7 Eylül 2004'te Cakarta-Amsterdam uçuşu yapan Garuda uçağında pilot Priyanto, aktivist Munir'e business class'ta yer alan koltuğunu verdi.
Aktivist Munir, arsenikle öldürüldü
Portakal suyu ikram edilen Munir, aktarma yapan uçuşun ikinci bölümünde kusmaya başladı ve kısa süre sonra öldü. Aktivistin bardağına kuvvetli dozda arsenik katıldığı anlaşıldı.
Le Monde gazetesine göre, pilotu yargılayan mahkeme, Priyanto'nun "planlı ölümde yer aldığının kuşkuya yer bırakmayacak kanıtlandığına" karar verdi. Ayrıca, yargıçlar, cinayete yakın saatlerinde pilotun, kimliği belirsiz kişilerle sürekli telefonda konuştuğunun tespit edildiğini da bildirdiler.
Suçlama ve mahkemenin kararını kabul etmeyen pilot Priyanto ise, "Ben kurbanım" dedi. Ölen aktivistin yakınları ise, daima, pilotun güçlü çıkar gruplarının bir maşası olduğunu iddia ettiler. Bir araştırma komisyonu ise, Endonezya gizli servisinin işin içinde olduğu sonucuna varmıştı.
Şiddet Kayıpları ve Mağdurları Komisyonu'nu kurmuştu
Endonezya'da hassas dengeleri etkileyen bu dava, dokunulmazlıklarının arkasına sığınarak ifade vermeyi reddeden bazı yetkilileri zor durumda bırakmıştı. İnsan hakları savunucuları ise, soruşturmayı yürütenlerin, pilot dışında cinayete karışan ve azmettirenlere dokunamadıklarını bildirdiler.
Endonezya Ordusu'nun Doğu Timor'da işlediği insan hakları ihlalleri eleştiren 38 yaşındaki Munir, Endonezya'da sivil ölümleri ve yargısız infazları kınayan Şiddet Kayıpları ve Mağdurları Komisyonu (KONTRAS) isimli bir örgütü kurmuştu. (TK/EÖ)