* Hüseyin Avni Coş, Abdurrahman Savaş, Güngör Azim Tuna, Hüseyin Avni Mutlu, Mustafa Toprak, Şahabettin Harput.
Gezi direnişinde kitlelerce tanınan İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu’nun popülaritesine şimdilik valiler Avni Coş (Adana), Abdurrahman Savaş (Manisa), Güngör Azim Tuna (Eskişehir), Mustafa Toprak (İzmir), Şahabettin Harput (Bursa) ortak oldular.
Valiler neredeyse Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı yakalayacak popülaritelerini "Gezi" ve "kızlı erkekli" tartışmalarına müdahil olmalarına borçlu.
Ankara Valisi Alaattin Yüksel ise sessizliğiyle öne çıkıyor.
Peki ne dediler de böyle oldu?
Adana Valisi Coş: Gavat kelimesini kullanmam
Coş, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kız ve erkek öğrencilerin aynı evde kalmasıyla ilgili açıklamasının kendileri için talimat olduğunu ve gereğinin yapılacağını açıkladı:
“Vatandaşlarımızın bu konudaki rahatsızlıkları, şikayetleri ve intikal eden olumsuzlukları var. Muhakkak ki değerlendirilir ve yasal gereği yapılır. Vatandaşlarımızın memnuniyeti esastır. Tabi ki genel ahlakın korunması da devlete ait görevler arasındadır.” (8 Kasım)
Adana Valisi Hüseyin Avni Coş, kentteki 10 Kasım töreni sırasında protesto edildi. Öfkeyle makam aracından inen Coş, kendisine “'AKP'li vali istemiyoruz, Allah belanı versin” diyen vatandaş için “O gavatı bana getirin” dedi.(10 Kasım)
Vali Coş protestoculardan da şikayetçi oldu. Şikayet üzerine gözaltına alınan 10 kişiden dokuzuna “kabahatler kanunu” uyarınca toplam 1692 lira para cezası kesildi. Coş ise yaşanan olayları provokasyon olarak nitelendirdi, “Ben gavat kelimesini kullanmam. Kavas demiş olabilirim. Bu kelimeyi de ‘yürüyen, hizmet eden, gezinen adam’ anlamında söyledim” dedi.
Manisa Valisi Savaş: Müdahale etmeyelim mi?
Manisa'da bir evde “kızlı erkekli kalındığı gerekçesiyle polis tarafından ceza kesildiği” haberiyle ilgili olarak açıklama yaptı, “Gürültüye müdahale etmeyelim mi?” dedi. (10 Kasım)
Vali Savaş, öğrenci evine ceza kesildiği yönündeki haberde olayın doğru yansıtılmadığını, polisin söz konusu eve gürültü nedeniyle ceza kestiğini ifade ederek, "Burada asıl konunun gündeme malzeme edilmesi gibi bir ahlaki sorun var" dedi.
Eskişehir Valisi Tuna: Oğlum İsmail!
2 Haziran'da Gezi direnişine destek eyleminde, aralarında polislerin de olduğu sivillerce dövülerek öldürülen Ali İsmail Korkmaz için “Birbirlerini dövüp suçu polise attılar” dedi. (11 Temmuz)
Gazeteci İsmail Saymaz’a “Oğlum İsmail, yine rahat durmuyorsun” diye başlayan bir e-posta yolladı:
“Benim Ali İsmail ile ilgili söylemediğim bir sözü tekrar ısıtıp veriyorsun ki sana özel olarak telefonda bunu izah ettiğim halde her fırsatta alçaklıkla bunu tekrar ediyorsun.”
“Bir daha aynı şekilde yorum yaparak bu konuyu işlersen sen adi ve şerefsizsin. Yerin altı da var unutma, eninde sonunda orada görüşeceğiz.” (2 Ekim)
e-postayı kendisinin gönderdiğini inkar etti ancak bazı ifadelere katıldığını belirtti.
e-postayı kendisinin gönderdiğini kabul etti. Vali Tuna bu kez de “e-postanın içeriğinin paylaşılmasını manidar bulduğunu” söyledi. (3 Ekim)
Mahkemeye gönderdiği yazıda, “hakkında anti-propaganda yapıldığını” iddia etti:
“Ali İsmail Korkmaz isimli şahısla ilgili olarak Eskişehir Valisinin medyada yayınlanan beyanları üzerinden vali, emniyet mensupları ve hükümet başta olmak üzere kendilerine karşı gördükleri kurumlara ve görevlilere yönelik anti-propaganda yapmaktadırlar.” (1 Kasım)
İstanbul Valisi Mutlu: Aranızda olmak isterdim
Twitter hesabından şunları yazdı:
"İki saat uyudum ve uyuyamadım. Sıcak yatakları yerine Gezi Parkı'nda yatan bu ülkenin gençlerine selam vermek için ayaktayım.”
