Avusturalya'da çoğunluğunu Ermenilerin oluşturduğu yaklaşık yüz kişi yayınladığı ortak deklarasyonda, "Bu davanın ortaya koyduğu düşünce suçunun artık gerek metinde, gerekse uygulamada tarihin yapraklarına gömülmesini, fikir ve ifade özgürlüklerinin tam anlamıyla yasalara ve günlük yaşamımıza yerleşmesini bekliyor ve istiyoruz" dedi.
Taleplerini Türkiye ve Avusturya kamuoyuna da duyuran imzacılar, düşünceyi kısıtlayan tüm düzenlemelerin kaldırılmasını talep ettiler.
Barolar da iki öğretim üyesine destek verdi
Doğu ve Güneydoğu Bölgeleri'ndeki bazı Barolar adına bir basın açıklaması yapan Diyarbakır Barosu Başkanı Sezgin Tanrıkulu, ifade ve düşünce özgürlüğüne dair sınırlamalarının Türkiye gündeminde çıkarılması gerektiğini bildirdi.
Açıklamasını Batman, Kars, Mardin, Bingöl, Şanlıurfa, Muş, Adıyaman, Tunceli, Siirt, Ağrı, Van, Şirnak, Malatya ve Hakkari Baroları adına açıklamayı yapan Tanrıkulu, Prof. Oran ve Prof. Kaboğlu'yla dayanışma içerisinde olduklarını açıkladı.
İki öğretim üyesi yarın mahkemede
Azınlık Raporu nedeniyle haklarında 5 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu'nun (BİHDK) eski Başkanı Prof. Dr. Kaboğlu ile Kurul üyesi Prof. Dr. Oran, Ankara 28. Asliye Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıkacaklar.
İki öğretim üyesi, raporda "Türkiyelilik" kavramına yer verdikleri için "kin ve düşmanlığa tahrik" ve "yargı organlarını alenen aşağılama" iddiasıyla yargılanacaklar.
Avrupalı 750 öğretim üyesinde ortak çağrı : Davayı düşürün!
Davaya başta Fransa olmak üzere, Avrupa'nın birçok üniversitesinden 750'den fazla öğretim üyesi, Başbakan Erdoğan'a gönderdikleri ortak bir metinle tepki göstermişti.
Ortak metinde, kamuoyları derin şekilde böldüğü halde Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne üyeliği için çabalamış Avrupa ve Fransa'daki kesimlerin bu davayla en sağlam dayanaklarının yoksun bırakıldığı bildirildi.
Türkiye'de daha olgun bir demokrasi için
Geçtiğimiz günlerde bir bildiri yayımlayan Eurarat Grubu da akademisyenlerin yargılanacak olmasını endişe ile izlediğini bildirmişti.
Eurarat Grubu, "Türkiye ile Avrupa arasındaki, dahası Türk adaleti ve Türk kamuoyu arasındaki güven bunalımının daha da derinleşmemesi için, öncelikle sözü geçen hukuki takiplerin durdurulmasını, ardından da, Ceza Kanunu'nun 216, 288, 301 ve 305. maddelerinin tekrar incelemesini talep ediyoruz" diye belirtti.
Bir destek de İtalya'daki aydınlardan
Prof. Dr Oran ve Prof. Dr. Kaboğlu'ya bir destek de İtalya'daki aydınlardan gelmişti. Bu ülkede yüzden fazla aydın Başbakan Erdoğan'a bir ortak bildiri gönderdiler. Bildiriye imza atanlar arasında eski İtalya Başbakanı Giuliano Amato da bulunuyordu.
Bu bildiride de, insan hakları uzmanı iki öğretim üyesinin yargılanması veya mahkum edilmesinin Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne üyelik sürecine büyük zarar vereceği uyarısında bulunuldu. (EÖ/KÖ)
