Görsel: Twitter
2019-2020 bahar dönemini uzaktan eğitimle tamamlayan 18 milyon öğrenci yeni eğitim dönemine de uzaktan eğitimle başladı.
Milli Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı kararıyla ana okulu ve ilk okul birinci sınıf öğrencilerinin büyük çoğunluğu pazartesi günü (21 Eylül) yüz yüze eğitime başlarken, öğrencilerin büyük çoğunluğu uzaktan eğitime devam ediyor.
Peki, uzaktan eğitim devlet okulları dışında kalan öğretim kurumlarında nasıl devam ediyor? Azınlık okulları uzaktan eğitimi ne şekilde yürütüyor?
Özel Karagözyan Ermeni İlk Öğretim Okulu Müdürü Arusyak Koç Monnet, okullarındaki uzaktan eğitim sürecini bianet'e anlattı.
Azınlık okullarının da Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı olduğunu belirten Koç Monnet, uzaktan eğitimi MEB'in belirlediği çerçeve program doğrultusunda verdiklerini söyledi.
Toplam 184 öğrencilerinin olduğunu ifade eden Koç Monnet, öğrencilerin 36'sının yüz yüze eğitime katıldığını belirtti ve ekledi:
"Okulumuzda ana sınıfı, ilk okul ve ortaokul var. Anaokulu öğrencileri 21 Eylül'de seyreltilmiş eğitim modeliyle okula başladı. Ancak birinci sınıflarımız başlamadı. MEB, öğrencileri okula gönderip göndermeme kararını velilerin kendi inisiyatif bırakmıştı.
"Biz de bir anket yaptık ve velilerimizin büyük çoğunluğu çocukları okula göndermeyeceklerini ifade etti. Ana sınıfı velileri nin bir kısmı ise okula gönderme taraftarı oldu. Bu nedenle sadece ana sınıfları başladı.
"36 öğrencimiz yüz yüze eğitime katılıyor"
"Ana sınıfları için uzaktan eğitim biraz daha zorlayıcı olabiliyor. Çünkü onların aynı zamanda sosyalleşmeye, akranlarıyla iletişim kurmaya ihtiyacı var. Lise Geçiş Sınavı'na (LGS) girecek olan 8. sınıflar da pazartesi, salı, çarşamba perşembe olmak üzere haftada hafta içi dört gün okulda gündüz takviye kursu görebiliyorlar geliyorlar. Cumartesi günü ise takviye kursuna çevrimiçi olarak katılıyorlar. görüyorlar.
"Toplam 36 öğrencimiz yüz yüze eğitime katılıyor. 22 öğrencimiz ana sınıfı, 14'ü ise 8. sınıf öğrencilerinden oluşuyor. Öğrenci sayımız az olduğu ve okulumuzda büyük olduğu (aslında okulumuz fiziksel olarak küçük. Öğrenci sayısı az olduğu için sınıf ve gruplara ayırma konusunda sorunu yaşamıyoruz. Sosyal mesafenin korunması çok daha kolay oluyor.
"Canlı dersler için Zoom kullanıyoruz"
"Diğer bütün sınıflar uzaktan devam ediyor. Uzaktan eğitimde derslerde Türkçe öğretmenleri hem Zoom'u hem de EBA'yı kullanıyorlar. Diğer derslerde ise; canlı ders için Google Classroom ve Zoom kullanıyoruz. Bütün eğitim teknoloji araçlarını kullanmaya çalışıyoruz.
"Canlı dersler için Zoom programını kullanıyoruz. Öğrencilerin yüksek katılımını sağlıyoruz. Zoom'da odalar var, öğrencileri odalara bölüp çalışmalar yapmalarını sağlıyoruz. Google Classroom'u ve çeşitli eğitim teknolojileri araçlarını kullanıyoruz. Velilerle ve öğrencilerle çalışmalar yapıyoruz.
