Pınar Tarcan'ın editörlüğünde hazırlanan biamag'da okuyacaklarınız...
13 yaşındaki iklim aktivisti Ege Edman, biamag'ın yeni köşesi "Z Kuşağından İklim Yazıları"nın ilk yazısını kaleme aldı, "Evimiz Dünya" dedi ve uyardı: En sevdiğimiz koltuğu, mutfağımızı, kütüphanemizi, yastığımızı, pijamalarımızı, başucumuzdaki gece lambasını, birlikte yaşadığımız kişileri özleriz...
David Vergili, 15 Haziran Süryani Soykırımı'nın yıldönümünde yazdı: 1915, Süryani halkının demografik, kültürel ve sosyal yapısını ve iç dinamiklerini yok ederken aynı zamanda Süryanice dilinin yok olmasına, kuşaklar arası bilgi aktarımının kesintiye uğramasına neden oldu.
Sinem Taş, Yeryüzünden İnsan Hikayeleri yazı dizisinin dokuzuncu bölümünde Nursel'in hikayesini yazdı: 1978 Maraş Katliamı'nı yaşamış olan ailesi, 1980 darbesi sonrası tehlikenin kendilerine yaklaştığını hissettiklerinde Türkiye'den Fransa'ya iltica ederler.
Rosalino Levantino yazdı: Kıbrıs'ta Bir Hayalet. Bir devrin en meşhur komedyeni Peter Sellers'ı Kıbrıs'ta bir korsan filminde oynatmak kâbusa dönüşünce...
Tolga Yalur, "Kognitif Kültür, Dijitalya ve Sayborgluğumuz (III)" başlığı altında sayborg anlayışını sorguladı. Spoiler vermek gerekirse şöyle dedi: Björk'ün sayborg anlayışı, radikal bir değişime bağlı gibi de görünmüyor. Hatta değişimin zaten bir parçamız olduğunu, şimdide değişimin içinde olduğumuzu bize hatırlatıyor. Bu nehirde yüzdüğümüzü anlamamıza ve kabul etmemize yardım ediyor.
Nami Temeltaş, "Yaşamak Çok Zor" dedi, sebeplerini sıraladı...
Merve Küçüksarp, "Tatavla'dan Kurtuluş'a..." dedi, İstanbul'un en önemli semtlerinden birinin kimlik dönüşümünü ve şehirlerin ölümünün alametlerini yazdı.
Şeyhmus Diken, "Mirasa Sahip Çık(ama)mak!" başlıklı yazısında, "Sur"ları yazdı.
Ferhat Tunç yazdı: "Halkların sanatçısı olduğu iddiasıyla yola çıkanların, tam da bugün, iktidarın yaydığı zehre panzehir olması beklenir. Eğer sanatçı kimliğimize sahip çıkmak istiyorsak, onun hayatın gerçeğine dokunduğunu bilmeliyiz."
Hüseyin Şengül kaleme aldı: Bir Yakın Tarih Serüveni: "Lice'den Paris'e Anılarım"ı yazdı.
Bill McKibben'den 'Yokoluş İsyanı'na Selam: Hey, Yokoluş İsyancısı dostlar! Girişiminizden dolayı size pek çok teşekkürler! Londra'nın bu krizi [iklim krizini] kabullenmesini sağlamak üzere yaptıklarınızı Atlas okyanusunun öbür yanından izlemek harika oluyor. (PT)