14 Haziran'da Şişli 2. Asliye Ceza Mahkemesi savcısı Mücahit Ercan, Haftalık gazetenin imtiyaz sahibi Serkis Seropyan ile yazı işleri müdürü Arat Dink'ın "Türklüğü aşağılamak" iddiasıyla ve Ceza Yasası'nın 301. maddesi uyarınca cezalandırılmasını talep etmişti.
"Karar hukuk devletiyle bağdaşmalı"
Gazeteciler bir kez daha yarın (Çarşamba) Şişli 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıkacaklar. Ayrıca, "Yargıya Dokunmak Gerek" yazısının yazarı Aydın Engin'in de "mahkeme heyetine hakaret" iddiasından yargılanması bekleniyor.
RSF'den yapılan yazılı açıklamada, "Bu davayı, özellikle de 301. maddeye başvurulmasını kınamak durumundayız. Yargıçlara, demokrasi değerleri ve hukuk devletiyle bağdaşan bir karar vermelerini bekliyoruz" denildi.
Hrant Dink, 14 Temmuz 2006'da Reuters'e verdiği demeçte "Elbette bu bir soykırımdır diyorum. Çünkü sonuç kendini zaten tanımlıyor ve adını koyuyor. 4 bin yıldır bu topraklarda yaşayan bir halkın bu olaylarla birlikte artık ortadan yok olduğunu görüyorsunuz. Bu zaten kendini anlatıyor" demişti.
Gazetenin 19 Ocak'ta öldürülmesiyle hakkındaki dava düşerken, "Agos" yetkilileri hapis istemiyle yargılanmaya devam ediyor.
RSF, Fransa'daki yasaya da karşı çıktı
RSF, Fransa'nın "Ermeni Soykırımı'nı İnkar Edenlere 5 yıl hapis ve 45 bin avro para cezası verilmesini öngören Yasa Tasarısı"nın 12 Ekim 2006'da parlamentosunda onaylamasını "yazık oldu" açıklamasıyla eleştirmişti.
Ermeni soykırımını yeniden tartışmanın söz konusu olmadığını bildiren RSF, soykırımını her inkar edenin 18 Temmuz 1881 tarihli Basın Kanunu'nun öngördüğü cezalara çarptırılması anlamına geleceğini bildirmişti.
Anma yasalarının gerçek bir resmi tarihin oluşturulmasına katkısı olabileceğini açıklayan RSF, "Bu uygulamaysa, demokratik rejime yakışmıyor; başta ifade özgürlüğü olmak üzere Fransa'nın temel değerleriyle uyumsuz" demişti. (EÖ/EÜ)
