lkeler, 26. BM İklim Değişikliği Konferansı'nda (COP26) "hayal kırıklıkları" arasında anlaşmaya vararak, gelecek yılın sonuna kadar 2030 emisyon azaltma hedeflerini güçlendirmeyi kabul etti.
İskoçya'nın Glasgow kentinde yapılan COP26'da müzakereler, bazı itirazlara rağmen tüm katılımcı ülkeler tarafından imzalandı.
Anadolu Ajansı'nın aktarımına göre, bir anlaşmaya varmak için belirlenen sürenin cuma 18.00'de sona ermesine rağmen, fosil yakıtlarla ilgili dilde anlaşmazlık nedeniyle çıkmaza giren müzakereler bir ifade değişikliğiyle tamamlandı.
Taslak metinde yer alan, ülkelerin "azaltılmamış kömür enerjisi ve verimsiz fosil yakıt sübvansiyonlarını aşamalı olarak kaldırmayı hızlandırmaları" gerektiği şeklindeki ifade, "aşamalı olarak azaltmaları" şeklinde değiştirildi.
Bazı Avrupa ve ada ülkeleri; Çin ve Hindistan'ın yoğun itirazları sonucu yapılan değişiklik karşısında hayal kırıklıklarını dile getirse de metni kabul etti.
"Derin hayal kırıklığını anlıyorum"
COP Başkanı Alok Sharma, anlaşmaya varılmasının ardından yaptığı konuşmada, "Bütün delegelere bu sürecin gelişme şeklinden dolayı özür dilediğimi ve çok üzgün olduğumu söylemek istiyorum" dedi.
"Derin hayal kırıklığını da anladığını" kaydeden Sharma, ancak yine de anlaşmayı korumanın hayati önem taşıdığını vurguladı.
Ada ülkesi Fiji delegasyonundan yapılan açıklamada ise "sadece şaşkınlık değil, aynı zamanda büyük hayal kırıklığı içinde oldukları" ifade edilerek, "Bu bizi 1,5 dereceye yaklaştırmak yerine bu hedefe ulaşmayı zorlaştıracak" denildi.
Bununla beraber ilk kez bir BM iklim anlaşmasında fosil yakıtlardan bahsedilmiş oldu. Varılan anlaşmada ülkeler küresel sıcaklık artışının sanayi devrimi öncesine oranla 1,5 derece ile sınırlandırılması için gelecek yılın sonuna kadar 2030 emisyon azaltma hedeflerini güçlendirmeyi kabul etti.
COP26 hakkında
Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi, 1992 yılında 100’den fazla ülke tarafından küresel emisyonları düşürmek ve Dünya’nın iklimini korumak için imzalandı. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler, iklim değişikliğiyle mücadelede farklı sorumlulukları olduğunu ancak birlikte hareket edilmesi gerektiği konusunda anlaşmaya vardı.
2015 yılında Paris’te gerçekleşen COP21, bütün ülkelerin küresel ısınmayı 1,5-2 dereceyle sınırlama konusunda resmen anlaştığı ilk zirve oldu.
Paris İklim Anlaşması çerçevesinde, 196 ülke düzenli olarak ulusal ve kolektif gelişmeleri raporlama kararı aldı. 2020’de ilk kez planlanan raporlama, Covid-19 salgını nedeniyle bu yıl gerçekleşiyor.
TIKLAYIN - İklim Zirvesi başlıyor: Neden kritik?
26. Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı (COP26), uzmanlar tarafından Paris İklim Anlaşması’nın test edileceği ilk zirve olarak tanımlanıyor. Öte yandan bilimsel çalışmalar bugüne kadar verilen ulusal taahhütlerin bu hedefin gerisinde kaldığını belirtiyor.
TIKLAYIN - Ülkeler iklim krizine karşı verdikleri taahhütlerde yetersiz
Süreç
İngiltere ev sahipliğinde İskoçya’nın Glasgow kentinde gerçekleşen COP26 31 Ekim Pazar günü açılış konuşmalarıyla başladı. 120 dünya liderini ve dünyanın dört bir yanından on binlerce katılımcıyı bir araya getiren konferans 12 Kasım itibariyle sonlanıyor.
Hedefler
COP26'nın öncesinde resmi hedefler dört maddede özetlenmişti:
- Tüm ülkelerin 2050 yılına kadar net sıfır taahhüdünde bulunması ve küresel ısınmayı 1,5 derecede tutma hedefine yönelik çalışmaların başlaması.
- İnsanları ve doğal yaşam alanlarını korumak için işbirliklerinin gerçekleşmesi.
- İklim değişikliğiyle mücadele ve uyum çalışmaları için zengin ülkelerden fon sunulması.
- Paris İklim Anlaşmasını işler hale getirmek üzere yazılan Paris Kurallar Kitabı'nın tamamlanması.
(EMK)