Örgütler arasında HRW (İnsan Hakları İzleme Örgütü) ve Uluslararası Af Örgütü (UAÖ) de bulunuyor. Örgütler, BM insan hakları sisteminin, sivil toplumdan gelen bilgilere kulak vermesi gerektiğini söylüyor.
Genel Sekreter Annan, geçen ay, "Daha Geniş Özgürlük" başlıklı öneri metninde, mevcut İnsan Hakları Komisyonu'nun yerini alacak daha etkin bir organ kurulmasını, adının da "İnsan Hakları Konseyi" olmasını önermişti.
12 Nisan'da BM Genel Sekreterliğine ve üye ülkelere sunulan ortak çağrı metninde, yeni organın olmazsa olmaz nitelikleri şöyle sıralanıyor:
* İzleme, BM kararlarına uyum ve uluslararası toplumu uyarma yollarını kullanarak, bütün bir yıl boyunca insan hakları krizlerine hızlı tepki vermeli.
* Acil uyarılar sonrasında hızla harekete geçerek, BM sistemi, alt birimleri ve uluslararası toplum içinde- önlem almalı.
* Ülkelere özgü kararları; özel raportörlerin, çalışma gruplarının ve antlaşma organlarının tavsiyelerinin takibini ve uygulanmasını sağlamalı.
* Genelde, daha anlaşılır bir denetim çerçevesi oluşturmalı; insan hakları standart ve normlarını geliştirmeyi sürdürmeli.
Örgütler, bunların gerçekleşebilmesi için yapılması gerekenleri de şöyle özetliyor:
* Sivil toplum örgütleri, yeni insan hakları organına doğrudan katılma olanağına sahip olmalı.
* Özel raportörlerden, bağımsız uzmanlardan ve çalışma gruplarından oluşan BM özel prosedürleri, BM insan hakları sisteminin ayrılmaz bir parçasıdır. Bu sistem yalnızca sürmekle kalmamalı, güçlendirilmeli.
* İnsan Hakları Yüksek Komiserliği'nin BM bütçesinden aldığı pay yüzde 2. Beklentilerle kaynaklar arasındaki bu devasa uçurum giderilmeli.
Mevcut komisyonun aksaklıkları
İnsan hakları örgütleri, mevcut İnsan Hakları Komisyonu'nun bir dizi eylem nedeniyle altının oyulduğunu da söylüyor:
* Komisyonda insan haklarını güçlendirmek yerine, kendini eleştirilerden korumak ya da diğerlerini eleştirmek için bulunan devletler..
* Prosedüre dair oyunlarla, meşru insan hakkı konularının konuşulmasını engelleyen devletler.
* İnsan hakları standartlarının ve normlarının geriye çekilmesi ve altının oyulması.
* Kabul edilemez bir seçmecilik ve çifte standart uygulamasının sonucu olarak, birçok vahim insan hakkı ihlalinin görmezden gelinmesi.
*Çağrı metninin İngilizce orijinaline ve imzacı örgütlerin tam listesine ulaşmak için tıklayın. (TK/EÜ)