Fotoğraf: Erdal Güney/Kronos
Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) çeşitli başvuruları bir araya getirerek "Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması" (HAGB) düzenlemesini iptal eden kararıyla sanatçı Erdal Güney'in 11 ay 20 günlük cezası da hükümsüz kaldı.
AYM, Erdal Güney'e "Babacığım-Ayakkabı Kutusu" şarkısında "kamu görevlisine hakaret" suçundan HAGB koşuluyla verilen cezanın ifade özgürlüğünü ihlal ettiği yargısına vardı.
İçinde Bilal Erdoğan ve "babası" geçen şarkı
Müzisyen Erdal Güney, içinde "Babacığım" ifadesi geçen şarkısı nedeniyle "kamu görevlisine hakaret"ten 11 ay 20 gün hapis cezasına çarptırılmış ve HAGB uygulamasıyla beş yıl denetimli serbestlik süresince aynı suçu işlemediği takdirde hükmün ortadan kalkmasına karar verilmişti. Aynı şarkı nedeniyle "Bilal Erdoğan'a hakaret" suçunun alenen işlenmesi gerekçesiyle de Güney 112 tam gün hapis karşılığı 1,860 TL para cezası almıştı.
Güney'in avukatı Erdal Fatih Çanakçı karardan sonra ''[...] Siyasetçilerin, hükümetin ve kamu görevlilerin eleştirileri hoşgörü ile karşılaması gerekir. Bunlar ifade ve sanat özgürlüğü kapsamındadır," demiş ve kararı "Anayasa Mahkemesi'ne ve duruma göre Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne kadar taşıyaca[klarını]" açıklamıştı.
Karar AYM önünde
Karara yönelik istinaf ve temyiz süreçlerinin tüketilmesinin ardından Erdal Güney'in avukatları Sema Özdemir ve Erdal Fatih Çanakçı, Erdal Güney'in "düşünce ve ifade özgürlüğü hakkının ihlal edildiği" teziyle AYM'ye başvurdu.
Başvuruda müvekillerinin "düşünsel ve sanatsal üretimi ve özgürlüğü üzerinde büyük baskı ve tehdit [oluşturularak] ceza tehdidi altında yaşamaya mecbur kılın[dığını]" ileri süren avukatlar, böylece "sanatçının temel hak ve özgürlüklerinin ihlal edil[diğini]" savundular.
AYM, birleştirilmiş dosya üzerinden 29 Mart'ta verdiği kararında, başvurucular hakkındaki HAGB kararlarının ifade özgürlüğü ve toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme haklarını ihlal ettiği iddiasını değerlendirerek "başvurucuların ifade özgürlükleri ile toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme haklarına müdahale oluşturduğu" yargısına vardı.
HAGB beraat oranlarının düşmesine yol açtı
AYM, 'Atilla Yazar ve diğerleri' başvurusundaki hükmüne de atıfta bulunarak, şu değerlendirmeyi yaptı: "Derece mahkemelerinin uygulamaları incelendiğinde HAGB teklifinin yargılamanın henüz başında sorulmasının ve özellikle hükmün esas yönünden herhangi bir şekilde denetlenmiyor olmasının ciddi bir iş yükü baskısı altında bulunan hâkimlerin yargılamada usul güvencelerini istismar etmelerine ve mahkûmiyet ve beraat kararı arasında sıkıştığında takdirini mahkûmiyet hükmünden yana kullanmasına yol açtığı kanaatine ulaşılmıştır."
Yüksek mahkeme adli istatistiklere de dayanarak "HAGB kurumunun getirilmesiyle beraat karar oranlarının düşmesi" yanında "HAGB ile sonuçlanan ve ifade özgürlüğüne müdahale teşkil eden konularda Anayasa Mahkemesi tarafından verilen çok sayıda ihlal kararı[nın]" da bu kanaati desteklemekte olduğuna işaret etti ve sonuç olarak "derece mahkemelerinin HAGB kararlarında gerekçe konusunda ikna edici olmaktan uzak ve keyfî kararlar verdiğini" saptadı.
AYM bu birleştirilmiş kararı kapsamındaki dosyalarda HAGB uygulaması nedeniyle "Anayasa'da güvence altına alınan ifade özgürlüğü ile toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının ihlal edildiği" yargısıyla dosyaların, yeniden yargılama yapılmak üzere ilk derece mahkemelerine iadesine karar verdi.
(AEK)