* Fotoğraf: AA. "Sayın Başkan, bu apartheid."
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Joe Biden, 13-16 Temmuz tarihlerinde İsrail ve Filistin'i kapsayan üç günlük ziyaretinin son durağında Batı Şeria'nın Beytüllahim kentine geldi.
Beytüllahim'de Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'la bir araya gelen Biden, "ABD başkanı olarak yanınızda bulunduğum bugün, iki devletli çözüm hedefine olan bağlılığım değişmedi. 1967 sınırlarında iki devlet, Filistinliler ve İsrailliler için eşit şekilde, güvenlik, refah, özgürlük ve demokrasi elde etmenin en iyi yolu olmaya devam etmektedir. Filistin halkı bağımsız, egemen, yaşanabilir ve bütünlüklü bir devleti hak ediyor," dedi.
"Gerçekçi adımlar içermiyor"
Biden'ın Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'la buluşmasını, iki lider tarafından yapılan ortak açıklamanın ne anlama geldiğini ve buluşmanın Filistin Davası'na etkisini Arap Dünyası ve Ortadoğu yorumcusu Bereket Kar'la konuştuk.
Biden'ın ziyaretinin Filistinlilerin sorunlarını çözmek için gerçekçi adımlar içermediğini söyleyen Kar, "Filistinlilerin ve Filistin Davası'nın bugün karşı karşıya kaldığı sorunları çözmek ya da Filistin-İsrail arasındaki barış görüşmelerini ilerletmek adına bir ziyaret olmadığını belirtmek lazım. Bu ziyaret esas olarak İsrail'e yapılan bir ziyaret," dedi.
"İsrail'in güvenliğini korumaya yönelik"
İsrail'in son dönemde Körfez Ülkeleri'yle özellikle kurduğu ilişkilere dikkat çeken Kar, "Bu görüşme aslında Körfez Ülkeleri'nde gerçekleşecek olan bir zirvenin ön hazırlığı. Bütün bölgeye İsrail'in güvenliğini ABD'nin korumaya devam edeceğininin bir ifadesi ve mesajı," dedi.
Kar, Biden'ın Ortadoğu ziyaretinde Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) lideri ya da Filistin Devlet Başkanı Abu Mazen'i (Mahmut Abbas) ziyaret etmemesinin söz konusu olamayacağına işaret etti.
"Filistinliler Mahmut Abbas'ı Biden'la görüştüğü için eleştiriyor"
"Filistinli örgütler bunun göstermelik bir ziyaret olduğunu ve herhangi hiçbir soruna çözüm getirmeyeceğini söyleyerek Filistin'in dört bir yanında protestolar düzenledi.
"Abu Mazen, Biden'ı karşıladı; ama Filistinli örgütler bunu da eleştirdi. Ve daha ziyarete gitmeden önce görüşmemesi talebinde bulundular. Ancak Abu Mazen görüşmek zorundaydı. Baktığımızda, Biden'ın üç günlük bir ziyaret içerisinde yarım saat gibi bir süreyi Filistinli Mahmut Abbas'a ayırması, meselenin ne denli karikatürize edildiğinin ve Filistin davasına dair hakiki bir çözüm arayaşında olunmadığının açık bir ifadesiydi.
"Somut konulara çok az değinildi"
"Mahmut Abbas'ın ilettiği temel meseleler basında da yer aldı. Temel talepler şunlardı:
◾ Başta FKÖ'nün terör örgütleri listesinden çıkarılması,
◾ Kudüs'te bir ABD konsolosluğu açılması ve ilişkilerin buradan sürdürülmesi,
◾ Özellikle siyonist yerleşimcilerin konut inşa etmesinin durdurulması,
◾ Kutsal mekân Kudüs ve Hıristiyan kilisesine saygı gösterilmesi ve işgallerin önüne geçilmesi
◾ Her gün sokaklarda kurşunlanan Filistinlilerin, hukuka aykırı resmiyeti olmayan bir kararla tutuklanmalarının ve sınır dışı edilmelerinin durdurulması.
"Ancak Biden, somut olarak çok az konuya değindi.
"Olumlu tek şey: Filistin Davası tekrar gündeme geldi"
"Bunlardan biri, iki devletli bir çözümün uzak da olsa bir ihtimal olduğuydu. Kudüs'ün aslında Trump döneminde karara bağlanan ve İsrail'in ebedi başkenti olarak ilân edilmesi meselesinde ise herhangi hiçbir değişiklik yok. Aksine, Kudüs Deklarasyonu adı altında bir İsrail'le bir deklarasyon yayımlandı. Trump'ın attığı adımın daha da taçlandırılması demekti bu.
"Ancak olumlu olarak da, gerek bu ziyaretle gerekse Suudi Arabistan'ın Cidde kentindeki zirvede Filistin Davası, bir kez daha dünya gündemine gelmiş oldu ve meselesinin çözümü için çaba harcanması gerektiği vurgulandı. Bunun dışında ziyaret tamamen İsrail'e yarayan, İsrail'i kollayan ve İsrail'in güvenliğini sağlayan sularda gerçekleşti. Görüşmede İsrail'in gayri resmi işgallerinin hiçbirine değinilmedi. İsrail, siyonist politikalarını uygulamaya devam ediyor ve ABD'nin bunu engelleme gibi bir niyeti yok."
Bereket Kar hakkında |
(TY)