"Madenimizi Kapattırmayız" "Ekmeğimizden Elinizi Çekin" sloganı ile yola çıkarak maden sahasında pankartlı bir eylem yapan işçiler 2 hafta boyunca seslerini devlete ve halka duyurmak için yola çıktıklarını belirterek Eylem ve toplantılarını sürdüreceklerini söylediler.
Sabah saatlerinde Maden altın ve gümüş çevherinin ayrıştırma yapılan tanklarının önünde Ailleri ile birlikte toplanan işçiler 10.yıl marşını birlikte söyledikten sonra yaptıkları eylemin sebeplerini anlatmak üzere aralarından konuşmacı olarak seçtikleri İşçi Hüseyin Batmaz'ı Maden-iş sendikası Şube başkan yardımcısı ile bir iş makinasının üzerine çıkaradılar. Sendikacı Mehmet Saç "Türkiye'nin ilk altın madeninin kapatılmasına müsade etmeyeceğiz. Bu işçilerin haklı mücadelesini omuz omuza sürdüreceğiz. Bu işçi aş istiyor, ekmek istiyor. Çalışmak istiyorlar.Bu nedenle bu çalışmayı başlattılar. Bizde destekliyoruz" dedi. İşçi Hüseyin Batmaz'da "devletimize ve halkımıza sesimizi duyurmak için 2 hafta sürecek eylem ve toplantılar yapacağız. Madenimizi çevreye ve doğaya zarar verdiği için kapatma girişimide bulunuyorlar. Oysa biz 10 ayda 2 ton altın ürettik. Ülke ekonomisine katkıda bulunduk. Ne doğa kirlendi. ne de zehirledi. Bu nedenle gururluyuz. Onurluyuz. Biz burada çalışıp, üretip çoluk çocuğumuza ekmek götürdük ve devlete kazandırdık. Hükümetin bizim ekmeğimizi engellemeyici karar verene kadar eylemlerimizi sürdüreceğiz. Devlet ve hükümetimize tamamen güveniyoruz. Kanunsuz bir iş yapmak istemiyoruz" diyerek, Senih Özay, Noyan Özkan ve Alman Fian vakfının Türkiye temsilcisi olduğu iddia edilen ve Orman davasını açan Birsen lemke ve Oktay Konyar'a seslenerek elinde bulunan ekmeği göstererek "Ekmeğimizden elimizi çekin" uyarısında bulundu. Hükümete ve devlete de seslenerek "Size güveniyoruz. Bu dosyada on binlerce insanın Ovacık altın madenine destek verdiğine dair dilekçe ve imzaları var. Hükümetimiz ve devletimiz bu sesimize kulak vermelidir" dedi. daha sonra 10 yıl marşını işçiler ve aileler hep birlikte söyleyerek eylemlerini tamamladılar.
KARŞI ALTERNATİF EYLEM
Bergama köylüleri yargı kararlarını hiçe sayarak siyanürle altın çıkarmaya devam eden Normandy'nin topraklarını terketmesi konusunda ısrarlı.
Normandy Şirketi, "Mahkeme kararlarıyla yaşamaya alışacağız" derken, bugüne kadar hiçbir yargı kararına uymayan şirket son günlerde basına verdiği ilanlar ve bu ilanlar karşılığında yaptırdığı haberlerle madende çalışan işçileri köylülerin karşısına dikerek kendine meşru zemin yaratmaya çalışıyor. Çokuluslu şirket Normandy'nin topraklarını terk etmesini isteyen Bergama köylüleri dün yine bir araya geldi. Çamköy, Narlıca, Ovacık, Pınarköy ve Tepeköy köylerinden gelerek sabah 10.00'dan itibaren Çamköy'de toplanan köylüler, eylemlerini burada başlattılar. Bergama Çevre Hareketi Sözcüsü Oktay Konyar, mahkeme kararlarının ardından Normandy'nin çeşitli basın yayın kuruluşlarına ve Avustralya'da bir televizyon kanalına verdiği, "Madene karşı çıkanların çevresinde sadece 3-5 kişi var" türündeki demeçlere tepki göstererek şunları söyledi, "3-5 kişi olmadığımızı, satılmadığımızı ve bu madeni burada istemediğimizi göstermek için toplandık. Satılmadık, ayaktayız." Konyar'ın konuşmasının ardından Çamköy meydanında toplanan 5 yaşından 80 yaşına kadar yaklaşık 1500 kişi tek sıra halinde madene doğru yürüyüşe geçti. Madenin önüne gelen köylüler, "Türkiye Afrika olmayacak", "Siyanürcü şirket, Türkiye'yi terk et" sloganlarını atarak madeni topraklarında istemediklerini söylediler. Madenin önünden ayrılan köylüler yine tek sıra halinde Ovacık köyü çıkışından yürüyerek Çanakkale-İzmir karayoluna vardılar.
'Kararlar uygulansın'
Daha sonra tekrar madenin önüne gelen köylülere yeniden bir konuşma yapan Oktay Konyar, "12 yıllık mücadelenin sonuna geldik. Verdiğimiz hukuksal mücadeleyi 5 kez kazandık. Yargı kararları her zaman lehimize sonuçlandı. Hükümet artık yargı kararlarını uygulamak zorundadır. Şirket gidene kadar nöbeti burada bırakmayacağız" dedi. Madende çalışan işçilerin madenin kapatılmaması yönünde yaptığı eyleme de değinen Konyar şunları söyledi, "Madende çalışan işçilere saygı duyuyoruz. Kendi tercihlerini yapmışlar. Ama biz de kendi yaşama hakkımızı savunmak için her türlü mücadeleyi vereceğiz."
Buradan eylemin başladığı Çamköy meydanına dönen köylüler daha sonra dağıldı. Eylemi şirketin anavatanı Avustralya'dan gelen muhabirler de izledi.