Pınar Tarcan editörlüğünde hazırlanan biamag'da bu hafta aşağıdaki yazı ve röportajları bulabileceksiniz...
Nurcan Baysal'ın kişisel notlarıyla tuttuğu ve "O Sesler" adlı kitabında yer verdiği "Sur Kronolojisi"ni yayınlıyoruz.
Perihan Tunçbilek yazdı: Bir oluş hikayesi dökülür kalaycı babanın bilge dilinden. Nişa eskimiş ve kirlenmiş dünyada her şeyi yeniye ve temize çeker. Tekgül Arı'nın yazdığı "Nişa Kaybolmaya Hazır Değilim" kitabı sıralamanın ötesine geçiyor.
Serdar Korucu, Mardin Bienali'ni gezdi. Eserlerin çoğuna ev sahipliği yapan ve bugün "Alman Karargahı" olarak hatırlanan Mardinli Ermeni aile Atamyanlar konağının enteresan hikayesini yazdı.
Caner Özdemir, neo-liberal sömürü ile her geçen gün derinleşen sınıfsal çelişkiler üzerinde çalışma yaşamında korku psikolojisini inceledi.
Murat Türker, "Bisiklete Methiye"de "Her yaştan insanın pedal çevirdiği, külüstür de olsa varmak istediğin noktaya seni taşıyabilen envai çeşit bisikletin kullanıldığı, her türlü meteorolojik faktöre rağmen hareket halinde olunan dinamikler bütünü olan pedal çevirmeyi anlattı."
Gökçe Bilge, "Hayatı bir bütün olarak kabul etmek; kişiliğimizi zenginleştirip, yaşamı anlamlı hale getirir. Daha başka bir şeyi de yapar..." dedi ve ekledi: Bu Oyunda Yokum!
Haluk Kalafat, Mehmet Yeşiltepe ile "Yabancılaş(ma)" kitabını konuştu. "Panzehir Sevgidir, Aşktır" diyen yazar, "Eğer yabancılaşma, insana dair kazanımların, değerlerin erozyona uğraması ise bunun panzehiri sevgidir, aşktır, bireysel duvarların toplumsallaşma yönünde aşılmasıdır" diye de ekliyor.
Merve Küçüksarp yazdı: Her ne kadar Osmanlı'dan Cumhuriyet'e geçerken ilk seçimler I. Meşrutiyet'in ilanından sonra 1876 yılında yapılmış olsa da, ilk çok partili seçimler II. Meşrutiyet'in ilanının hemen akabinde 1908 yılındaydı.
Deniz Mahabad, Edebiyatta Aşk Söyleşileri dizisinin üçüncü bölümünde yazar Müge İplikçi ile konuştu. "Aşk, aşk olarak yaşandığında yeryüzünü aşabilir. Sen, ben ve hatta o şeklindeki detaylara girmekse, aşkı yok etmektir. Yazık!" diyen iplikçi uyarıyor: Ölçüsüzlüktür aşk. Ve dikkat!
Yağmur Karagöz "Ha Ha Ha'nın Zaferi: İktidarı Mizah ile Yıkan Filmler" yazısında, "Saygınlığını yitiren bir iktidar siyasi gücünü de yitirecektir. Çağlar boyunca egemenlerin karşında yer alan mizah, onların meşruiyetlerini sürdürebilmelerinde en büyük tehdit olur" dedi.
Uğur Biryol, Karadeniz müziğinin yeni nesil seslerinden Apolas Lermi ile yeni albümü Momoyer'i konuştu. Lermi'ye göre "Karadeniz'in popüler kültürden öğrenilmesi şanssızlık..."
Hatice Hamarat, "Küçürek Öykülerle İmtihanım" dedi ve Ferit Edgü'nün 'Leş' öyküsüyle kurduğu kişisel ilişkiyi kaleme aldı.
Şeyhmus Diken, "Kürdün Bir Kez Daha Seçimle İmtihanı" dedi.
Soner Sert, Nedim Gürsel ile yeni kitabı “Piramitlerin Gölgesinde”yi konuştu. Yazar kitapta bir karanlıktan bir karanlığa gidiyor. (PT)