Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM), aralarında Türkiye'nin de olduğu Avrupa Konseyi üye devletlerinde LGBTİ+ bireylere yönelik nefret söylemi, şiddet ve nefret suçlarında artıştan derin kaygı duyduğunu açıkladı.
Parlamenterler, "LGBTİ+ bireylerin medeni haklarına yönelik suçlama ve ihlaller[in] büyük ölçüde siyasi şahsiyetlerden, hükümet temsilcilerinden ve dini liderlerden kaynaklandığı," uyarısında bulundu.
Sosyalistler & Demokratlar grubu üyesi Belçikalı Fourat Ben Chikha'nın hazırladığı rapor temelinde kabul edilen kararla, AKPM, özellikle Macaristan, Polonya, Rusya Federasyonu, Türkiye ve Birleşik Krallık'ta birkaç yıldır süre giden "LGBTİ+ bireylerin haklarına yönelik yaygın ve sık tekrarlanan saldırıları" şiddetle kınıyor ve son yıllarda elde edilen önemli ilerlemelerin günümüzde tehdit altında olduğunu vurguluyor.
Avrupa Eşitlik Komiseri Helena Dalli'nin de katıldığı tartışmada, parlamenterler bazı muhafazakâr hareketlerin eşitlik ve LGBTİ+ bireylerin hakları uğruna mücadeleyi kasten "cinsiyet ideolojisi" veya "LGBTİ+ ideolojisi" olarak damgaladıkları cinsiyet düşmanı söylemlerini kınadılar.
Bu bağlamda, AKPM Venedik Komisyonu'nun Macaristan'a yönelik son bulgularına dikkat çekti ve üye devletleri LGBTİ+ kişilerin haklarına aykırı yasaları yürürlüğe koymamaya ve zaten yürürlükte olanları, "anti-LGBTİ+ propaganda" yasalarını da içerecek şekilde geri çekmeye çağırdı.
AKPM Rusya Federasyonu makamlarını, Çeçenistan Cumhuriyeti'nde LGBTİ+ bireylere karşı işlenen insan hakları ihlallerinin faillerini kovuşturma çabalarını güçlendirmeye çağırdı. Meclis, ilgili devletlere LGBTİ+ bireylerin haklarının ihlal edildiğine [hükmeden] Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarını derhal uygulamaya koymaları için çağrıda bulundu.
Kabul edilen metne göre, devletlerin ayrıca LGBTİ+ karşıtı suçlara yönelik yasal çerçevelerini güçlendirmeleri ve etkili ceza hukuku önlemleri getirmeleri de isteniyor.
Son olarak, AKPM, toplumsal ve kültürel anlayışlarda cinsiyet eşitliği, erkeklik dayatmalarının yol açtığı zararlar ve LGBTİ+ bireylerin hakları konusundaki paradigma değişikliklerine giderek daha çok gerek duyulduğunu vurguladı. Bu nedenle, devletleri bu konuda toplumu bilinçlendirme kampanyaları düzenlemeye ve ulusal parlamentolar arasında işbirliğini kolaylaştırmaya yönelik bir parlamentolararası ağ oluşturmaya çağırdı.
(AEK)
