AKM Sinema Salonu'nda Çarşamba saat 11:00'de Kültür Bakanı İstemihan Talay'ın açılışını yaptığı Uluslararası 1001 Belgesel Film Festivali, 101 filmden oluşan programıyla 17-21 Ekim arasında İstanbul'da belgesel sinema rüzgarı estirecek.
Festival, Uluslararası 1001 Belgesel Film Festivali ve V. Uluslararası Belgesel Sinemacılar Konferansı, Belgesel Sinemacılar Birliği tarafından, Kültür Bakanlığı desteğiyle , TRT ve ARTE işbirliğinde ve Fransız Kültür Merkezi , Bilgi Üniversitesi, Galatasaray Üniversitesi, Mimar Sinan Üniversitesi ve İznik Akademisi 'nin katkılarıyla gerçekleştiriliyor.
1001 Belgesel
22 ülkeden 55 yabancı film olmak üzere toplam 101 belgesel Uluslararası 1001 Belgesel Film Festivali 'nde, izleyiciyle buluşacak. AKM, Fransız Kültür Merkezi, Bilgi Üniversitesi ve Galatasaray Üniversitesi'nde yapılacak gösterimler ücretsiz olarak izlenebilecek.
4 salonda birden gerçekleştirilecek gösterimlerde, AKM ve Fransız Kültür Merkezi'ndeki yabancı filmlerin simültane çevirisi yapılacak.
İran'dan, Brezilya'ya, Rusya'ya, Filistin'e
Belgeseller, farklı coğrafyalarda, farklı siyasal ve kültürel iklimlerde iz sürüyor.'Bir derdi olan' belgeseller olduğu gibi olmayanlar da var. Ama tüm belgeseller 'seyirlik' olmanın ötesinde.
'Rapçiler'in günlük hayatına tanıklık eden bir belgeselle Brezilya'nın metropollerindeki toplumsal dokunun boyutlarını gözlemlemek, ve rap'in Brezilya için bir sahne sanatı olmadığını görmek mümkün... İranlı kadınların 'boşanma serüveni'nden hareketle İran'ı daha farklı tartışmak mümkün...
Küreselleşmenin nimetleriyle geleceğe hükmetmeyi programlayan ülkelerde, suların hiç de o kadar sakin akmayabileceğini görmek mümkün... IMF'nin Rusya gezisine tanıklık eden belgeselde paranın nelere kadir olduğunu görmek mümkün... Yıllar boyu bir vagonda yaşamak zorunda kalan insanların öykülerinden Azerbaycan - Karabağ savaşını izlemek mümkün... Ortak bir oyunu sahneye koyan İsrail ve Filistinli tiyatro ekiplerinin, savaşın bir sahne için bile çok acılı ve anlamsız olduğunu fark ettiklerini görmek mümkün...
Belgesel Sinemacılar Konferansı
2001 Konferansı'nın konusu 'Belgesel Sinemada Yeni Yaklaşımlar'. Film gösterimlerinden sonra yapılacak konferans; yönetmenlerin, her uzmanlık alanındaki belgeselcilerin, belgesel sevenlerin oluşturacağı ortak bir iletişim ortamı niteliğini taşıyor.
1997 yılındaki I.Konferansın konusu 'Türkiye'de Belgesel Sinemacı Kimliklerin Örgütlenmesi' idi ve Belgesel Sinemacılar Birliği konferansın ardından oluştu. İkincisi 'Belgesel Sinema ve Tarihi Kavramak' idi. Üçüncüsü 'Belgesel Sinema ve Yaratıcılık', dördüncüsü ise 'Belgesel Sinema, Etik ve Estetik'.
Belgesel Sinemacılar Birliği
1997'den bu yana, gerçekleştirdiği 5 festivalde Belgesel Sinemacılar Birliği'nin (BSB) uyguladığı ilke: 'Belgeselci', 'belgesel' ve 'izleyici' arasında kendini 'seçici' konumda görmemek. BSB son iki yılda uluslararası nitelikte gerçekleşen festivallerde bir seçim yapmamasını "bu tartışmanın, olabilen en geniş belgesel izleyicisi ile, böyle festivalleri giderek kurumsallaşan bir sürekliliğe oturtarak olgunlaşacağı" inancıyla açıklıyor.
Belgesel Sinemacılar Birliği, "belgesel sinemanın var olması ve kendini yeniden üretebilmesi" için, "kendi gösterim alanlarını yaratmanın önemi"ne inanıyor. Türkiye çapında üniversitelerde, il ve yörelerde 'belgesel günleri', söyleşiler, konferanslarla, kasaba meydanlarına kurulan perdelerle, belgesel sinemacılığı geliştirmeye çalışıyor..
BSB, "belgesel sinemanın bir sinema sanatı olmanın yanında, geleceği yeniden tasarlamanın ve sivil kültürün tüm unsurları ile gerçekleşmesinin vazgeçilmez alanlarından birisi" olduğu yaklaşımıyla "çoklu kültürlerin varlığının giderek tehdit altında" kalmasına ve "tek tip kültürleşmeyi dayatmasına" karşı "insanlığın kendi hafızasına ve kültürel sürekliliğine sahip çıkması, birbirini daha fazla fark etmesi ve iletişim içinde olması"na katkıda bulunmak istiyor.