CHP Bursa Milletvekili Aykan Erdemir Yükseköğretime Geçiş Sınavı’nda (YGS) Alevilik’le ilgili sorulan soruya tepki gösterdi ve iptal edilmesini istedi.
“Mezhep ayrımcılığı yapan, Alevilik inancı ve öğretisini tahrif eden ve Alevi öğrenciler için çeldirici bir nitelik taşıyan YGS sorusunun iptal edilmesi ve Alevi yurttaşlarımızdan özür dilenmesi gerekmektedir.”
Soruda çok sayıda problem bulunduğunu söyleyen Erdemir Alevilik’le ilgili soru sorularak “soruların mezhep ayrımcı niteliği taşımadığı izlenimi oluşturulmaya çalışıldığını” iddia etti.
Erdemir beş “Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi” sorusu içeren YGS’de ayrımcı bir uygulama olduğunu belirterek “bu ayrımcı uygulamayı meşrulaştırmak için iki farklı strateji kullanıldığını” belirtti.
Erdemir’e göre, “soruların herkes için ‘zorunlu’ olmadığı yalnızca ‘tercih’ eden öğrencilerce yanıtlanacağı izlenimi oluşturulmaya ve Alevilik ile ilgili soru sorularak soruların mezhep ayrımcı niteliği taşımadığı izlenimi oluşturulmaya çalışıldı.
“Beş din sorusundan birinin Alevi Bektaşi inancıyla ilgili olması ‘soruların mezheplerüstü olmadığı’ ve ‘Alevilere yönelik ayrımcılık içerdiği’ yönünde gelebilecek eleştirilere karşı geliştirilmiş bir savunma refleksidir.
“Diğer dört din sorusunun Alevi öğrencilerin inanç esas ve pratikleriyle uyumsuzluğu bir yana Alevilikle ilgili soru da Alevi öğrenciler için bir ayrımcılık kaynağıdır.”
Farklı tanımlar
Erdemir konuyla ilgili basın açıklamasında, bir soruda geçen musahiplik tarifinin Alevi öğrencilerin aşina oldukları musahiplik anlayışından farklı olduğuna değindi ve ayrımcı olduğunu ifade etti.
“Soru, Alevi öğrencileri yanıltıcı, yanlış yönlendirici ve rahatsız edici içeriği nedeniyle de mezhep ayrımcı bir niteliğe sahiptir.
“Alevi öğrencilerin musahipliğe ilişkin sahip oldukları bilgiler bu sorudaki içerikle çeliştiği için bu soruyu doğru olarak yanıtlamalarını zorlaştırmaktadır.
“Soru, mevcut haliye Alevi öğrencileri çeldirici ve yanıltıcı bir içeriğe sahiptir. Bu nedenle de Alevi öğrenciler için tuzak bir soru olarak görülebilir.”
İtirazlar
Erdemir’in itiraz ettiği noktalar şöyle:
* Soruda tanımlanan musahiplik tanımıyla Alevilerin musahiplik anlayışı arasında önemli farklılıklar bulunmaktadır.
* Sorunun yanıtlarına göre musahiplik “şartların gereği olarak” çıkan bir gelenektir. Oysa ki Aleviler için musahiplik kökeni Kırklar Meclisi ve cemine dayanan, ikrarın yani Alevi inanç yoluna girmenin ilk adımı olan vazgeçilmez bir inanç öğesidir. Dini bir çerçeve içinde değerlendirme yaparken namaz, oruç ve hac ibadetleri için “şartların gereği olarak çıkan” ifadesini kullanmak ne derece sorunlu ve rencide edici ise, musahiplik için de benzeri bir ifade kullanmak eşit derecede sorunlu ve rencide edicidir.
* Musahiplik iki kişi arasında değil iki aile arasındaki ilişkinin esaslarını tesis eden bir kurumdur. Bu boyutu bütünüyle göz ardı edilmiştir.
* Musahiplik iki kişinin insanların şahitliğinde söz vermesi olarak tanımlanmış, musahiplik ceminden, ikrar verilmesinden, dedenin, rehberin rolünden bahsedilmemiştir.
* Musahiplik için kullanılan “yayla kültürünün bir gereği” olarak ifadesi, coğrafi indirgemeci bir iddiadır. Musahiplik, Aleviler için yayla kültürünün gereği değildir. Tarikat kapısı olarak da adlandırılan musahiplik, coğrafi değil inançsal bir çerçevede incelenmelidir.
* Soru Alevi inancını tarif etmeye, tahrif etmeye ve bu yolla yeniden inşa etmeye yönelik bir girişimdir. Böylesi bir toplumsal mühendislik manevrasının YGS soruları üzerinden yapılmaya çalışılıyor olması kabul edilemez bir hukuksuzluk ve hak ihlalidir. (YY)
Tartışılan soru
YGS’de sorulan Alevilik’le ilgili soru şöyle:
Alevilik ve Bektaşilikte önemli bir yere sahip olan musahiplik (yol kardeşliği) iki kişinin, insanların şahitliğinde hayat boyu yol kardeşi olmaya söz vermesi olarak açıklanabilir. Geçmişi, eski Türklerde göçebe hayatın ve yayla kültürünün bir gereği olarak ortaya çıkan ‘kardeşlik’ geleneğine kadar uzanan musahiplik, İslami dönemle birlikte farklı bir biçim kazanmıştır. Hz. Muhammed, Mekke’den Medine’ye hicret edildikten sonra, inananları birbirine kaynaştırmak ve sosyal dayanışmayı sağlamak amacıyla her bir Mekkeliyi, bir Medineliyle kardeş yapmıştır. Bunlarda öz kardeş gibi beraber yemiş, beraber çalışmışlardır. İşte musahiplikde bu geleneklerin harmanlanarak günümüze ulaşmış halidir.
Buna göre musahiplik ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi ileri sürülemez ?
A) Özünde sosyal dayanışmayı barındırdığı
B) Yerleşik hayata geçmede kolaylık sağladığı
C) Din kardeşliğini yansıtan örnek bir uygulama olduğu
D) Toplumsal aidiyeti pekiştiren bir model olduğu
E) Şartların gereği olarak çıktığı (YY)