İki öğretim üyesi, gelecek günlerde, Ceza Yasası'nın 216/1 ve 301/2 maddeleri uyarınca 1,5 ile 5 yıl hapis istemiyle hakim karşısına çıkacak.
Radikal gazetesine göre, davayı açan Savcı, iddianamesinde "bu raporda, azınlıklar yönünden ileri sürülen taleplerle, yurdumuzu işgal altına sokan Sevr Antlaşması'nın azınlıklara ilişkin hükümleri büyük benzerlikler göstermektedir. Böyle bir benzerlik karşısında Sevr paranoyasına kapılmanın yadırganacak bir yönü yoktur" ifadelerine yer veriyor.
Av. Özkan : İddianame ulusal ve uluslararası hukuka aykırı
İzmir Barosu avukatlarından Noyan Özkan, dün (Salı) Türkiye Barolar Birliği Başkanı Özdemir Özok'a gönderdiği bir mektupta, suçlamaların düşünce özgürlüğü ile ilgili evrensel ve ulusal hukuk ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) kökleşmiş kararlarına aykırı olduğunu savundu.
BİHDK'ya bağlı "Kültürel Haklar ve Azınlıklar Komisyonu" adına Prof. Oran tarafından hazırlanan ve Ekim 2004'te kamuoyuna duyurulan Azınlık Hakları Raporu ile ilgili basın toplantısı sabote edilmiş, bazı kurul üyeleri Oran ile Kaboğlu hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu.
Prof. Kaboğlu ve Prof. Oran, "halkı suç işlemeye tahrik" ve "Türklüğü, Cumhuriyeti tahkir-tezyif" iddiasıyla yargılanacaklar.
"Barolar Birliği, davaya tepki göstersin, yargılananlara destek versin"
Avukat Özkan, Özok'a gönderdiği mektubunda, hukuka aykırılık gerekçelerini de sıralayarak, TBB Yönetiminden uygulamaya tepki göstermesini istedi.
Av. Özkan, mektubunda, "TTB Yönetimi, düşünce özgürlüğüne ve hukuk devletine doğrudan saldırıda bulunan bu gelişme ve iddianameyi gündemine almasını, basın nezdinde gerekli tepkinin gösterilmesini, Kaboğlu ve Oran'ın savunmasında gönüllü olarak bulunulmasını, başvurumun akıbeti hakkında bilgi verilmesini rica ederim" dedi.
Öğretim üyelerine açılan davanın, 10 Aralık 1948 tarihli Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi'nin 19. maddesi, 16 Aralık 1966 tarihli BM Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme'nin 19. maddesi; 4 Aralık 1950 tarihli İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerinin Korunmasına İlişkin Sözleşmenin 10. maddesinin 1. fıkrası; 21 Kasım 1990 tarihli Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Konferansı, Yeni Bir Avrupa için Paris Şartı'nda; 13 Ekim 2004 tarihli Avrupa İçin Bir Anayasa Oluşturan Antlaşma'nın II-71. maddesinin 1. fıkrasında; Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 25. maddesi ve 26. Maddesine aykırı olduğunu açıkladı. (EÖ/KÖ)