” diyerek hedef göstermesiyle haklarında dava açılan, direnişimizde sanata ve renklere yer veren arkadaşlarımızdan 7’sinin davası 17 Mart günü Çağlayan’da görülecek. Bu hukuksuz dava sürecinde, 2 arkadaşımızı ev hapsiyle, 46 gündür tutsak olan Doğu ve Selo’yu Metris tecridiyle yıldırmaya çalışan iktidarın, haklı mücadelemizi sindirecek kudretinin olmadığı apaçık ortadadır. İçinde zerre kadar adalet kırıntısı taşıyan herkesi isyan ettiren bu süreç sonunda, hesap vermesi gerekenler, gerçekleri korkmadan haykıran arkadaşlarımız değildir.
“Safımız emekçilerin ve ezilenlerin safı” demiştik, maruz kaldığımız muamelenin benzer olmasına da şaşırmıyoruz elbette. Mücadelemize yapılan bu saldırının, emekçileri ve ezilenleri mağdur etmeyi kendine görev edinmiş iktidarın içine düştüğü siyasi krizin en büyük göstergesi olduğunu biliyoruz. Hiçbir dokunulmazlığı olmayan emekçi ve ezilenlere, devletin tüm aygıtlarıyla saldırmayı alışkanlık edinen iktidar bloğu; işkencelerle, göz altılarla, tutuklamalarla, ancak omuz omuz saf tuttuğumuz direnişimizin ateşini harlar!
“Kaderimizin ve yolumuzun, emekçilerle, ezilenlerle aynı olduğunu biliyor, mücadelemizi birleştirerek büyütüyoruz! Bu topraklardaki ezilenlerin demokratik hak ve özgürlüklerini gasp edenlere karşı, gerçekleri haykırmaktan korkmayan herkesi, Doğu ve Selo’yu kucaklamak için Çağlayan'a çağırıyoruz! Gözaltılar ve tutuklamalar ancak omuz omuza saf tuttuğumuz direnişimizin ateşini harlar!"
Gözaltılar ve tutuklamalar ancak omuz omuza saf tuttuğumuz direnişimizin ateşini harlar!
— Boğaziçi Dayanışması #8 (@boundayanisma) March 16, 2021
Bu topraklardaki demokrasi mücadelesine ses veren, üniversiteye sahip çıkan herkesi Doğu ve Selo’yu kucaklamaya, yarın saat 13.00'da Çağlayan’a çağırıyoruz!#BoğaziçiDirenişiYargılanamaz pic.twitter.com/nrwOUjH7Do
(EMK)