Basın Komisyonu, Radyo Televizyon Yayıncılığı Komisyonu, Kamu Yayıncılığı ve TRT Komisyonu ve İnternet Komisyonu olmak üzere toplam dört komisyon halinde çalışan katılımcıların kaleme aldığı raporlar, Şura Genel Kurulu'nda okundu.
Tüm katılımcıların görüşleriyle, eleştirilerini bildirdikleri Genel Kurul oturumu ile İletişim Şurası çalışması tamamlandı.
BİA Hukuk Birim danışmanı ve iletişim hukukçusu Fikret İlkiz, "İnternet Komisyonu" toplantılarına, "Kamu Yayıncılığı ve TRT Komisyonu" toplantılarına ise Basın Yayın ve İletişim Emekçileri Sendikası (Haber Sen) adına Osman Köse katıldı. Şuraya katılan gazeteci Köse, sendikanın Kamu yayıncılığı ile ilgili görüşlerini de bir rapor halinde komisyona sundu.
Bilişim Bakanlığı kurulmalı
Şuraya sunulan "İnternet" Komisyonu raporunda, Kurumsal Yapı Önerileri başlığı altında bir Bilişim Bakanlığı'nın kurulmasını istedi. Raporda, bu bakanlığın E-Türkiye projesinin önünü açmak, konunun çeşitli boyutlarına odaklanmış, kamu, sivil toplum kuruluşları, özel sektör, üniversitelerin ve medyanın etkin işbirliğiyle sürekli çalışan, katılımcı ve saydam çalışma gruplarının bu kurumsal yapının ana unsurları olacak şekilde oluşturulması istendi.
İnternet katılımcı yapı içinde tartışılmalı
İnternet'e ilişkin RTÜK ve Basın Kanunu'nda yer alan düzenlemeleri görüşen Komisyon raporunda, Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanunun 31/2 maddesinde "her türlü teknoloji ve her tür iletişim ortamında yapılacak yayın ve hizmetlerin" şeklinde yer alan ve bu kanunun diğer maddelerinde geçen "veri yayını" kavramlarının İnternet'i kapsamadığı savunuldu. Raporda "İnternet yayıncılığıyla ilgili gerekli düzenleme katılımcı bir yapı içinde tartışılarak yapılmalıdır" denildi.
İnternet Basın Kanunuyla ilişkilendirilemez
Yapısal, hukuksal ve diğer alanlarda yapılması gerekenler konusunda birçok öneri içeren raporda, "Basın Kanunu'nda yer alan ve İnternet'i Basın Kanunuyla ilişkilendiren ek 9. madde kaldırılmalıdır" deniliyor.
TRT tartışıldı
Gazeteci Osman Köse'nin katıldığı "Kamu Yayıncılığı ve TRT Komisyonu" toplantılarında ise, Kamu yayıncılığına örnek olarak (Türkiye Radyo Televizyon Kurumu) TRT'nin durumu ele alındı, yasal yapısı ve TRT'ye sağlanan olanaklar ve bu yolla Türkiye'de kamu yayıncılığının durumu değerlendirildi.
"Özerklik olmadan kamu yayıncılığı olmaz" denilen raporda, "TRT kurulurken yasa ve organizasyon modeli olarak BBC örnek alındı. Ancak her konuda olduğu gibi BBC modeli, ülke koşularına uydurulmak için tanınmaz hale getirildi" şeklinde bir eleştiriye yer verildi.
Raporda, Kamu Hizmeti Yayıncılığı, "Halk için yapılan, halk tarafından finanse edilen ve halk tarafından kontrol edilen" yayıncılık olarak tanımlanıyor.
TRT ile BBC karşılaştırılamaz
Kamu yayın kurumlarının tartışılmasında dünyada olduğu gibi Türkiye'de de bu kuruluşların ticari televizyonlar ile karşılaştırılması sonucu önemli yanlışlıklar yapıldığına dikkat çekildi. Raporda, "Bu kuruluşların işlevleri, amaçları,tanımları gereği birbirleriyle karşılaştırılmaları mümkün değil. Aynı yanlış Türkiye'de de yapılmış, TRT ticari televizyon kuruluşları ile karşılaştırılmıştır" denildi.(NK/BB)