"Mikro bir dünyamız var"
"Bizim mikro bir dünyamız olduğu için uzaktan eğitimde devlet okullarında yaşanan sorunları yaşamıyoruz. Ama küçük bir okul olmamıza rağmen bizim için bile çok zor. Uzaktan eğitim sürecini çok büyük bir fedakârlıkla yürütüyoruz.
"Çocuklar teknoloji çağının içinde doğdu. Ama bizler öğreniyoruz. Aileler de bu süreçte öğretmenlik rolünü üstlenmek zorunda kaldı. Bu sürecin olumlu yanı çok kısa bir sürede dijital teknoloji becerileri hem öğretmen ve öğrenciler hem de veliler tarafından öğrenildi. süreçte teknolojik eğitimi çok hızlı bir şekilde öğrenmiş olduk.
"Az da olsa materyal eksikliği yaşandı"
"Bu süreçte materyal eksikliği yaşayan az da olsa öğrencimiz oldu. Kaynaklar yaratarak dayanışmayla öğrencilere ve bilgisayarı olmayan öğretmen arkadaşlarımıza bilgisayar ulaştırdık.
"Her evde bir bilgisayar olması yetmeyebiliyor, çocukları olan öğretmen arkadaşlarımız var ve onların çocukları aynı zamanda öğrenci. Bu nedenle sıkıntılar da yaşandı. Bu ihtiyaçlar da giderildi, şu an öğrencilerin de öğretmen arkadaşlarımızın da materyal sorunu yok."
Koç Monnet, aldıklara tedbirlere ilişkin ise şunları söyledi: "Anaokulu öğrencileriyle yaptığımız ilk yüz yüze eğitim gününün büyük bir kısmını okul bahçesinde sosyal mesafeye uygun şekilde konumlanarak açık havada geçirdik. "Öğretmenlerimiz ve çalışanlarımız öğrencilerimizi daha renkli ve eğlenceli bir okul bahçesinde karşılamak için bahçe zemini üzerine temassız oynanabilen çeşitli açık hava oyunları çizdiler. Bu yolla sosyal mesafeyi çok fazla uyarı cümleleri kullanmadan oyunlar aracılığıyla doğal yolla sağlayabileceğimizi düşündük. "Öğrencileri 6 kişilik gruplara ayırarak sınıflara kabul ettik. Her bir öğrenci isim etiketleri ile belirlenmiş masa ve sandalyeleri kullanarak sadece kendi için ayrılmış yere oturdu. Öğrenciler okulda bulundukları süre boyunca maske kullandılar. Evden getirdikleri gıdalarla ara öğünlerini okulda yaptılar. "Bunların dışında elbette bir okul olarak mevzuatın gerektirdiği gibi eğitim kurumlarında alınması gereken tüm tedbirlerini de alarak hijyen ve sağlık uygulamalarını yerine getiriyoruz. Sosyal mesafe, maske ve hijyen kurallarının tümünü eksiksiz yerine getirmek için önlemler aldık. "Okul binamız içerisinde sürekli, düzenli aralıklarla ve uygun temizlik, dezenfeksiyon, havalandırma işlemleri yapıyoruz. Bina girişlerine özel dezenfektan paspaslar yerleştirdik. Çalışanlarımız ve öğrencilerimiz her sabah bina girişlerinde görevli çalışanımız tarafından karşılanmakta ve ateş ölçümleri yapılıp kayıt altına alınmaktadır. "Günlük maske ve dezenfektan tedariği sağlıyoruz. Okul girişlerinde ve içerisinde uygun noktalara el dezenfektanları yerleştirdik. Tüm ortak alanlardaki panolara ve tuvaletlere hijyen kurallarını gösteren bilgilendirici afişler astık. Tüm çalışanlara ve öğrencilere hijyen ve salgın hastalıklardan korunmak için okulda yapılması gerekenlerle ilgili eğitimler verdik, vermeye devam ediyoruz." |
(RT)