Öte yandan genelgeyle yasaklanmasına karşın büyük kalabalıkların toplandığı alanlara Abdullah Öcalan posterleri ve PKK simgeleri hakim oldu. Demokratik Toplum Partisi (DTP) üç aşamalı "barış planı"nı yineleyerek öne çıkardı.
Diyarbakır'daki mitingde Öcalan'ın avukatlığını üstlenen Asrın Hukuk bürosunun Öcalan'ın konuşmalarından derlediği metinde öne çıkan barış talebi ve 2 milyon imzalı "Öcalan'ın siyasi irade olarak kabul ediyorum" metni Newroz'da Kürtler arasında öne çıkan diğer önemli gelişmelerdi.
Newroz sürecini ve Newroz'da öne çıkan mesajları siyasi parti temsilcileri Sosyalist Demokrasi Partisi (SDP) Genel Başkanı Filiz Koçali, DTP Eşbaşkan yardımcısı Sırrı Sakık, Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) Genel Başkan Yardımcısı Hakan Tahmaz ve Türkiye İşçi Partisi (TİP) eski milletvekili doktor Tarık Ziya Ekinci, bianet'e değerlendirdi.
Newroz'dan nasıl bir mesaj çıktı?
Newroz'un barış için şiddetsiz bir platform oluşturduğunu, söyleyen Koçali ve Sakık Öcalan'ın "siyasi irade" olarak gösterilmesinin şiddet gerçeğinden uzaklaşan somut çözüm önerisinin bir parçası olarak kabul edilmesi gerektiğini düşünüyor.
Ekinci ve Tahmaz ise, Öcalan'ın "siyasi irade" olarak kabulü ve genel af talebinin barış sürecine katkı sağlamaya dönük olmadığı ve DTP'nin içe dönüklükten çıkamadığını savunuyor.
Filiz Koçali: Halk siyasi liderlikle uyum içinde
SDP Genel Başkanı Filiz Koçali bianet'e şu değerlendirmeyi yaptı:
Yıllar önce Newroz Diyarbakır'da evlerin içinde halay çekerek ya da sokak aralarında gizlice ateş yakarak kutlanıyordu. Çoğu zaman kanlı sahneler yaşandı, insanlara ateş açıldı. Bugün alanlarda özgürce Newroz kutlamak ve bayramlarına sahip çıkmak için insanlar bedel ödediler.
"Bu yılın şenlikli Newroz'undan üç mesaj çıkıyor:
* Öcalan'ın Kürt halkınca siyasi irade olarak kabul edilmesi,
* Siyasi iradeye yönelik tecridin kaldırılması ve
* Siyasi genel af talebi.
Kürsüyle Newroz alanındakiler arasında bütünlük vardı. Kürsüden çıkan hiç bir politik söylem havada kalmadı. İnsanlar gerek attıkları sloganlar, gerek açtıkları pankartlar, taşıdıkları poster ve dövizler ve alkışlarıyla mesajlara katıldıklarını gösterdiler.
Dışarıdan Kürt halkının barış istemediğine dair eleştiri yapılıyor. Öcalan posterlerine, pankartlara dikkat çekiliyor. Ama orada çok somut bir barış isteği vardı. Başından sonuna hiçbir taşkınlık ve şiddet eğilimi yaşanmadı. Çünkü onlar gerçekten "siyasi genel af" isterken bunun barışın önünü açacağına inandıkları için istiyorlar.
Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir'in Şemdinli'ye dikkat çekmesi yine kitle tarafından da ilgi gördü. Şemdinli konusunda çok duyarlılar. Aydınlatılmasını istiyorlar.Hem kürsüden yapılan politik mesajlar yankı buldu hem halkın kendisi katıldı,eğlendi ve tavrıyla politik mesaj verdi. Eleştirmek yerine insanların o pankart ve posterleri neden taşıdığını iyi düşünmek gerek.
Hakan Tahmaz: Devlet ve PKK'de değişen bir şey yok
ÖDP Genel Başkan Yardımcısı Hakan Tahmaz kutlamalara ilişkin gözlemini "her şeyden önce Kürt sorunun çözümüne yönelik talepler ortaya çıktı" diyerek aktarıyor. Tahmaz bianet'e yaptığı değerlendirmede şu noktalar üzerinde durdu:
Devletin Newroz öncesi ortamı gerginleştirmeye yönelik politikasının ardında Kürtleri yok sayma ya da olan hareketi bastırmaya yönelik tutumun devam ettiğini gördük. Bunun somut bir göstergesi de Newroz alanının üzerinde baskı unsuru olarak askeri uçakların gezinmesiydi.
Genel af talebi dışında Newroz'a damgasını vuran Öcalan'ın kitle tarafından siyasi irade olarak ifade edilmesiydi.Kürtlerin barış çözümünün Öcalan'la gerçekleşeceğini savunmaları anlaşılır olsa da barış için çözüme ulaştıran bir yol olmadığı ortada.
Tarık Ziya Ekinci: Bir çözüm yolu görünmedi
TİP'in eski Genel Başkan Yardımcısı Ekinci de bianet'e yaptığı değerlendirmede Newroz'da "DTP'nin daha önceki mesajından farklı bir mesaj" vermediğini söyledi. "DTP açıkça barıştan yana, savaşın bitmesi mesajını veriyor" diyen Ekinci bununla birlikte "DTP'nin içe kapalı bir politika izlediği" kanısında. "Bir Türkiye partisi hareketi oluşturacak çabaları da yok" diyor.
Ekinci "öte yandan Avrupa Birliği'yle (AB) Türkiye ilişkilerinin de AB'nin Kürt Sorununun çözümüne ilişkin tavrının da çok belirsiz" olduğu kanısında. "AB'nin zorladığı bir çaba da yok" diyor.
"Bütün bu gelişmeleri göz önüne aldığımızda ileriye dönük çözüm yolu hâlâ görünmüyor."
Sırrı Sakık: 2006 çözüm yılı olacak
DTP Eş Başkan Yardımcısı Sırrı Sakık Kürtler'in "yaklaşık bir aydan bu yana uygulanan devlet kanallı tahrik edici şiddet politikası"na hem katılımları hem de gösterdikleri tavırla sağduyulu davranarak cevap verdikleri görüşünde.
Politikanın amacının Kürtlerin Newroz'a katılımını engellemek olmasına karşın Newroz'un "DTP'nin kitler üzerinde nasıl bir etkiye sahip olduğunu" da gösterdiğini söylüyor Sakık. "Bir kez daha Kürt sorunun barışçıl bir çözüme ulaştırılması talep edildi."
"Bizleri yönetenlerden bu insanların iradesini şiddetsiz, çatışmasız ve net olarak ortaya koymasını göz önüne alıp iyi değerlendirmelerini istiyoruz" diyor.
Sakık "2006 yılının çözüm ve barış yılı olması beklentisi içinde" olduklarını aktarıyor ve "bu beklentinin işaretleri Newroz'la verildi" diyor.
"Kitlenin bu konudaki düşünceleri çok açık: Genel af kaçınılmaz, silah ve şiddet çözüm değil. Artık çözümün masa başında getirilmesi gerek." (EZÖ/EK).