Tarlaya sanayi tohumu
Gazete Gözlem'in muhabiri Eser Soyguder'in, Hüseyin Son ile yaptığı röportaj şöyle:
- Ekonomide yaşanan kriz sizi de olumsuz etkiledi. Bize kriz öncesi firmanızın durumunu anlatır mısınız?
"Mastaş, girişimci ruhu ile hayat bulan bir firma. Ödemiş'e 1976'da teknik öğretmen olarak tayini çıkan 5 arkadaşın mesleği bırakarak kurduğu bir üretim tesisi. 22 bin metrekarelik alan üzerine kurulu fabrikamızda üretime başladık. Büyük kentlerde sanayi tesisleri gelişimini sürdürürken, biz Ödemiş'in bu köyünde sanayinin tohumlarını atmış olduk. Köy halkı ilk kez makineleşmenin ne olduğunu gördü ve öğrendi. Mastaş ile ekmek parasını sadece tarıma bağlayan köyün erkekleri için önemli bir gelir kapısı daha açılmış oldu. Türkiye bekoloader ağır iş makineleri pazarının yüzde 35'ini elimize geçirdik. Köylünün desteğini de arkamıza alarak ürün yelpazemizi genişlettik. Traktör üzerine ekipmanlar dışında, otomatik iş makineleri konusunda çok geniş bir ürün yelpazesini üretebilen tek yerli imalatçı firma durumuna geldik."
Kazancımızı hep yatırıma dönüştürdük
- Türkiye iç pazarının yanı sıra ihracat konusunda da çalışmalarınız oldu. İhracattaki gelişmeleri aktarır mısınız?
"Biz sadece Türkiye'de satmak için değil, yurtdışına da mal göndermek için üretim yaptık. Yunanistan, Bulgaristan, Birleşik Arap Emirlikleri, Irak, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) gibi birçok ülkeye ihracatımız oldu. İtalya, Rusya, Macaristan, Ürdün, Cezayir gibi ülkeler ile de görüşmelerimiz sürdü. Ancak 200 çalışanımız ve sayısı 8 bin 500'ü bulan traktör ekipmanı modeli ile elde ettiğimiz başarılı grafiğin Kasım 2000'de yaşanan kriz ile bir anda olumsuz bir tabloya dönüştüğünü görüyoruz."
İhracat taleplerine cevap veremiyoruz
- Kriz sonrası firmada neler değişti?
"Aslında bu soruya sadece firmayı değil köyü de katarak cevap vermek gerekir. Yaklaşık 1 yıldır firma finansman sıkıntısı çekiyor. Geçen yıl 300 adet makinenin satışını gerçekleştirdik. Bu yıl sonuna kadar bu rakam 100'ü bulur. Elde ettiğimiz kazancı sürekli yeni yatırımlara döndürdük. Leasing ile aldığımız makinelerin faturalarını ödemekte zorlanıyoruz. Bu nedenle yurtdışından gelen siparişleri karşılayamıyoruz."
- Sipariş gelmesine rağmen mal gönderemiyor musunuz?
"Evet, İtalya'dan sipariş gelmesine rağmen finansman sıkıntısı nedeniyle kabul edemedik. Şu anda sadece Tunus'a ihracatımız var. Aslında bu sektörde mevcut potansiyel ile önemli ihracat adımları atabiliriz. Mısır, Ortadoğu ülkelerinde iş yapma imkanımız var. Dünyada bu sektörün en iyisi olan İtalya'ya bile mal satabileceğimize inanıyorum."
- İhracatınızda bir düşüş var mı?
"Geçen yıl 12 milyon dolarlık ciro yaparken, bu yıl ciromuz 4 milyon dolara düştü. İç piyasadaki durgunluk nedeniyle çıkış yolunu ihracat olarak görmüştük. Yurtdışında Türk markasına karşı oluşan önyargıyı değiştirdik. Ancak kaynak yetersizliği ihracat yapmamızı engelliyor. Milyon dolarlık ihracat yapan firmamız, bu yıl 1 milyon doların altında ihracat gerçekleştirebildi. Üretmek ve ihraç etmek için finansal anlamda bir sıkıntı yaşamamamız gerekiyor."
Mastaş'tan önce Mastaş'tan sonra
- Yaşanan sıkıntı köye nasıl yansıdı?
"Gönlüce Köyü halkına yıllardır istihdam sağlıyoruz. Ancak kriz nedeniyle kapasite düşürerek işçi çıkarımına gitmek zorunda kaldık. Mastaş'ın kurulması ile birlikte köy halkı için yeni bir dönem başladı diyebiliriz. Firmamız faaliyetlerine başlamadan önce buradaki köylü sadece tarım ve hayvancılıkla uğraşırdı. Bir anlamda 'Mastaş'tan önce ve Mastaş'tan sonra' diye iki farklı zaman dilimi oluştu. Köyün koyunlarını otlatan çobanı bile alıp, fabrikamızda kalifiye usta eleman yaptık. Yaşanan bu kriz bizim kadar köy halkını da tedirgin etti. İşsizlik arttı. İnsanlar günlerini kahvede geçiriyor. Yıllardır birlikte çalıştığımız elemanlarımızı kahvede görmek beni gerçekten çok üzüyor."(ÜE/YÖ/NA)