Genellikle "yaşadıkları hak ihlalleriyle" gündeme gelen gazetecilere yerel yönetimlerle olan ilişkilerinin nasıl olduğunu sorduk, yanıtları şöyle:
Kemal Atamtürk; Sivas Arkadaş Radyo
"Haber konusunda yerel yöneticilerle pek bir ilişkimiz yok. Herkesin yaşayabileceği sorunlar yaşıyoruz. Biraz dikkatli olduğumuz için biz rahatız. Mesela 1 Eylül gibi günlerde muhabirlerimi kısıtlıyoruz."
Rüstem Doğan; Fıratta Yaşam (Diyarbakır)
"Biz devrimci sosyalist basın olduğumuz için bizi pek sevmezler. Üstü kapalı olarak baskı ve tehditlere maruz kalıyoruz. Ama içerik olarak saygınlığımız var."
Nevzat Alter; Yüksekova Haber Gazetesi
"Gayet iyi geçiniyoruz. Onlar hiçbir zaman bizi ziyaret etmezler. Gazetenin imtiyaz sahibi Vali, kaymakam ve komutanların isteği üzerine haber yapıyor, bu yüzden de bizi rahatsız etmeleri için gerekçe yok."
Umut Tarhan; Prestij Haber Gazetesi
"Vali ve Kaymakam hariç diğer tüm kurumlarda 657'ye takılıyoruz. Haber kaynağına ulaşamıyoruz bu nedenle. Gazetecilik bir gönül işidir. Biz objektif olduğumuza inanıyoruz. Çünkü Vali ile kaymakamla da ilgili haber yapıyoruz. Onların bundan rahatsız olacaklarını bilsek de. Bunun bize dokunduğunu biliyoruz ama yine de haberi yapıyoruz."
İmam Tümen; Adıyaman Katılım gazetesi
"Biz üzerimizde baskı hissediyoruz ama doğru bulduğumuz her şeyi yazıyoruz. Vali hakkında bile haber yapıyoruz. Hatta idare ile ilişkisi iyi olan bazı gazeteler, vali veya kaymakam hakkında yapamadıkları haberleri getirip bize veriyorlar biz yapıyoruz."
Bülent Karaca; Şanlıurfa Hizmet Gazetesi
"Şu ana kadar onlarla yüz yüze gelebilecek bir haber yapmadık. Her zaman belgeli ve taraflara eşit bir şekilde yaklaşarak haber yapıyoruz. Onlar hakkında olumlu da olsa olumsuz da olsa haber yapabiliyoruz."
M. Ali Oran; Batman Söz gazetesi
"Biz valiyi arayıp bilgi alıyoruz. Onlar bizden çekiniyor aslında. Bir aydır vali ile aramız bozuk. Çünkü onun aleyhine haber yaptık.."
M. Ferit İzgi; Batman Gazetesi
"Bizim gazetenin o açıdan bir problemi yok. Her yerel gazetenin ulaştığı mercilere de rahatlıkla ulaşıyoruz. Bizim yazdıklarımızın çoğu valinin de uygun gördüğü şeyler. Ama haberlerde polisin isimlerini veremiyoruz mesela. Polis tutuklansa bile ancak isimlerinin baş harflerini yazabiliyoruz."
Ahmet Göçer; Elbistan'ın sesi gazetesi
"Elbistan'da biz gazete olarak gücümüzü kanıtladık. O yüzden de her tür bilgi ve belgeye ulaşabiliyoruz. Yönetimle sorunumuz pek yok. Bizim tek sıkıntımız valilikten basın bülteni alamamak."
Mesut Caner; Şırnak Haber gazetesi
"Yerel yönetimin benim üzerimde hiçbir baskısı yok. Ama vatandaş yine de bir şeyler açıklamaktan korkuyor. Ben doğru olduğunu düşündüğüm her şeyi elimde kanıt olursa mutlaka yazarım."
Ali YİĞİT; Doğan Haber Ajansı Kulunca muhabiri
"Bazı haksızlıkları yazıyoruz. Ama yurttaşların çekingenliği bizi de kısıtlıyor. Ulusal basına olan ilgi farklı, bize ise kimse zaten ilgi göstermiyor."
Akın Bodur; İskenderun Ses Gazetesi
"Ben çok fazla sorun yaşamıyorum. Polisle ilgili Cumhuriyet gazetesine yazdığım bir haber yüzenden sıkıntı çektim. Onlar işine gelmeyen bir haber yapınca tabii tepki koyuyorlar. Bu kaymakamla vali ile ilgili olabilir. Ama genel olarak biz sıkıntı çekmiyoruz."(HA/BB)