“Her türlü eleştiriye açık bir sohbeti Gezi Parkı'nın kendini sadece özgür birey, yurttaş olarak tanımlayan gençleriyle yapmak istiyorum.
“Gençler,Gezi parkında kuş sesleri,ıhlamur kokusu ve arı vızıltısıyla huzurlu bir sabah varmış doğru mu? Aranızda olmak isterdim." (9 Haziran, sabaha karşı)
Gezi direnişçileri Vali Mutlu’yu “Gümüşsuyu’ndan gelmeyin, müdahale olabilir” diye yanıtladı.
Yine Twitter hesabından: “Gezi parkına bu gece müdahale edileceği yönünde gene provokatif dedikodular yayılıyor. Bu söylentilere itibar edilmesin. İyi geceler.” (12 Haziran)
Gezi parkına yapılan müdahalenin ardından: “Mevcut şartlar altında Taksim bölgesinde her türlü toplanmaya fırsat vermeyeceğimizi, burada şehrin güvenliği ve insanımızın güvenliği açısından önemli olacağını söylemiştim. Huzurlu ortam devam ediyor çatışma söz konusu değil.” (16 Haziran)
Gezi Parkı’nın açıldığını duyurdu: “Ağaçlarla çiçeklerle fıskiyelerle süslü bu park cennet İstanbul'umuza yeni bir cennetten köşe hediyesi oluyor. Aileleriyle çocuklarıyla halkımız gelecek parkları kullanacak. Parklar çocuklar aileler yaşlılar gençler içindir. İstanbullulara ait olan parkın İstanbullularla buluşma vaktidir. Halkımızı buraya davet ediyoruz.” (8 Temmuz)
Gezi Parkı yaklaşık iki saat sonra kapandı.
Kadıköy’deki Ahmet Atakan eylemine Twitter’dan tepki gösterdi:
“Halkın tiyatrosunu(Kadıköy-Süreyya)polisle çatışanlar için revir yapacağım diye işgal et.Polis çıkarınca da revire saldırı diye yaz dur, ohoh”
“Biz her yeri işgal edelim,Kadıköy'de barikatlar kuralım,molotof,demir bilye,havai fişek atalım bunlar gösteri hakkı karışma deyin, Oh harika”
“Saat 00.03 e geliyor daha fazla yazmayacağım.Taksim'den sonra neden Kadıköy'ü marjinal gruplar karıştırıyor,hedefleri ne YARIN anlatacağım.” (12 Eylül)
Ertesi gün ise konuyla ilgili açıklama yapmadı.
İzmir Valisi Toprak: EXPO'ya zarar veriyorsunuz
“Gündoğdu ve Cumhuriyet meydanlarında yapılan eylemlere kesinlikle müdahale yapılmadığını” belirtti. Ancak Gündoğdu meydanına yapılan müdahale kameralara yansıdı. (4 Haziran)
"Şu anda Gündoğdu Meydanı'nda farklı grupların çadırları var. Orasının otele dönüştürülmesinden İzmir halkı rahatsız. Oralara gitmekten, oturmaktan ve dolaşmaktan imtina ediyorlar. Gruplardan çadırlarını kaldırmalarını istiyoruz. O görüntülerin artık kaldırılması gerekiyor. Sizlerin aracılığıyla eylemcilere sesleniyorum. Çadırları bugün oradan götürün.” (18 Haziran)
Vali Toprak çadırların kaldırılmasına yönelik görüşme için protestocuların aralarında belirledikleri sekiz kişilik heyeti makamında kabul etti. Daha konuşmanın başında “Kesinlikle bitirin. Fazla olmaya başladınız'' dedi. Toprak, çadırların turizm ve EXPO faaliyetlerine zarar verdiğini belirterek sona erdirilmesini istedi. (18 Haziran)
Ertesi gün çadırlara polis müdahale etti, gözaltılar yaşandı.
Bursa Valisi Harput: Kucağımızı açtık bekliyoruz
“İstanbul’da yaşanan Gezi olayları ile ilgili olanlar medyanın büyütmesi, çarpıtmasıyla dünyada Türkiye ve turizmi aleyhinde çok farklı senaryolar ile gündeme getirilmeye çalışıldı. Özellikle Arap kardeşlerimiz de bundan etkilendi. Bursa’da bu manada güvenliği endişeye sokacak bir şeyin olmadığını ifade ediyorum. Arap kardeşlerimize kucağımızı açtık bekliyoruz.” (29 Haziran)
Ankara Valisi Yüksel: …
Ankara Valisi Yüksel, Gezi direnişi ve Ankara direnişi sırasında ya da devamındaki soruşturma veya mahkeme süreçlerinde hiçbir açıklama yapmadı. (AS)