Avrupa Komisyonu, oylama öncesinde Fransız parlamenterlerden "Türkiye ile zaten zorlukla yürütülen üyelik müzakerelerini daha da zora sokacak" tasarıyı reddetmeleri yönünde çağrı yapmıştı.
Ancak tasarı, 577 sandalyeli Fransa Parlamentosu'nda oylamaya katılan 125 milletvekilinden 106'sının oyuyla dün (12 Ekim) kabul edilmişti.
Rehn: Yasa diyalog ortamına zarar verecek
Libération gazetesinin dünkü sayısı için bir yazı kaleme alan AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn, Finlandiya'nın başkenti Helsinki'de gazetecilere yaptığı açıklamada, yasa teklifinin fikir tartışması başlatmayacağını ve olumsuz etkisi olacağını belirtti.
Rehn'in sözcüsü ise dün gerçekleştirdiği basın toplantısında, "Söz konusu yasa yürürlüğe girecek olursa, bu konuda bir uzlaşmaya varmak için gerekli olan diyalog ve tartışma ortamını engelleyecektir" dedi. Sözcü, "Bu yasa, başlamış olan tartışmayı bloke edecek" diye konuştu.
Brüksel: Türkiye kayıtsızlığına son vermişti
Le Monde gazetesine göre Brüksel, konuyla ilgili tarihi gerçeklerin ortaya konulması için tarihçilerin oluşan bir komisyonu kuran Türkiye'nin Ermeni dosyasında kayıtsızlığına son verdiğini düşünüyor.
Gazete, Eylül 2005'te ilk kez soykırım konusunda "resmi gerçeği" tartışma konusu edecek bir konferansın Türkiye'de bir üniversitede düzenlendiğine yer verdi.
Duff: Voltaire mezarına geri dönecek
Avrupa Parlamentosu'nda ise Britanyalı liberal-demokrat üye ve Türkiye delegasyonu başkan yardımcısı Andrew Duff, "Bu Fransa'nın liberal düşünceleri açısından hüzünlü bir gün" dedi.
"Voltaire mezarına geri dönecek" diyen Duff, bir basın bildirisiyle, Fransa'nın "Türkiye-AB ve Türkiye-Ermenistan ilişkilerine muazzam zarar getiren bir metni kabul ederek Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ni ihlal ettiğini savundu.
Béguin : Türkiye'yi AB'de istemeyenlere koz verildi
AB-Ermenistan delegasyonu başkanı olan Yeşiller Partisi'nden Marie-Anne Isler Béguin de şaşırtıcı şekilde Duff gibi düşünüyor: AB tam da Türkiye'den "Türklüğü aşağılama"ya dair yasa maddesini (301) değiştirmesini istediği bir dönemde ifade özgürlüğünü kısıtlayan bir yasa nasıl haklı görülebilir? Béguin, yasanın Türkiye'yi AB'de istemeyenlere koz vermekten başka bir amaca hizmet edemeyeceğini düşünüyor. (EÖ)