* Fotoğraf: Olaf Scholz Twitter hesabı
Almanya Şansölyesi Olaf Scholz, bugün (4 Kasım) Çin'in başkenti Pekin'de Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ile bir araya geldi.
Şansölye Scholz, COVID-19 salgınının başlangıcından bu yana Çin'i ziyaret eden ilk G7 ülkesi lideri oldu. Scholz, aynı zamanda Çin Komünist Partisi'nin (ÇKP) 16-22 Ekim'de yapılan 20. Ulusal Kongresi'nin ardından ülkeyi ziyaret eden ilk liderler arasında yer aldı.
The Guardian'ın Çin devlet kanalı CCTV'den aktardığına göre, Scholz'ün ziyareti sırasında konuşan Xi, "değişim ve kaosun hâkim olduğu bu dönemde birlikte çalışmanın gerekli olduğuna" dikkat çekti.
Çin haber ajansı Xinhua'nın haberine göre de Xi görüşmede, Scholz'ün göreve geldikten sonraki ilk Çin ziyaretinin iki ülke arasında anlayış ve güveni geliştireceğini, farklı alanlarda işbirliğini derinleştireceğini ve karşılıklı bağların ilerletilmesi için önemli bir fırsat sunduğunu söyledi.
Bu yıl Çin-Almanya diplomatik ilişkilerinin 50. yıl dönümü olduğunu anımsatan Çin Devlet Başkanı Xi, aradan geçen 50 yılın iki taraf arasında karşılıklı saygıyı, farklılıkları koruyarak ortak zemin arayışını, birbirinden öğrenme ve etkileşimi, ortak faydaya dayalı iş birliğini sürdürdüğü müddetçe, ilişkilerin doğru doğrultuda gelişme göstereceğini kanıtladığını belirtti.
Dünyanın karmaşık ve değişken koşullardan geçtiğine dikkat çeken Xi Jinping, "Çin ve Almanya'nın etki sahibi iki büyük ülke olarak değişim ve kaosun hâkim olduğu bir dönemde küresel barışa ve kalkınmaya katkı sağlaması gerektiği" görüşünü dile getirdi.
Scholz de ziyaret sırasında yaptığı açıklamada, Rusya'nın Ukrayna'yı işgaliyle başlayan savaşa da dikkat çekerek "Gergin zamanlarda liderlerin yüz yüze görüşmesinin iyi olduğunu" belirtti.
TIKLAYIN - "Çin'de kalkınma temasının yerini güvenlik aldı"
Çin Devlet Başkanı ve ÇKP Genel Sekreteri Xi Jinping, 5 yılda bir yapılan ÇKP Ulusal Kongresi'nde yeniden genel sekreterliğe seçilerek Çin Halk Cumhuriyeti'nin kurucusu Mao Zıdong'dan bu yana parti liderliğini iki dönemden fazla sürdüren ilk lider olmuştu.
Scholz'ün Çin ziyareti neden eleştiriliyor?Almanya'da Aralık 2021'de kurulan Sosyal Demokrat Parti (SPD) - Yeşiller Partisi - liberal Hür Demokrat Parti (FDP) koalisyon hükümetine liderlik eden Şansölye Olaf Scholz'ün (SPD) Çin ziyareti, özellikle Hamburg Limanı'ndaki üç terminalin yüzde 24,9 hissesinin Çin'in devlet lojistik şirketi Cosco'ya satılmasının gündemde olduğu bir dönemde eleştirilere sebep oldu. Anadolu Ajansı'ndan (AA) Emre Aytekin'in değerlendirmesinde de altını çizdiği üzere, Çin'e olan ve halihazırda artması beklenen ekonomik bağımlılık Almanyalı yurttaşlar ve siyasetçilerde endişe yarattı. Söz konusu endişeler, Rusya'nın 24 Şubat'ta Ukrayna'yı işgaliyle başlayan savaşın ardından Almanya'nın Rusya'ya enerji alanında yıllar içinde artan bağımlılığının tartışıldığı bir döneme denk geldi. Aytekin'in değerlendirmelerinden öne çıkanlar şöyle: "Ziyaret, Çin yönetimine destek olarak algılanabilir""Scholz'ün