Belki yüzde 1'i de okurlarının, abonelerinin, reklam ve ilanların sağladığı imkanlarla.
Gerek, 1960'larda hazırlanan, Basın-İlan mevzuatı, gerek eski yıllardan kalma basın-yayın kural ve gelenekleriyle sürdürülen yerel yayınlar, hem mevzuatların sürüklemesi, hem Anadolu kentlerindeki okuma alışkanlığının düşüklüğü, hem nüfus azlığı, hem teknik ve finans yetersizlikleri nedeni ile bir türlü "yerel" kabuğu kırarak, çevreye doğru yaygınlaşamamaktadır.
Oysa, ileri batı ülkelerinde Genel - Yerel ayrımına gerek kalmadan, bütün basın kuruluşları kitlelere ulaşabilmekte, çıktığı yöreye bakılmadan ülke genelinde, okunurluk olanağı bulabilmektedir.
Bizde ise başta yasa ve kararnameler basını ikiye ayırmakta. İstanbul, Ankara, İzmir Belediye sınırları içinde çıkarılanları Genel(ulusal) diğer yerlerde çıkanları ise, Yerel Basın statüsüne tabi kılmakta ve Genel Basına birtakım ayrıcalıklar tanımaktadır.
Yerel Basın çevresel zorluklar, teknik olanaksızlıklar yanında, bir de Yasa ve Devlet Baba'nın üvey evlatları kabul edilmektedir.
Bu nedenle de Anadolu Basını yerellik kabuğunu kırarak dış çevreye yaygınlaşamamaktadır.
Ancak, Yerel basının Genel olandan daha aşağı görev yaptığı, daha az idealist olduğu, objektif, tarafsız habercilik, olumlu eleştiri ve yorum alanında, ülkesel basından geride bulunduğu söylenemez.
Tek eksiği yöresini aşamamaktır yerel basının.
Bu da teknoloji, kadro, daha doğrusu finans sorunudur.
Yerel basının, genel(ülkesel) nitelik kazanmasından ülkemiz, ulusumuz, devletimiz, demokrasimiz, hukuk düzenimize zarar değil, yarar gelir.
Ülkenin basın-yayın hayatını birkaç tekele (monopole, tröste) teslim etmek büyük bir yanılgıdır.
Anadolu'da hizmet veren, onca iyi niyetli, art düşüncesiz, hizmetin dışında bazı hesapları olmayan bu insanların, ülke kaderinde daha etkin rol oynamasında sayılamayacak kadar yararlar vardır.
Hiç değilse genelleşme yeteneği bulunan kuruluşları ülkesel niteliğe kavuşturmanın yolları aranmalıdır.
Meslektaşlarımızı, kamuoyunu, İktidarları bu konu üzerinde düşünmeye çağırıyorum.
BİA Yerel-Genel Ayrımını Kaldırabilir
Yaklaşık iki yıl önce kuruluşu gerçekleşen BİA (Bağımsız İletişim Ağı) adlı örgütlenme yolu ile mevzuatın yarattığı bu ayrıcalık ortadan kalkacaktır umarım.
Basın kanunumuz ülke basınını iki kategoriye ayırmakta ve devlet ülkesel nitelikli saydığı kuruluşlara hayli ayrıcalıklar tanımaktadır. Finansal ve teknolojik donanımını sağlamada yerel basına tanımadığı olanakları ve desteği onlara tanımaktadır. Üstelik verdiği desteğin karşılığını görmesi de mümkün olmamaktadır. Hatta açılmasına neden olduğu kredilerin geri ödenmemesi ve istendiğinde olumsuz tavırlar görmekte, hatta yalan yanlış suçlama ve tehditlerle karşılaşmakta, Kredi açanların, açtıranların başına bela olmaktadırlar.
Oysa yerel medya borcu namus borcu bilerek tüm gücüyle ödemek için elinden geleni yapmakta, buna karşılık kredi kuruluşlarından genellikle olumsuz yanıtlar almakta, teknik ve mali donanımını gerçekleştirmede çok büyük zorluklarla karşılaşmakta, eğer bir şeyleri varsa satarak borcunu kapatmakta, kimi bu çırpınışlar içinde yaşamını yitirmektedir.
Yerel basını örgütleyip bazı olanaklara kavuşturmalıdır. Öyle örgütlenmeli ki, gerek yayın birliği, gerek finansal ve teknik donanım bakımından ne devlete ne bankalara, ne de iş adamlarına ve siyasilere muhtaç olsun. Yani bağımsızca basın yayın etkinliği yapabilsin. (AYD/EK)