Diyarbakır’ın Lice ilçesine bağlı Kayacık (Hêzan) köyünde, 28 Haziran 2013’teki protestoda karakoldan açılan ateşle öldürülen Medeni Yıldırım’la ilgili yeniden başlayan davanın üçüncü duruşması bugün Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
17 Eylül’de olay yerinde yapılan keşfin raporu henüz mahkemeye ulaşmadığından, karar için raporun beklenmesine hükmedildi. Bilirkişinin raporu hazırlamak için 30 günü var.
Bir sonraki duruşma 13 Kasım’da.
18 yaşındaki Medeni Yıldırım’ı vurmakla suçlanan, davanın tek sanığı, o dönem asker olan Adem Çiftçi, Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 9 Kasım 2016’da görülen altıncı duruşmada beraat etmişti.
Antep Bölge Adliye [İstinaf] Mahkemesi 1. Ceza Dairesi ise beraatı bozarak davanın yeniden görülmesine hükmetmişti. Bu kararla, dava 21 Aralık 2017’de yeniden başladı. Çiftçi, “haksız tahrik altında olası kastla öldürme” suçundan 18 yıla kadar hapis istemiyle yargılanıyor.
Tek sanık duruşmaya katılmıyor
Üçüncü duruşmaya, tutuksuz yargılanan tek sanık Çiftçi katılmadı. Mahkeme, yeniden yargılama başladığında, sanığın tutuklanması veya adli kontrol uygulanmasını taleplerini de reddederek sanığın duruşmalardan vareste tutulmasına hükmetmişti.
Bugünkü duruşmada taleplerini dile getiren, Yıldırım ailesinin avukatı Reyhan Yalçındağ Baydemir, “Keyfi bir şekilde silah kullanılmıştır” diedi.
Mezopotamya Ajansının haberine göre Reyhan Yalçındağ Baydemir, şimdiye kadar ateş emrini veren hiçbir üst düzey görevlinin şüpheli olarak ifadesinin alınmadığını söyledi.
“Bu haliyle devam ederse eksik kalacak”
Avukat Yalçındağ Baydemir, Yıldırım’ın yaşamını yitirdiği yerde yüzlerce kovan bulunduğunu hatırlatarak, şunları söyledi:
“Biz bunu toplumsal bir gösteriye orantısız güçle karşılık verildiği şeklinde değerlendiriyoruz. Diğer tüm yaşam hakkı ihlalleri gibi burada da deliller başından beri düzensiz toplanmıştır.
“Dosya, bu haliyle devam ederse eksik bir yargılama olacaktır. Çünkü yaşam hakkının korunmadığı, faillerin keyfi bir şekilde cezasız kaldığı her bir dosya, yeni ölümlere yol açmıştır.
“Su ve gaz sıkılmasıyla insanlar dağılabilecekken keyfi bir şekilde silah kullanılmıştır. Biksi gibi ağır silahların kullanıldığı ve silah ateş emri veren hiçbir üst düzey görevlinin şüpheli olarak ifadesi alınmamıştır. Keşfe dair bilirkişi raporları geldiğinde dosya kapsamının genişletilerek yeni suç duyurularında bulunacağız.”
Ne olmuştu? |
Diyarbakır, Liceli Medeni Yıldırım 18 yaşındaydı. 28 Haziran 2013’te Diyarbakır Lice ilçesine bağlı Hêzan-Kayacık’ta kalekol yapımını protesto eden ve “Barış İstiyoruz” pankartıyla yürüyen kalabalığa askerler ateş açtı, Medeni Yıldırım öldürüldü. Olayda sekiz kişi de yaralandı. Önce Lice’de soruşturma açıldı. Yıldırım’la ilgili dosya görevsizlik kararıyla Lice Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildi. Sonra da dosyaya gizlilik kararı konuldu. Olaydan bir yıl sonra, Mayıs 2014’te Yıldırım’ın vurulduğu görüntüler ortaya çıktı, jandarmaların kalabalığa ateş açtığı kesinleşti. Öldürülmesinden yaklaşık iki yıl sonra olay yerinde keşif yapıldı. Dava ise ancak Eylül 2015’te açılabildi. Cumhuriyet Savcısı Yunus Ferhat Sorgut, hazırladığı iddianamede, şüpheli asker Adem Çiftçi’nin “haksız tahrik altında olası kasıtla ateş ederek Yıldırım’ın ölümüne neden olması” nedeniyle Türk Ceza Kanunu'nun kasten öldürmeyi düzenleyen 81. ve olası kasıtı içeren 21/2. maddelerinden yargılanmasını istedi. Çiftçi savunmasında olay sırasında nizamiye nöbet kulübesinde kendisinin bixi marka silahın başında olduğunu, silahın kurma kolunu çektiğini ancak ateş etmediğini belirterek suçlamayı kabul etmedi. Olayla ilgili İçişleri Bakanlığı müfettişlerince hazırlanan rapor üzerine Kayacık Karakol Komutanı, silah kullanma emri veren Jandarma Özel Harekat Tim komutanı ve karakolda görevli askerler hakkında “görevi kötüye kullanma” ve “taksirle birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma” iddiaları başlatılan soruşturmada ise takipsizlik kararı verildi. Takipsizliğe yapılan itirazın kabul edilmesiyle yeniden açılan soruşturma devam ediyor. Adem Çiftçi Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın altıncı duruşmasında beraat etti. Ancak Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi, “Yargılamada eksik inceleme ve değerlendirme yapıldığı”, “Delillerin eksik toplandığı” gerekçesiyle beraat kararını bozarak, eksiklerin giderilmesi için dava dosyasını yerel mahkemeye gönderdi. Yargılama yeniden başladı. |
(AS)