Diyarbakır'daki Barış ve Demokrasi Partisi'nin (BDP) boykot mitingine on binlerce kişi katıldı.
Fırat Haber Ajansı'nın haberine göre Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın önceki gün (3 Eylül) 10 bin kişi toplayabildiği İstasyon Meydanı'nda 100 binden fazla kişi bir araya geldi.
Mitingde BDP'li Diyarbakır Büyükeşhir Belediye Başkanı Osman Baydemir ve BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak konuştu. Sözlerinden bazıları şöyle.
Baydemir: Başbakan 12 Eylül'de bulduğunu yiyecek
"Türkçe'de sevdiğim bir atasözü var. Misafir umduğunu değil, bulduğunu yer. Başbakan da umduğuyla değil, bulduğuyla yetinmek zorunda kaldı. 12 Eylül'de de Diyarbakır'dan sizin iradenizle umduğu değil, bulduğuyla yetinecektir. Kürt halkı bir kez daha kandırılamaz.
"Yıktırmayacağız, Diyarbakır cezaevi müze olacak"
"Başbakan buraya gelerek 12 Eylül'ün fotoğrafını çizmek istedi. Eyvallah, baş göz üstüne. Ama unuttuğu bir şey var. 12 Eylül'ün mağduru olanların çocukları, torunları şu an bu meydanda ve şu an E Tipi Cezaevi'nde. Başbakan zulmün yaşandığı cezaevini yıkacakmış. Bunu ona yaptırmayacağız. Sana orayı yıktırtmayacağız. Orası insan hakları, demokrasi, barış ve birlikte yaşam müzesi olacak. Okul da yaptırmayacağız. Çünkü okul olursa çocuklarımıza 'Türk'üm, doğruyum' marşını söyletecekler, bu da olmayacak. Başbakan her fırsatta tek dil, tek millet, tek halk diyor. Ama Diyarbakır'a geldiğinde diyemedi. Bunu Diyarbakır'da diyemez."
"Mesele onurlu barışı kurmak"
"Onurumuzu çiğnediğin için, Kürt halkıyla alay ettiğin için, ortaklaşmaya gelmediğin için sandık başına gitmiyoruz. Savaş uzadıkça, çatışma uzadıkça, kirlenme devam edecektir. Mesele onurlu bir barışı tesis etme meselesidir. CHP ve MHP iktidarlarını bu halk gördü, yaşadı ve şu an onlar bölgede tabela partisidir. Sayın Başbakan, ya özgürlük, ya müzakere, ya onurlu bir barış. Ya da tabela partisi olma. Tercih sizin."
Kışanak: Tek isteğimiz var, tanınmak
Kışanak'ın sözlerinden bazıları da şöyle:
"Bizim tek isteğimiz var, o da tanınmak. İnsanın en doğal, en kutsal hakkıdır. Herkesin bir ismi, bir kimliği var. Bizim halkımızın da bir kimliği, dili, kültürü var. Sadece bunu istiyoruz, sizlerle barış içinde kardeşçe yan yana yaşamak istiyoruz. Biz yeni anayasada dilimizi, kimliğimizi, tüm kültürlere özgürlük, tüm inançlara özgürlük, örgütlenme özgürlüğü, anadilde eğitim, düşünce özgürlüğü, parasız eğitim, parasız sağlık, grev hakkı, demokratik bir yaşam, barış, özgürlük, demokratik özerklik ve demokratik özerk bir Kürdistan istiyoruz."
Demirtaş: Evren'in ruhu Erdoğan'ın arkasında dolaşıyor
Çok sayıda siyasi parti ve oluşumun bir araya geldiği Ezilenlerin ve Emekçilerin Boykot Cephesi'nin Çağlayan'daki İstanbul mitinginde BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş da şöyle konuştu:
"Ne diyorlardı, şöyle olmazsanız, bertaraf olursunuz, biz de dedik, siz Evet'i de Hayır'ı da sandıktan çıkarabilirsiniz, elbette bir sonuç çıkacak, ama evet de hayır da çıksa, Türkiye'de demokrasi, özgürlük mücadelesinin bir tek kararlı gücü olacak, o da boykot gücü olacak. Demokrasi mücadelesinin lokomotifi boykot cephesi olacak. Evet ya da hayır çıkarsa kıyamet kopar diyorlar, biz de halka diyoruz ki, sakın korkmayın çünkü boykot cephesi var.
"Sizin evet ile hayırınız arasında fark yok. Sizin bu durumunuzla Kenan Evren zihniyeti arasında fark yok. Kim ki darbeyle hesaplaşıyorum diyorsa, en büyük yalanı atıyor. Kenan Evren'in ruhu, Tayyip Erdoğan'ın arkasında dolaşıyor. Tayip Erdoğan Kenan Evren ruhunun ömrünü uzatmaya çalışıyor. Boykotçuların yaptığı, yeni bir anayasayı, hayata geçirme mücadelesidir."
Demokratik özerklik
Demirtaş konuşmasında demokratik özerkliğe de değindi:
"İstanbul için de Marmara için de bölge meclisleri ve özerklik istiyoruz. Her yerde halk kendini en yakın meclislerle yönetsin istiyoruz. Sen buna var mısın, projen yoksa konuşma o zaman. Senin çözümün 'Ben padişahlığa devam edeceğim, siz de benim arkamdan gelin' ise biz yokuz. Boykotçuyuz ve bu zihniyetini boykot ederiz, elbette ki bu ülke demokratik öz yönetimlere kavuşana kadar da mücadele edeceğiz."
Birdal: Önce o darağacını getirip özür dileyin
Boykot Cephesi'nin Ankara'daki mitinginde de, "Bizi yok sayanlara biz de boykot diyelim" diyen BDP Diyarbakır milletvekili Akın Birdal konuştu. Erdoğan'ın 'darbeyle yüzleşmeliyiz' sözüne de karşılık veren Birdal, AKP'li belediyenin 12 Eylül Utanç Müzesi için Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idam edildiği darağacını vermemesine tepki göstererek, "O zaman siz önce o darağacını getirip özür dileyin" dedi.
Erdoğan'ın, "Diyarbakır cezaevini yıkacağız" sözüne de tepki gösteren Birdal, "Orada Kürt devrimcileri Türkçe öğretmek için Türklüğü dayatmak için öldürüldü, işkencelerden geçirildi. Şimdi orayı yıkıp yine Türkçe öğretilecek bir eğitim kurumu yapmak istiyorlar. İşte bunu halk kabul etmiyor. Diyarbakır cezaevini yıktırmayız" dedi. (TK)