Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, İtalya'nın Il Messaggero gazetesine verdiği söyleşide, Türkiye'nin Ukrayna-Rusya savaşına, Suriye'de'ki iç savaşla bağlantılı iç güvenlik sorunlarına ve NATO içi tartışmalara yönelik soruları yanıtladı.
Söyleşisinin Milli Savunma Bakanlığı (MSB) internet sayfasında yayınlanan çevirisinde Akar İstiklal Caddesi'nde13 Kasım'da meydana gelen 6 kişinin öldüğü, 81 kişinin yaralandığı bombalı saldırı konusundaki soruyu yanıtlarken, gündemdeki "kara harekatı" olasılığına da da değindi.
"Kimseden izin almak zorunda değiliz"
BM Sözleşmesi Madde 51 "Bu Antlaşmanın hiçbir hükmü, Birleşmiş Milletler üyelerinden birinin silahlı bir saldırıya hedef olması halinde, Güvenlik Konseyi uluslararası barış ve güvenliğin korunması için gerekli önlemleri alıncaya dek, bu üyenin doğal olan bireysel ya da ortak meşru savunma hakkına halel getirmez. Üyelerin bu meşru savunma hakkını kullanırken aldıkları önlemler hemen Güvenlik Konseyine bildirilir ve Konseyin işbu Antlaşma gereğince uluslararası barış ve güvenliğin korunması ya da yeniden kurulması için gerekli göreceği biçimde her an hareket etme yetki ve görevini hiçbir biçimde etkilemez. |
Akar, Suriye içlerine yönelik harekatların "Ülkemizin ve sınırlarımızın korunması için BM Şartı'nın 51. Maddesi'nden kaynaklanan meşru müdafaa hakkımızı kullanma" kapsamında gerçekleştirildiğini savundu.
Bakan, "Bunu yaparken de kimseden izin almamız söz konusu değildir." dedi ve "Dost ve müttefikleri[nden] bu terör örgütüyle tüm bağlarını kesmelerini ve terör belasına karşı mücadele[lerinde] samimi dayanışma ve iş birliği içinde olmalarını bekl[edikleri]" konusunda uyardı.
Akar: "Saldırı PKK/YPG
tarafından Suriye'den planlandı"
Akar, İstiklal Caddesi'ndeki saldırının "Polisin dikkatli soruşturması ve şüphelilerin itirafları" sonucunda "PKK/YPG [...] tarafından Suriye'den planlandığını açıkça ortaya koy[ul]duğunu" iddia etti.
Savunma Bakanı "AB, NATO ve ABD tarafından terör örgütü olarak tanınan PKK['nin], uluslararası toplumu yanıltmak amacıyla farklı isimler altında faaliyet göster[diğini] [...] PKK ve Suriye'deki uzantısı YPG'nin tek ve aynı örgüt olduğu[nu]" ileri sürdü.
Türkiye'nin Suriye'deki hedefinin "sadece teröristler" olduğunu vurgulayan Bakan Akar, " [...] ne Kürtlerle ne de başka bir etnik grupla sorun[ları] olduğunu" söyledi.
"Operasyonlarımız sadece teröristlere karşıdır. Bu konudaki yoğun dezenformasyon ve propagandaya rağmen, şu noktayı ısrarla vurguluyoruz; Nasıl [DAİŞ] İslam'ın ve Müslümanların temsilcisi değilse [...] PKK/YPG de Kürtlerin temsilcisi değildir." ifadelerini kullandı.
TIKLAYIN-PKK: "İstanbul'daki patlamayla herhangi bir ilişkimiz yok"
TSK "4 bin 500 DAİŞ
mensubunu etkisiz hale getir[miş]"
Türkiye'nin "Suriye ve Irak'taki hedeflerine" ilişkin soru üzerine Bakan Akar; "Türkiye'nin, Suriye halkı için diğer tüm ülkelerden daha fazlasını yaptığını" iddia ett. Bunu Avrupalı müttefikler başta olmak üzere tüm dünyanın bildiğini belirttti. "Türkiye'nin daima uluslararası hukuka, tüm komşularının toprak bütünlüğüne ve egemenliğine saygı duyduğunu" vurguladı.
Akar'ın ayrıca TSK'nin, "[DAİŞ]'e karşı sahada göğüs göğüse mücadele e[ttiğini] ve [...] 4 bin 500'ünü etkisiz hâle getiren tek ordu" olduğunu ileri sürdü. Akar, "Ayrıca, 9 bin 500 yabancı teröristi Türkiye'den sınır dışı ettik ve 100 binden fazlasının da ülkemize girişini engelledik" diye konuştu.
Akar Avrupalılar'a "Bir NATO müttefiki olarak Türkiye'nin Avrupa ile terörizm ve mülteci akını arasındaki son engel olduğunu lütfen aklınızdan çıkarmayın" mesajını iletti.
(AEK)