Akçura, davanın görüldüğü Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nin talimatı üzerine İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde ifade verdi. Gazeteci, Ceza Yasası'nın "hakaret" fiillini düzenleyen 125/1-4 maddesi uyarınca yargılanıyor.
Gazeteci Akçura'ya "hakaret" suçlaması
Bir dönem ülkücü hareket içinde yer alan Ali Yurtaslan'ın itiraflarında Abdullah Çatlı'nın sağ kolu olduğu öne sürülen Nevzat Bor'un şikâyeti üzerine açılan davada Akçura, Güncel Yayınevi'nin Nisan 2006'da yayımladığı kitapta "yayın yoluyla hakaret" ettiği iddiasıyla yargılanıyor.
Suçlamayı reddeden gazeteci Akçura savunmasında, "Genel ifadelerimi alıp kendisine hakaret ettiğimi iddia ediyor" dedi.
Akçura, anlattığı ülkücü profilleri içerisinde Nevzat Bor'un bulunmadığını, kitabın sadece iki yerinde adının geçtiğini savundu. Akçura, "Abdullah Çatlı yakalandığında yanındaki şahsın Nevzat Bor olduğunu yazdım. Bir de O dönemde Abdullah Çatlı ve arkadaşlarının adlarını sıralarken ismine yer verdim. Herhangi bir hakarette bulunmadım. Bu bilgiler ve kitabım arşiv çalışmasıdır. Cumhuriyet savcısına verdiğim beyan aynen geçerlidir. Uzlaşma istemiyorum. Atılı suçu da kabul etmiyorum" diye bildirdi.
Susurluk, Ersever, Birlis, Yıldırım...
Akçura'nın kitabında yanıt aradığı sorulardan bazıları şunlar: Susurluk Kazası aktörlerinin karanlık ilişkiler üzerindeki sır perdesi neden aralanamadı? Neden adalet yerini bulmadı? Uğur Mumcu ve diğer aydın cinayetleri neden aydınlatılamıyor? Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis neden ve kim tarafından öldürüldü? Güneydoğu'nun Cem Ersever'i niçin ve hangi güçlerce yok edildi? Tarık Ümit'in ve Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım'ın ölüsüne de dirisine de neden ulaşılamıyor? Yapılan onlarca '... operasyonunun neden sonu gelmiyor? Devlet mafya hesaplaşmalarının neresinde? Bugüne kadar mafya kimleri affetmedi? (EÖ)