"Barış için Yeni Demokratik Anayasa" başlığıyla Makine Mühendisleri Odası'nda düzenlenen toplantıda, Barış Meclisi sözcüsü Hakan Tahmaz, yeni anayasa paketinin 'Demokratik Açılım Süreci'nde vaadedilenden çok uzak olduğunu savundu:
"DTP'nin kapatılması, askeri operasyonların devam etmesi gibi yaşanan olaylar, Açılım'ın asıl amacının Kürt hareketini tasfiye etmek olduğunu görüyoruz."
Yeni anayasanın olası riskleri
AKP'nin hazırladığı paket ile 12 Eylül Anayasasını ortadan kaldırmaktan oldukça uzak olduğunu belirten Tahmaz, "Değişiklikler büyük ölçüde AKP'nin kendi gereksinimleriyle sınırlı" dedi.
Anayasa değişikliği çerçevesinde yapılacak referandumun olası sonuçlarının aynı zamanda 12 Eylül anayasasının onaylanması gibi yanlış bir anlam riski de taşıdığını da ifade eden Tahmaz, şu noktalara dikkat çekti:
"Hem toplumun arzularını hesaba katmadan, hem de statükocu güçler dışında kalan sivil toplum örgütleri; sendikalar, meslek örgütleri ve siyasi çevreleri süreci katmadan yapılacak bir anayasa değişikliğinin demokrasiyle bir ilgisi olamaz."
"Dar ufuklu bir anayasa"
Toplantıda söz alan yazar ve akademisyen Necmiye Alpay da, yeni anayasa paketini "dar ufuklu" şeklinde değerlendirerek, "Bu anayasa ile AKP'nin siyasi çıkarlarını aştığını söylemek mümkün değil. Psikolojik eşik olarak nitelendirilebilecek beklentilerin işareti dahi bu pakette yer almamaktadır. Bu yüzden sempatiyle karşılayamıyoruz" dedi.
Gazeteci ve yazar Aydın Çubukçu ise, Barış Meclisinin bu noktada önemli bir role sahip olduğuna dikkat çekerek, "Barış Meclisinin görüşleri, iki halkın çıkarlarının ifadesidir. Bunu göz ardı edilerek bir anayasa hazırlamanın ağır sonuçları olacaktır" diye konuştu. (BT/EÜ)