30 Haziran - 6 Temmuz tarihleri arasında İzmir, Dikili'de 800 lise ve üniversite öğrencisinin katılımıyla gerçekleşen yaz kampının ardından ailelerinin telefonla aranarak "çocuğunuz terörist faaliyetlere katılıyor" denmesi protesto edildi.
Emniyet Müdürlüğü yakınında toplanan öğrenciler "Gençlik burada, sapık polis nerede?", '"Kolektif kampından terör çıkmaz başbakan!", "Arayıp durmayın kafamızı bozmayın!" diyerek bina önüne kadar yürüdü.
Yardım kolileriyle ailelerin evlerine gidip "Oğlunuz/kızınız terörist oldu" diyerek velileri korkutan polislere yönelik "Bizi aramışsınız, işte buradayız!", "Asıl terör yerleri insanlara işkence eden, Sedat Selim Ay gibi sabıkalı polisleri terfi ettiren, N.Ç davasında zanlıları koruyan emniyet merkezleridir. Gençler olarak buna sessiz kalmayacağız" diyerek tepkilerini dile getirdi.
Evi aranarak uyarıldığını söyleyen veli Hacettin Şimşek "Beni arayanlar aratanlar bunu bırakıp önce Başbakan'a Roboski'nin hesabını sorsunlar. Ortada yanlış hiçbir şey yok. Ben çocuğumu devrimci bir genç olarak yetiştirmek istiyorum" diyerek çocuğuna destek verdiğini gösterdi.
Birol: Kanıtları görmek istiyoruz
Kolektif üyeleri ayrıca "İstanbul polisi, al bu da kolisi" diyerek evlerine erzak kolileriyle gelenlere karşılık kendi terör malzemelerini tanıttı: Bir müzik aleti, kitap, resim fırçaları ve çekirdek... Kolektif üyeleri bu eylemle kitapta, resimde, sanatta terör gören bir hükümette, yaşananın şaşırtıcı olmadığını ifade etti.
Daha sonra hazırladıkları koliyi onları arayan polis memurlarına vermek isteyen öğrencilere, görevliler müdahale etti. Kolektif üyesi Bircan Birol:
"Madem bizi istemiyorsunuz neden bir aydır arayıp duruyorsunuz? Konuşmak istiyorlarsa işte geldik biz buradayız. Görüntüler varmış ellerinde, kanıtlar varmış. Görmek istiyoruz ellerindeki neymiş. Kullandığımız en temel insan haklarını ne cüretle terör olarak gösterirler? Ne hakla ailelerimiz rahatsız ederler?" diyerek engellemeyi eleştirdi. Sonrasında avukatları eşliğinde binaya giren öğrenciler hiçbir muhataplarının olmadığını söylediler.
Binadan çıkışta Bircan Birol: "Bizim yasadışı bir faaliyetimiz olmadı. Bunu yapmaya hakları yok. Polislerin isimleri telefon numaraları elimizde, muhatap bulamıyoruz. Bu yaptıklarını gündeme getirmeye de devam edeceğiz" diyerek eylemlerinin devam edeceğini açıkladı.
Basın açıklamasını Ramazan kolisiyle Lüleburgaz'daki evi ziyaret edilip, Burhan Kuzu'nun protesto edildiği günden fotoğrafları ailesine gösterilen ve uyarıda bulunulan Dilhun Kurt okudu.
Açıklamada "Fişlemenin, sadaka kültürü ile dilencileştirmenin biat ettirmenin, baskının bir arada görüldüğü bu ziyaret AKP'nin ve YÖK'ün 'harçları kaldırmasının', sözde demokratik disiplin yönetmeliği çıkartmasının bir göz boyama olduğunu ayan beyan ortaya çıkartmıştır' denildi. (YB/HK)