Fotoğraf: BMGK'de ambargo oylama sonuçları/Aljazeera
Biden yönetimi, Perşembe gecesi TSİ gece yarısı BM Genel Kurulu'nda yapılan oylamada 185 ülkenin ABD'nin Küba'ya karşı 62 yıldır sürdürdüğü ekonomik ambargoyu sona erdirmesi çağrısında bulunan kararına uymayacağını açıkladı.
BM Genel Kurulu'ndaki oylamada yalnızca ABD ve İsrail karara karşı oy kullandı. Brezilya ve Ukrayna da çekimser kaldı. Bu oylamayla birlikte ABD 30. kez Birleşmiş Milletler'in ambargoyu kaldırma kararına karşı koyuyor.
Küba Dışişleri Bakanı:
"Ambargo kasıtlı bir ekonomik savaş eylemi"
ABD Ambargosu Küba Devrimi'yle ABD işbirlikçisi Batista rejiminin devrilmesinden iki yıl sonra 19 Ekim 1960'ta, devrim hükümetinin ABD'ye ait Küba petrol rafinerilerini tazminatsız kamulaştırma kararı üzerine ABD Küba'ya gıda ve ilaç dışındaki ihracata ambargo koydu. Ambargo, ABD işletmelerinin ve ABD yasalarına göre örgütlenen veya çoğunluğu Amerikan vatandaşlarına ait olan işletmelerin Küba'yla ticaret yapmasını yasaklıyor. Modern tarihin en kalıcı ticaret ambargosu, 7 Şubat 1962'de hemen hemen tüm ihracatı kapsayacak şekilde genişletildi. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 1992'den bu yana her yıl ABD'nin Küba'ya uyguladığı ekonomik ambargonun sona ermesini talep eden bir kararı kabul ediyor ve ABD ve İsrail, sürekli olarak bu kararlara karşı oy kullanıyor ve kararı tanımadıklarını açıklıyor. |
Küba Dışişleri Bakanı Bruno Rodriguez Parrilla, oylama öncesinde BM Güvenlik Kurulu'na hitap ederek, ambargoyu "ülkeye mali geliri akışını önlemek, hükümetin toplumun ihtiyaçlarını karşılama yeteneğini yok etmek, ekonomiyi çökertmek ve yönetilemezlik hali yaratmak amacıyla [sürdürülen] kasıtlı bir ekonomik savaş eylemi" olarak niteledi.
Rodriguez, 2019'dan bu yana ABD'nin "Kübalı ailelere kasten mümkün olan en büyük zararı vermek için" ülkesine yönelik kuşatmayı "aşırı, daha acımasız ve insanlık dışı bir boyuta yükselttiğini" de sözlerine ekledi.
Joe Biden, kendisinden önceki başkan Donald Trump'ın Küba'ya yönelik ambargoya getirdiği yeni kısıtlamaları kısmen hafifletmiş ve döviz değişimi, iki ülke arasındaki uçak seferleri, turizm ve göç konusundaki sert ABD yaptırımlarını gevşetmişti.
ABD Temsilcisi: Küba insan haklarını ihlal ediyor
Ancak ABD Siyasi Koordinatörü John Kelley, Perşembe günü BM Genel Kurulu'na yaptığı açıklamada, ABD'nin Küba hükümetini Temmuz 2021'de adada gerçekleşen yaygın protestoların ardından insan hakları ihlalleri iddialarından sorumlu tutacağını söyledi.
Kelley, "ABD bu karara karşı çıkıyor, ancak Küba halkının yanındayız ve onlara anlamlı destek sağlamanın yollarını aramaya devam edeceğiz" dedi.
"Küba hükümetini siyasi mahkumları derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakmaya ve Küba'daki tüm bireylerin ifade ve barışçıl toplanma özgürlüklerini korumaya çağıran uluslararası ortaklara katılıyoruz."
Küba Temsilcisi: "ABD Kübalılar'ın refahını
istiyorsa ablukayı kaldırabilir"
Küba'nın Birleşmiş Milletler temsilcisi Yuri Gala, New York'taki BM oturumu sırasında ABD'nin hak ihlali iddialarının doğru olmadığını söyledi. "Küba'nın demokrasi ve insan hakları derslerine ihtiyacı yok, buna ABD'den çok daha az ihtiyacımız var" dedi ve ekledi: "ABD hükümeti Kübalıların refahı, insan hakları ve kendi kaderini tayin hakkı ile gerçekten ilgileniyorsa, ablukayı kaldırabilir."
Son aylardaki bazı iyi niyet jestlerine karşın, ABD çok az yumuşama belirtisi gösteriyor. Ekim'de Biden yönetimi, Ian Kasırgası'nın ardından acil yardım çabaları için Küba'ya 2 milyon dolar yardım önermiş, ayrıca, Ağustos'ta adadaki bir petrol depolama tesisini tahrip eden yangının ardından yangın söndürme ekipmanı bağışlamıştı.
(AEK)