ziyareti, Şi'nin iktidarını üçüncü döneme taşımasının yolunu açan ve tek adam konumunu kalıcı hale getiren kongrenin hemen ardından gerçekleşmesiyle, Çin'in Batı ile ilişkilerinde gerilimlerin arttığı dönemde gözlerin çevrildiği bir temas haline geldi. "Günübirlik ziyaretin, Çin yönetiminin yeni doğrultusuna bir destek ifadesi olarak algılanması ihtimali, halihazırda Almanya'da Sosyal Demokrat Parti (SDP), Hür Demokrat Parti (FDP) ve Yeşiller Partisinden oluşan koalisyonun ortakları arasında rahatsızlık yaratmış durumda. Ekonomik bağ mı bağımlılık mı?"Sovyetler Birliği'nin dağılması ve iki Almanya'nın birleşmesinden bu yana Almanya liderleri, Çin'i ekonomik iş birliği için büyük potansiyel olarak görüyor. "Daha çok ekonomik ilişkilere odaklanan, çoğu zaman kalabalık sanayi ve ticaret heyetlerinin katıldığı ziyaretler sonucunda, iki ülke arasında ticaret hacmi 2021'de 238 milyar doları aştı. "Almanya, Çin'in açık arayla Avrupa'daki en önemli ticari ortağı konumunda bulunuyor. Araştırma şirketi Rhodium Group'un verilerine göre, 2018'den bu yana Çin'deki Avrupa Birliği (AB) yatırımlarının yüzde 43'ü Almanya şirketleri tarafından yapıldı. "Çin Ulusal İstatistik Bürosunun verilerine göre, Almanya'nın Çin'de ihracatı, 2022'nin ilk 9 ayında tüm AB ülkelerinin yüzde 39'unu oluşturdu. Öte yandan, yakın zamanda Çin de Almanya'nın en büyük ticaret ortağı haline geldi. Çin, Almanya'nın en çok ticaret yaptığı ülkeler arasında 2017'de ABD'yi geride bırakarak ilk sıraya yerleşti. "Ancak bu ekonomik bağlar, son dönemde Pekin yönetiminin özel olarak ABD, genel olarak Batı ile ilişkilerinde cepheleşmenin artmasıyla sorgulanır hale gelmiş durumda. "Özellikle Ukrayna savaşının ardından Çin'in Rusya'ya yakın tutum izlemesi Batı'da örtülü bir destek olarak yorumlanırken, Pekin'in, bölgesinde başta Tayvan olmak üzere egemenlik ihtilaflarında askeri gücünü daha fazla öne çıkarması endişelere yol açıyor. Koalisyonda çatlak mı?"Sosyal Demokrat Şansölye Scholz, 12 Ekim'de ülkesinde katıldığı iş forumunda, 'Çin ile rekabette ekonomik bağları koparmanın yanlış bir yaklaşım olacağı' değerlendirmesinde bulundu. "Scholz'ün koalisyon ortağı Yeşiller Partisinden Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ise 18 Ekim'de Berlin'de katıldığı dış politika forumunda, hükümetin, Rusya ile ekonomik bağımlılık ilişkisinin Ukrayna savaşının ardından yol açtığı sorunlardan ders çıkarması, aynı hataları Çin ile ilişkisinde tekrarlamaması gerektiğini belirtti. "Scholz'ün Pekin'i ziyareti öncesinde, Çin'in gemi taşımacılığı şirketi Cosco'nun geçen hafta Almanya liderinin bir zamanlar belediye başkanı olduğu Hamburg kenti limanının bir terminalinde yüzde 24,9 hisse almasına onay verilmesi, tartışmaları büsbütün ateşledi. "Almanya'da 6 bakanlığın ve koalisyon ortaklarının, ayrıca AB Komisyonunun aleyhteki görüşüne rağmen onaylanan devir kararına ilişkin, 'ulusal güvenlik' en önemli endişe sebebi olarak dile getirildi." TIKLAYIN - "Çin değişiyorsa, bizim de Çin ile ilişkilerimizin değişmesi gerek" |
(SD)