Sabah gazetesi yazarı Ergun Babahan, 2 Ocak 2007 tarihli köşesinde kaleme aldığı "Elinizde kan izi var Süleyman Bey" başlıklı yazı nedeniyle 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in şikayetiyle yargılanıyor.
Demirel'in Hürriyet gazetesine Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idamıyla ilgili verdiği demeci "yalan" olarak nitelendiren Babahan, "O üç ölümün kanı elinizde Sayın Demirel. Tarih sizin için şöyle yazacak: Üç gencin faşist rejim tarafından katli için şahsen çırpınan eski cumhurbaşkanı ve başbakan" diye yazmıştı.
Savcı Babahan için hapis talep etti
Gazeteci, yazısında Demirel'in "O bizim elimizde değildi, bizim işimiz değil o. O günkü hadise anarşinin başlangıcıydı. Anarşinin başlangıcında Meclis eğer o görevi yerine getirmese, askerler zaten yapacaklarını yapacaklar. Biz rejimle Meclis'i kurtarmaya çalışıyoruz. Bugün tamamen başka" şeklindeki demecine "kusura bakmayın yalan" diyerek tepki göstermişti.
Geçtiğimiz günlerde İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi savcısı, Babahan için 2 yıl 4 ay hapis cezası talep etti. Savcı, yazıda yer verilen ifadelerle eleştiri sınırlarının aşıldığına inanıyor.
Mart 2007'de açıldığı öğrenilen dava öncesinde savcılığa ifade veren Babahan, Demirel'in üç idamla ilgili yapacak bir şeyinin olmadığını söylemesi üzerine bu yazıları kaleme aldığını, şahsını hedef almadığını, haber verme eleştiri hakkını kullandığını söylemişti.
Demirel'i eleştirdiği için Türkiye'de mahkum edilen Milliyet gazetesi yazarı Meral Tamer, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde açtığı davayı Haziran 2007'de kazanmıştı.
Yazar Tuşalp Başbakan davasından mahkum
Birgün gazetesinin 24 Aralık 2005 tarihli sayısında "Ülkede istikrar yok, Başbakan ve adamları istikrarlı bir biçimde saçmalıyor" dediği için Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dava ettiği yazar Erbil Tuşalp da tazminata mahkum olmuştu.
Yazısında "İstikrar devam ediyor. Başbakan ve adamları istikrarlı bir biçimde saçmalıyor. Ergenlik yaşında 'imam hatipte yaladığı mürekkeple beynine kazınan İslam hukukunu', ne yaparsa yapsın modern hukukla örtüştüremiyor. Tasalanmayın, Başbakan ve adamları istikrarlı bir biçimde küfretmeyi sürdürüyor. Telaşlanmayın. Van 100. Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın'a destek verenler için suç icat ediyor. Dışarıda 'memuru olduğu' Amerika'yı, içeride 'memuru olan' savcıyı tahrik ediyor... İnsanların gözünün içine baka baka yalan söylemenin adı ülke yönetmek oluyor" diyen Tuşalp, "hakaret" iddiasından suçlu bulunmuştu.
Ankara 18. Asliye Hukuk Mahkemesi, Tuşalp'ın eleştiri sınırlarını aştığı gerekçesiyle 10 bin YTL manevi tazminata hükmetmişti. Temyiz incelemesini yapan Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'nin, oyçokluğuyla onama kararı 20 Nisan'da kamuoyuna yansımıştı.
"Siyasetçi eleştiriye açık olmalı. Eleştiriyi cezalandıran kararların toplum yararına olmadığı gibi, siyasilerin de yararına olmadığını hukukçular bilmeli" diyen Mehmet Uyumaz karara muhalif kalmıştı. (EÖ/GG)