Fotoğraf: Mehmet Eser - İstanbul / AA
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, dün akşam Habertürk’te gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Ata İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan'ın Cumhur İttifakı'nı desteklemesiyle ilgili, “kendisinde bu konuda olumlu ya da olumsuz değerlendirme yapma hakkını bulmadığını, bu değerlendirmeyi Oğan'a oy veren seçmenlerin yapacağını” söyledi.
Oğan'ın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı desteklemesine şaşırmadığını söyleyen Akşener, ona oy veren seçmenlerin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı destekleyeceğini düşünmediğini ifade etti.
“Erzurum'dan sonra ilk turda alacağına inandım”
Millet İttifakı'nın oy oranını Cumhurbaşkanı Seçimi açısından başarısızlık olarak görmediğini dile getiren Akşener, şunları söyledi:
“Ben, birinci turda geçilebileceğine inanmıştım. Son 10 gün sahalarda 45 miting yapmışım, birçoğuna da Sayın Mansur Yavaş ile gittik. Mitinglerde Kılıçdaroğlu'na oy istediğim zaman alkışı görüyorsunuz. Bir de Erzurum'dan sonra ben Sayın Kılıçdaroğlu'nun birinci turda seçimi alacağına inandım ve bunu da belirttim.
Şimdi tersinden baktığımız zaman, Cumhur İttifakı'nda AK Parti, 2002'deki oyuna düştü. İlk defa 21 yılda. Sayın Erdoğan ikinci tura kaldı. Buna karşı Meclisi aldılar. Bu, Türkiye açısından bir fayda da getirebilir.
Millet İttifakı olarak Sayın Kılıçdaroğlu'nu seçtirebileceğimize inanıyorum. Yasama Cumhur İttifakı'nda, yürütme Millet İttifakı'nda olduğunda hem denge ve denetleme devreye girer hem sonsuz yetkilere sahip cumhurbaşkanı kavramını yeniden sorgulamaya başlarız.
İddia ediyorum ki o zaman sağduyu Türkiye'ye hakim olur ve hep beraber Mecliste hiç referanduma gerek kalmadan bütün partilerin 'Evet' oyuyla parlamenter sisteme geçiş olur. Bu dengeden dolayı seçmenin lehine olan, Sayın Kılıçdaroğlu'nun cumhurbaşkanı seçilmesi.”
“Seçmeni ikna etmek bizim görevimiz”
Seçim sürecinde gençlerin geleceğine ilişkin fikirlerini anlatmaya yoğunlaştığını, konuşulması gerekenin bu olduğuna inandığını belirten Akşener, “İki aydır et almadığını söyleyen aileler gördüm. Bunları konuşmamız lazımdı. O aileler bana 'Sen HDP'li misin, masada HDP var mı, sen PKK'lı mısın?' demiyor. Söylemeye çalıştığım şu, 49'lardan, parti oyundan bahsediyorum, 35'e düşmüş bir yapıdan bahsediyoruz. Gayret etmemiz lazım. Seçmen patrondur, velinimettir. Seçmeni ikna etmek bizim görevimiz. Eksiğimiz varmış, tamamlamaya çalışıyoruz” dedi.
“Ekonominin esas patronu güvendir”
Türkiye'de ekonominin her geçen gün kötüye gittiğini, Millet İttifakı'ndaki partilerin bunu düzeltebilecek güçlü kadrolara sahip olduğunu vurgulayan Akşener, şöyle devam etti:
“Ekonominin esas patronu güvendir. En basitinden, Kemal Bey kazanacak anketlerine inanıldığı anda borsa ne oldu? Fevkalade yani bu satın alındı. Buna karşılık Sayın Erdoğan ikinci tura kalıp 49,5 alınca ne oldu? Perşembe günü neler oldu? Hatırlayın, kredi limitleri düştü, kredi kartlarıyla ilgili ödemeler problem oldu, sonra ertesi gün geri alındı.” (AS)